BAYRAKLAŞAN ŞAİR MAHTUMKULU
BAYRAKLAŞAN ŞAİR MAHTUMKULU
TÜRKMENLERİN MİLLÎ ŞAİRİ MAHTUMKULU
Doğum ve ölüm tarihleri üzerinde çeşitli rakalamlar verilen ünlü Türkmen şairi Mahtumkulu (1730-33/1783-90 !) , Türkmen şivesiyle yazdığı şiirlerinde (FİRAKÎ) mahlasını kullanmış ve kimliğini dizelere aktarmıştır:
"Bilmeyen soranlara aydın bu garip adımız
Aslı Gerkez , yurdu Etrek, adı Nahtumkuludur."
Mahdumkulu, ünlü Türkmen şairi Devlet Mehmet Azadî’nin oğludur. Çocukluğunda babasından ve daha sonra Buhara ve Hive medreselerinde eğitim almıştır. Türkmenistan’ı, Özbekistan’ı, Afganistan’ı ve İran’ı dolaşan şair, halk kültürünün özgün ,renkli ve zengin yapısından esinlenerek şiirler kaleme almış Türkmen Edebiyatı’nda ve halkın gönlünde unutulmaz izler bırakmıştır.
Bütün Türkmenlerin birliğini isteyen, benliğini aydınlatan ve yücelten şair, yol gösteren akıl ve gönül hocası olarak gönüllerde saygınlık kazanmıştır. Adı ve şiirleri bir bayrak gibi Türkmenistan’da dalgalanmış ve dalgalanmaya devam etmektedir.
"Türkmenler bağlasa bir yere beli
Kurutur Gulzumu’u Derya-yı Nil’i
Teke, Yomut,Göklen, Yazır,Alili
Bir devlete kulluk etsek beşimiz."
Türkmenistan’ın bağımsızlık kazanmasını takiben, 1992 ve sonraki yıllarda bu ülkeye yaptığım araştırma ve kültürel etkinliklere katılma gezilerinde ve Mahtumkulu Anıtı’nın Aşkabat’ta açılışında bulunduğum zamanlarda, halkın Türkmenistan’ın milli şairi olarak Mahtumkulu’na ne denli saygı ve sevgi duymakta olduğuna yakından tanık oldum .
1992 yılından itibaren Türkmenistan’da ve diğer Türk Cumhuriyetlerinde iz bırakan ve tarihe mâl olmuş Şair, yazar, ozan,manasçı ve devlet adamlarının anıtlarının dikilmesi ve isimlerinin okullara, parklara ve caddelere verilmesi önem ve hız kazandı.Türk Cumhuriyetleri kendi değerlerini hızla öne çıkarmaya başladılar.
Türkmenistanda Atatürk, Mahtumkulu, Yunus Emre, Karacaoğlan, Köroğlu gibi değerlerin anıtları açıldı.Türkiyeden bu açılışlara sanatçılar, ozanlar ve yazarlarla birlikte heyecanla katılmanın mutluluğunu yaşadık.
Himmet Biray’ın hazırladığı MAHTUMKULU DİVANI adlı eserin (KBY-538 sayfa), 1992 yılında, o tarihlerde bulunduğun Kültür Bakanlığı Yayımlar Dairesi Başkanı olarak büyük bir heyecanla ve ilgiyle, hemen basılmasını sağladım.Türkmenistan’da ve Türkiye’de okuyucuya ulaştı. Daha sonra aramızdan genç yaşta ani bir ölümle ayrılan Himmet Biray’ı rahmetle ve saygıyla anıyorum.
Şiirlerinden Türkmen ülkesine ,tarihine ve boylarına seslenir şair Mahdumkulu.
"Yomut,Göklen tesip edip özünden /Çekti koşun(ordu) önü ardı bilinmez/Sığmay çıktı Deşt-i Dayhan düzünden / Yören yolu (yürüdüğü yol) konan yurdu bilinmez."
Türkmenlerin tozlu topraklı yollardan yürüyen ordu düzenlerini ve Türkmen obalarının birlik olmalarının ve birlikte yürümelerinin önemini seslendirir:
"Üçbin nayzabazı (kargıcı) vardır nökerden /Dörtbin dildaşı var kala yıkardan/ Teke, Salur yörüş etse yukardan / Önde çomuç(kumda biten ot),kesek, gerdi(kum-toz) bilinmez.."
"Eğer Türkmen klasik edebiyatını büyük bir harman olarak göz önüne alsak, Mahtumkulu’nun satırları, bu harmanın tek başına secini meydana getirir," diyen Şahmuhammet Gandimov, Mahdumkulu’nun, Türkmenlerin mertliğine, yiğitliğine, yüceliğine,birliğine, ufkuna ve hayatına ışık tutmuş olduğuna vurgu yapar.
"Gel ey gönlüm sana nasihat kılay
Vatanı tekkedip gidici bolma(olma)
Özünden eksik bir gayrinamerdin
Hizmetinde kulluk edici bolma (olma)"
Oğuz Türkleri şairlerinin dörtlük esesınaa dayanan şiir geleneğinin temsilcisi olarak değerlendirilen Mahtumkulu , birlik ve dayanışma ile Türkmen boylarının bütün engelleri aşacaklarını söyler, Türkmen gururunun göklere çımkası için " gönüller, yürekler, başlar bir olmalıdır" der:
"Gönüller yürekler bir olup başlar
Tartsa yığın erir topraklar taşlar
Bir sofrada tayyar kılınsa aşlar
Gösterirler ol ikbali Türkmen’in."
Milli şair olarak kabul edilenler, milletin ortak duygu ve düşüncelerini terennüm ederek, milletin tarihine, diline, kültürüne, umuduna, ufkuna, ülküsüne ve hayatına ışık tutarak yol gösterirler ve halkın ortak sesi olarak gönüllerde silinmez derin ve etkili izler bırakarak bayraklaşırlar.
"Gel ey gönlüm sana nasihat kılay/Vatanı terk edip gidici bolma(olma)/Özünden eksik bir gayri namerdin/ Hizmetinde kulluk ediici bolma."
"Mahtumkulu gariplerin göz yaşı / Dağları yandırıp eridir taşı/ Fakire cebr eden zalimin işi/ Rûz-i mahşer divanında bellidir."
Mahtumkulu, Menli (benli) adında bir kızla evlenmek isterse de bu gerçekleşmez. Ayrılığın ve "aşk yağının "gönüllerde bıraktığı izleri dizelere aktarır:
"Aşığı saldın oda/Koydun gittin uyada( utanç)/Günorta berdin vade/ Vakt geçti saya(Gölgelik,akşam, gün batımı...)"
Şair Mahtumkulu, aşkın gücünü, insana etkisini ,aşk derdinden oluşan dağları, göklere assalar , gökler çekemez demekte ve sevgilisinin memleketini de seslendirmektedir:
"Keşt eyledim gezdim aşkın dağında/ Ne belâdır kimse(herkes) çeker bu derdi/ Aşk dağını assalar gögün boynundan/Gök titreyip çekebilmez bu derdi."
Şair,aşk karşısında , dağların, taşların eridiğini, kuşların -kurtların ağladığını, heybetli dağların selama durduklarını anlatır:
"Aşk eser etmese yanmaz çırağlar/Aşk düşse kuşlar enrer(feryat eder),kurt ağlar/ Eğilir heybetli kudretli ağlar/ Daşlar erip çekebilmez bu derdi."
"İlleri var dinli dinli (kule, kümbet)/Soğuk sulu, ter(taze) ölenli( çimen)/İli Göklen adı Menli (benli)/ Nazlı dildardan ayrıldım."
Kökleri tarihin derinliklerine dayanan Türk kültürünün, Orta Asya’dan Anadolu’ya ve Kafkaslardan Balkanlara ve Orta doğuya uzanan izlerini şiirlerine aktaran şair Mahdumkulu,"Yiğit ölür yurt üstüne/ Canın verir ar üstüne diyerek , Köroğlu,ndan Karacaoğlan’a ,Yunus Emreden, Ahmet Yesevi’ye ve büyük şair Nevâyi’e uzanan tarihe,kültüre, kardeşliğe ve mertliğe de değinmiştir.
" Ol merdin oğludur merttir pederi
Köroğlu kardeşi sarhoştur başı
Dağda düzde kovsa sayyatlar(avcılar) diri
Alabilmez yolbars oğlu Türkmenin."
Yiğitliğe övgü, fitneliğe yergiler dizen Şair Mahtumkulu, talanın, yalanın ve şeytanlığın ülkenin birlik ve dirliğini bozacağına değinerek, bu durumlar yaşandıkça devletin düşman eline kolay geçeceğine vurgu yapar:
"Birbirini çapmak (talan etmek)ermes (değil) erlikten
Bu iş şeytanîdir belki körlükten
Ağzalalık (ağzı ala-fitne) ayrar (ayırır) ili dirlikten
Devlet dönüp nöbet düşmana gelir."
Türkmenlerin milli şairi olmayı hak eden Mahtumkulu’nun bütün şiirlerinin yer aldığı,KTB Yayınları (1992) arasında yer alan , Himmet Biray’ın hazırladığı MAHTUMKULU DİVANI okundukça, Şairin yurt ve insan sevgisi, dirlik ve birlik arzusu, derin kökler üzerinde yükselen Türkmen tarihi ve edebiyatı çok daha iyi anlaşılacaktır.
"Mahtumkulu imiş bu dünya fani/ Faniyi koy ahiret diyp koy canı/Ömrün berip satın alma dünyayı/ Bu dünyanın dibi görünüp duruptur."
Selam olsun, dünyaya, tarihe ve hepimize ışık tutan, Türkmenlerin milli şairi Mahtumkulu’na
YAHYA AKSOY
YORUMLAR
ipekyolu
selamlar, başarılar.