- 942 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
DİN, İSLÂM VE DİN GÖREVLİLERİMİZ ÜZERİNE…
Herkes bilir ki, bir milleti millet yapan önemli değerlerin başında din ve güzel ahlâk gelir. Bir milletin gelişmesi, ilerlemesi için elbette başka değerler de gereklidir ve vardır; ancak dinden ve ahlâktan kuvvet almayan, bu iki temeli sağlam temelli değerden beslenmeyen hiçbir başarı, iş ve icraat kalıcı değildir.
Bu durumu dünyanın süper devlet ve büyük milletleri de bildiği için, adı geçen devlet ve milletler de her geçen gün dine daha bir yaklaşıyor, kendi dinlerinden beslenip kendi ahlâklarıyla kuvvet bulmaya çalışıyorlar. Bizim dinimizin ve dinimizden beslenen ahlâkımızın ayrı ve her bakımdan farklı bir özelliği ve kimselerin inkâr edemeyeceği birçok güzelliği var.
Yüce dinimiz İslâm, öncelikle bilime ters düşmeyen, aksine bilimi, kültürü, sanatı geliştirmeyi emreden bir dindir. İnsan hayatının bütün yönlerini düzenleyen, toplumlara gelişme ve ilerleme kapılarını ardına kadar açan, siyah, sarı, beyaz diye insanları ayırt etmeyen ve insanlar arasındaki üstünlüğü takvada gören bir dindir. Dostluğun, barışın, hakça bölüşmenin, hayırda yarışmanın, hak, hukuk gözetmenin, katlanmanın, saygının, adaletin, sabrın, sadakatin, sağduyunun, hizmet aşkının, doğruluğun en geçerli teminatıdır.
Son din olabilmesi için, gerekli olan bütün meziyet ve erdemler hakkıyla ve noksansız yüce dinimizde vardır ve bu yüzden de dünyada hiçbir din İslâmiyetle yarışamamakta, onun ulaştığı iyilik, güzellik, erdem ve hedefe ulaşamamaktadır. Bugün insanlığın akın akın İslâmiyet’e koşmasını, ona saygıyla kucak açmasının başka türlü izahı yoktur.
İslamiyet; Asya’da, Avrupa’da, Amerika’da, Fransa’da, Almanya’da, Avusturya’da her geçen gün daha da kuvvetlenmekte, insanlığa müjdelerini cömertçe sunmaktadır. Elbette insanların İslâm’la kucaklaşmasında, İslâm’ın kıtalar ötesine kadar ulaşmasında, gece gündüz demeden büyük bir azim ve ahlâkla çalışan cesur ve fedakâr din görevlilerinin önemli oranda payları vardır. Para, pul, makam, mevki demeden, hiçbir kimseden hiçbir şey beklemeden, sadece Allah rızası için gayret gösteren seviyeli ve sevgi dolu din görevlilerimize müteşekkiriz. Onlar olmasaydı, güzelliklere güzellikler katılmaz, kara kışlarımız yaza ulaşamazdı. Azımız, azığımız çoğalmaz, zifiri karanlıklar yerini gündüzlere bırakmazdı. Yol, su, elektrik, kanalizasyon hizmetleri yolunu şaşırır, ahlâksız ve inançsız insanlar ortalığı daha bir karıştırırlardı.
Fikri HAKLI