Faziletli olmak, keskin bir kılıca oturmak kadar güçtür.-- bhartrıharı
glenay
glenay
@glenay

Özgürlüğüm

27 Ekim 2013 Pazar
Yorum

Özgürlüğüm

8

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

966

Okunma

Özgürlüğüm

Özgürlüğüm





Hani insanı mutlu eden, gülümseten sözcükler vardır. Onu arıyorum. Dışarda Ekim ayı tüm
ihtişamıyla son günlerini yaşayıp, yaşatıyor. Kuru yaprakların arasında yürüsem, onun
bakışlarını bulur muyum acaba. Sözgelimi yere düşen bir çınar yaprağında, kızıl sarmaşık
yüzünün güneş rengini bulur muyum?

Güzel bir düşün gerçekleşmesi ne kadar uzaksa, o kadar uzak benden.

Sıkıntı içinde debelenip durdum iki gündür. Kararsızlıklar, ne yapacağını bilemeyenlerin
tedirginliği içinde yüreğimi ezen düşüncelerle didiştim durdum.

İnsan, gerçekten yalnız bunu anladım. Ne yaparsan yap diye kolundan tutup, sanki çocuk
gibi kapı önüne koyuveriyorlar. Kulaklarından kaba sesleri gitmiyor. Umurlarında olmaman
üzüyor. Evin içinde ne yapacağını bilmeden dolaşıp duruyorsun.

Sabah hiç adetim olmadığı halde eski radyo teybi açtım.Tam yanbaşıma getirdim. Nasıldı
diye biraz kurcaladım. Değişik müzikleri kaydettiğim bir kâsedi dinledim. İlk başta sardı
birbirine. Çıkartıp, karışıklığı açtım. İçinde neler var diye merak ediyordum. Dinledim.

Bu şarklar o kadar da eski değild, Kayahan, Sezen Aksu, Nilüfer ve yabancı parçalar. Bulaşık yıkarken de yanıma getirdim radyo teybi. Bitince elimin ıslaklığıyla tekrar açmak
istemedim. İçimden şarkı söylemek te gelmiyordu.

Düşünüyordum. Benim için önemli olan şeyler neydi? Neden kendi kendime ters düşen şeyi
yapmaya çalışıyordum. Zaten istemiş olsaydım çoktan bu işi yapmıştım. Neden kendimi
pek çok parçalara bölmeye çalışıyordum. Baştan yapacağımı ayarlamış ona yönelmemiş mi
idim. O halde neden kendimi sıkıştırıyor ta gerilerde kalan bir şeyi oradan koparıp bu güne
getirip yamıyordum. Oysa bütün yapmak istediğim şeyler yarımdı. Bitmemiş bir tablo gibi.

Eski radyo teybi önüme getirmemin nedenlerinden biri de yıllar önce içine hapsettiğim
sesimi alıp açığa çıkarmaktı. Bu aleti kullanmayı bile unutmuşum. Uyanınca ağzıma takılan
notalar da uçup gitmişti bu sayede. Ustası Bağdat’ta değil ya dedim, hele şu alete ses nasıl
kaydediliyordu, önce onu bulayım.

Ne yazıkki başka şeylere daldım bu arada. Evde ekmek olmadığını anladım. Hemen inip
az ilerdeki bakkaldan almak istemedim. Şu güzelim Ekim havasından yararlanarak biraz yürüyüp, kendime gelmeliydim.

Dönüşte anneme uğradım. Bir de Şaşkın’a tabii. Şaşkın kardeşinin muhabbet kuşu. Hepimiz
annemde toplandığımız için kuş annemde duruyor. Şaşkın beni görünce kıpır kıpır yerinde
duramaz oldu. Biraz sevdim uzaktan. Kafesi delip çıkmak istedi adeta. Küçücük kafeste
uçma denemesine girişti." Şaşkın dışarı çıkmak, uçmak istiyor" dedim benim küçüğüm
Nazife’ye. "Çıkaralım mı? Yazık, nerdeyse kafesi delip çıkacak." Akşamüstü çıkarsak dedi.
Hava kararınca kafesine koyması kolay oluyor. Yok, yok! Bir saat dışarda kalmak yetiyor
ona. Karnı acıkıyor. Kendisi geliyor kafesin önüne girmek için. Eh öyleyse çıkaralım bari ne
zamandır çıkarmadık.

Hemen kafesin açtım. Miniğim benim. Uçmayı nasıl da özlemiş. Kanepeden kanepeye
uçtu bir kaç kez. Sonra geldi benim oturduğum kanepeye arkama kondu. Kolumu uzattım
gelsin diye tıpış tıpış yürüyerek elime kadar yürüdü.

Hayvanken hayvan anlıyor sevgiyi, sevildiğini. Biz insanlar nedense çok zor kavrıyoruz.
Aramıza öyle derin uçurumlar, uzaklıklar koyuyoruz ki, bir gülümsemenin tatlı bir sözün
bizi ne kadar mutlu ettiğini unutuyoruz.

Ekmek alıp gelirken önümden geçen hiç tanımadığım bir kadına gülümsedim merhabayla
selâm vererek. O da bana içten bir gülümsemeyle karşılık verdi. Az ilerde kocası ve kızının
" Bu kadını nerden tanıyorsun?" diye sorduklarına eminim. Gitgide babama benzeyeceğim.
Çoluk çocuk, yaşlı genç herkese gülerek bakar, selâm verirdi.

Sıkılıyor muyum?

Sorunum duruyor ama özgürlüğüm de benim elimde..




27. 10. 2013 / Nazik Gülünay



Paylaş
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Özgürlüğüm Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Özgürlüğüm yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Özgürlüğüm yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
superbaba
superbaba, @superbaba
28.10.2013 18:19:46
Keşke öyle olsaydı...
Herkes birbiriyle selamlaşsa...
Yüzlerine gülse...
Dahası, mutluluklar gözlerden okunsa...

Ama olur mu?
Millet yanlış anlar...
Yanındaki sorar
"Kimdi o? Neden sana güldü? Yoksa aranızda birşey mi var?"

Öyle yazık ki...
Hala bunları aşamadık.
İnsana insan olduğu için gülümsemeyi yanlış anlamayı...
Serhat BİNGÖL
Serhat BİNGÖL, @serhatbingol
27.10.2013 14:27:51

Merhaba

keyifle okuduğum güzel yazınıza emeğinize çok teşekkür ediyorum,
özgürlüğümüzü sevgiyle taçlandırmak lazım aksi halde özürlüğümüz kişisel tutsaklığa dönüşür

saygı sevgi selamlarımla
mehmetmacit
mehmetmacit, @mehmetmacit
27.10.2013 12:23:25
ilgiyle okuduğum bir yazı ve akıcı anlatım.
evet galiba bizim genlerimize işleyen en doğal yapımız özgürlüğümüze düşkün olmamız.
kaleminize sağlık
AYSE 09
AYSE 09, @ayse09
27.10.2013 10:35:34
muhbbet kuşu deyince kuşlarım geldi aklıma e çoklardı balkonumda
günümün çoğunu onlarla geçiriridim özledim onları çok özledim
nese güzeldi yazın özgür lük gbisi varmı can
sagımlasın
ay
aydini, @aydini
27.10.2013 08:04:42
10 puan verdi
Kimileyin, kuşların evde kafes içerisinde tutulmasına üzüntü duyarım. Onların yaşam alanı tabii ki doğa olmalı. Ama biz insanoğlu, kendi zevkimiz için onların çekici olanlarını evlerimize almışız. Hani bir söz vardır. "Bülbülü altın kafese koymuşlar ah vatanım demiş." Nazik Hanım, ama zamanla o sevimli hayvanlar, ailenin bir üyesi haline gelirler. Yazınızın son paragrafında da, önemli bir eksikliğimize parmak basmışsınız. Ne yazık ki, yanımızdan geçen büyüklerimize bir selâmı bile vermez hale geldik. Kutlarım bu güzel yazıdan dolayı sizi. Saygı ve selâmlarımla...
tacettin yıldırım
tacettin yıldırım, @tacettinyildirim
27.10.2013 05:34:13
özgürlük en hoş yanımız..... kendimiz.....aslımız.....bu güzelliği tadarken birde tabularımız olmasa.....çok güzeldi.... erken saatte okudum inanın içim açıldı.... saygılar kavi kaleme
Bir tutam hayat
Bir tutam hayat, @birtutamhayat
27.10.2013 01:35:46
Tebessümleri yazmak,
tebessümleri okumak,
tebessümleri yaşamak güzel şey.
Bazen,
bu tebessüm kelimesini çok fazla kullandığımı fark ediyorum ama,
sözün doğrusu umursamıyorum...
Neden mi?
Seviyorum ben bu kelimeyi...
Bu kelime ile yaşamayı seviyorum.

Güzel bir deneme yazısı idi...
Ne güzel, ne sıcak cümlelerdi...
Bizi anlattınız sanki...
hayatımızı tariflediniz...

Bu muhabbet kuşları güzel de,
işin sonu hüsran oluyor ama.
Ayrılmak zor oluyor.
Benim de var böyle bir hikayem de,
sonra burada kaleme alırız inşallah...

Güzel paylaşımınıza teşekkür ediyorum.
Etkili Yorum
ersinbaşeğmez
ersinbaşeğmez, @ersinbasegmez
27.10.2013 00:35:50
10 puan verdi
Benim

daha doğrusu bizim muhabbet kuşunun adı da

Şaşkın'dı.

Hayvanlar bile bilirken sevgiyi

biz ısrarla kaçınıyor
ret ediyoruz sevgiyi. Ördüğümüz duvarların ardında tek başına bıraktığımız yüreğimi için sonra da üzülüp


insanlıktan şikayet ediyoruz

yalnızlık duvarını yıkamıyoruz. Sizin anlattığınız radyo teypler nasıl da meşhurdu o zamanlar. ve arebesk sanatçılar

düşündaşım

anlattıklarınız beni geçmişe götürdü

gecenin bu vakti

tebrik ve saygılarımla düşündaşım
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.