- 526 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
beyaz ve siyah
dialektikte zıtların birligi diye bir kural varıdr ,bir şey dogruysa bir şey yanlıştır. ak ve kara içiçedir.yaşamsal potatoljidede bu geçerlidir ,bir toplumda kadınlar neyse erkeklerde odur ,ezilme varsa horlanma gündemdeyse bu içsel çatışkıların ilkel yansımasıdır,yaradılışı geregi ölümlü bir organizma olan insan duygu ve düşünce yapısıyla farklıık arz etsede yinede doganın bir parçasıdır.dogaya egemenligi ise sanıldıgı gibi sonsuz bir güç degildir ,örnegin insan bedeninde olan hücresel bozuklukların özünde belkide bu gerçek yatar.toplumsal iletişimde günümüzde katmanlar esastır.[sınıflar] herkez insan olmanın ötesinde bu katmanlar ve statülerle degerlendirilir ,dogrusu bu toplumsal yanılgının ilkel bir yanılgısıdır.acaba bilimin sonsuzlugu bu sorunu çözebilirmi.yaşamda insan olmak yeterli olabilirmi tüm olası sunlikler insan olma bilincinin potasında eriye bilirmi,madde insan olmanın önüne nasıl geçiyor.kapital nasıl bir rkuvvetle yaşamları biçimlendiriyor. doganın lokomatifi biz insanlar için nedir aşk gerçekmidir cinsel arzu aşkın yansımasının köhneligindemidir ,yoksa dogallık bumudur .niçin toplumsal yanılgılarda içsel karanlıklar oluşuyor ,savunmasız ilkel bir tecavüz olayında toplumun yanılgısı nerde başlar ,ahlak nedir ,bütünsellikte kadın olmakmı erkek olmakmı
insan olmakmı öndedir ,yaşam hangi toprakta çiçeklerini açabilir.
YORUMLAR
kısa ve öz olmuş yazı, ama bir kaç parağraf fena olmazdı görünüşte.
".niçin toplumsal yanılgılarda içsel karanlıklar oluşuyor ,savunmasız ilkel bir tecavüz olayında toplumun yanılgısı nerde başlar ,ahlak nedir ,bütünsellikte kadın olmakmı erkek olmakmı
insan olmakmı öndedir"
ve özgürlük nedir, sınırı nereye kadardır?Sınır olan bir yerde özgürlük barınabilir mi?
ya da tam tersi (vica versa)