- 2312 Okunma
- 8 Yorum
- 0 Beğeni
İYİ Kİ DOĞDUN OĞLUM
Yıl 1987 evleneli bir yıl bile olmadan ilk çocuğum Aslı’m dünyaya kedi miyavlaması sesiyle merhaba dedi. Ben anneliğin ne demek olduğunu o doğmadan daha yani hamile kalınca öğrendim. Yandın kızım Eray bundan sonra hayatında sadece çocukların olacak. Bu hayat seni bunaltsada, içinden çıkılmaz bir hale getirsede, yaşamaktan vaz geçemezsin çünkü düşünmen gereken bir canlı dünyaya getirdin.
Babasına kızınız oldu dediklerinde ‘’İlk elin günahı olmaz kız olsun’’ demiş. Daha sonra banada birkaç kez aynı cümleyi tekrarladı, ‘’İlk elin günahı olamaz’’. İlk çocuğunun erkek olmasını istedi çünkü; oğlanı garantiye almak istiyordu sonrası önemli değildi.
Aradan altı yıl geçti ve ben yine hamile olduğumu öğrendim. Ultrasona girdiğimde (doktor hastane ve bilimium şeylere yalnız gittiğimden bana tuaf gelmiyordu,eşimle gitmemek). Doktordan eve geldiğimde eşim uyuyordu (her zamanki gibi). ‘’Kalkta çalış kızlarına çeyiz parası kazan iki kız babası’’ dedim. Uyuyan adam ok gibi yataktan fırladı,’’Bu da mı kız tüh’’ dedi. Ben hiç sesimi çıkarmadım.
Doğum zamanı geldi ve ben güzeller güzeli ikici kızım Gizem’i dünyaya getirdim ve anne olarak sorumluluğum ikiye katlandı, bu sorumluluğu zevkle severek üstlendim. Doğumdan sonra sancılarım bitmiş doğan kızım kadar hafiflemiştim ve doktorla sohbete başladım.
-Bundan yedi yıl önce yine bu hastanede evdeki kızımı doğurdum. O zaman hastane berbat haldeydi. Hamam böcekleri kol geziyor, fareler cirit atıyordu, ortalık pislikten geçilmiyor tam bir mikrop yuvasıydı. Bir yatakta iki hasta yattık. Şimdi ise her taraf bal dök yala tertemiz, özel sancı odaları var, hasta odaları iki kişilik çok güzel ve temiz olmuş çok beğendim.
-He tertemiz oldu çokta güzel oldu. Doğuran az herkese anlatta doğrusunlar. Diyerek doktor benimle dalga geçti. Bense
-Ne herkese söyliyeceğim, evdeki kız bu da kız seneye yine burdayım. Dedim.
Aradan aylar geçti ben iki kızı büyütmeye uğraşırken yine hamile olduğumu öğrendim. Çocuğun cinsiyetini öğrenme zamanı gelince (nasıl olduysa bu sefer eşimle) doktora gittik. Giderken bana ‘’Bundan öncekilerde doktora tek başına gittin kız doğurdun. Ben gelmeden sen oğlan doğuramayacaksın’’,dedi ve benimle doktora geldi. Ultrasona girdim markuz talihim değişmedi, doktor yine kız dedi. O anda eşimin suratı renkten renge girdi oysa bunun oğlan olacağından yüzde yüz emindi.
Poliklinikten çıktık ve elindeki dosyayla kafama vurup, ‘’Seni boşıycam bir oğlan doğuramadın’’, dedi. Bende’’Asıl ben seni boşucam bir oğlan doğurtmayı beceremedin’’ dedim.( Boşanma lafı nı ilk kez söylemiştik). Arkadaşlarım komşularım herkes inşallah oğlandır diyorlar dua ediyorlardı. Bense’’ Ne olduysa oldu, çocuğu top veya lezbiyenmi yapacaksınız Allah korusun’’ derdim. Hiçbir zaman Allaha neden bu oğlan değil diye sorgulamadım. Demek ki Allah bana erkek evladı hayırlı bulmamış ki vermemiş derdim.
Memlekete kız diye haber verdik, ben hariç herkes hayal kırıklığına uğradı. Kız kardeşim kız diye hediye olarak küpe yapmıştı. Doğumuma 15 gün kala yine ultrasona girdim, bu sefer başka doktora gitmiştim. Doktor ultrasona bakarak ‘’delikanlının doğumuna az kalmış’’ değince şok oldum. ‘’Olurmu benim kızım olacak sizin yanlışınız var’’ dedim. Doktorda’’Kızınız yok herhalde ama üzgünüm oğlunuz olacak’’, bense’’evde iki kızım var bu da üçüncü’’ değince doktor başını salladı. Muhtemelen erkek olsun diye tutturanı çok gördümde kız olsun diye tutturanı ilk kez görüyorum, diye içinden geçirmiştir.
Eve gittiğimde baba yine uyuyordu. Bu sefer ‘’Kalk kalk oğluna düğün parası kazanmak için çalış’’ dediğimde, bu sefer yüzü gülerek ok gibi yataktan fırladı ve ‘’Seni boşamaktan vaz geçtim sonunda oğlan ıdoğurcan’’ dedi. Ben kızım Gizem’i dünyaya getirdiğim hastaneye bir yıl sonra oğlumu doğurmak için yine gittim. Bir yıl önce doğumdan sonra doktora söylediğim gerçek olmuştu. Doğum yapan kadın doğan bebek kadar günahsız olurmuş ve dilek kapısı açık olurmuş bende bunu diledim farkında olmadan.
Kız kardeşimin yaptığı küpeyi kızım Gizem’ e taktık, yıllar sonra oğlumun kulağını deldireceğini bilseydim o altın yop küpeyi saklardım. Oğluma küpe almak zorunda kalmazdım. Allahtan birkaç ay küpe taktı aldığım küpede boşa gitti.
İşte bundan 17 yıl önce bu gün oğlum Berat dünyaya geldi. Uzun kafalı ,uzun kulaklı, kel bir bebek olarak ilk gördüğümde ‘’Allahım bu nasıl bir bebek tövbe estafurullah üç harflilere benziyor’’ demiştim. Sanki daha önce üç harfliler görmüş gibi. Oğlum çok güzel bir bebek oldu. Sarı saçları çıktı, kulakları ve kafası normale döndü. Çok uslu,sakin bir bebekti, kızlar gibi beni üzmedi. Şimdi de üzmez,kalbimi kırmaz karşılık vermez. İyiki oğlum oldu, iyiki sürpriz yapıp dünyaya geldi.
İlk okul başlayalı birkaç ay olmuş ve okuma yazmayı sökmüştü. Bir gün okuldan eve geldiğinde ‘’Anne ben artık okula gitmicem, öğretmenim okuma yazmayı öğrendin seninle işim bitti’’ dedi. Ona öğretmenin ne demek istediğini anlatsamda ertesi gün benim okul hayatım bitti ben okula gitimem diye tutturmuştu ve okula zor yollamıştım.
Okula giderken ona ‘’ Dikkatli git, Allah zihin açıklığı versin, kimseyle kavga etme, kızlara el kaldırma’’ diye öğüt verirdim. Birgün üzgün bir şekilde okuldan geldi ve ‘’ Anne bu gün bir kız beni sinir etti tam kıza vuracaktım senin kızlara el kaldırma sözün aklıma geldi ve kıza seni döverdim ama anneme söz verdim dedim’’ dedi. Aferrin benim oğluma değip kucaklayıp öpmüştüm.
Dokuz yaşlarındayken ‘’Anne seni on dolara satsam alan olurmu?’’ diye sordu. Şaşırdım ve ‘’Oğlum on dolar çok az insan annesini o kadarcık paraya satar mı bari elli yüz dolara sat’’ dediğimde’’ Anne o çok para kimse senin için bu yaşta o kadar para vermez’’ demişti. Evladım tarafından on dolara satışa çıkarılmıştım. Çok acı değil mi?
Para karşılığında bile olsa ‘’Anam’’ değip sıkı sıkı sarılırdı ve hala daha sarılır tek fark paranın miktarı arttı. Sırtım kaşındığında kaşır belim ağrıdığında beni çiğner. Uzun uzun sohbetler ederiz. Arkadaşlarını çağırır sofra hazırlatır ‘’Aç karnınızımı doğurmaya geldiniz sıpalar’’ diye şakalaşırım. Çok güzel tavada yumurta yapar her seferinde sende yiyecekmisin diye sorar ben yok desemde onun yaptığı yumurtaya dayanamayıp otlanırım.
Tek sevmediğim huyu tek tük deolsa sigara içmesi. Sigaram bittiğinde onun sigarasından aşırırım veya utanarak ‘’oğlum anacığına bi sigara versene’’ diyerek acınası bakışımla bakarım. O da ‘’Kanki sigaram yok paketinden bi tane alıyom’’ der. Ne yapayım başkalarından otlanana kadar benden içsin ne içtiğini biliyorum hiç olmasa diye sesimi çıkarmam. Bu hareketime babası ablaları kızsada yinede veririm.Ortalık çok kötü sigara yerine neler veriyorlar Allah korusun. Hep tembihlerim kimseden sigara, para isteme gel benden iste diye.
Oğlumla güreş tutar, boğuşuruz hala daha, boks maçı yaparız, küçükken futbol oynardık. Kızlar hakkında sohbet ederiz ve hiçbir kıza el kaldırmamasını, kötü davranmamasını öğütlerim. Sağolsun o da kızlara ve herkese saygılı bir çocuktur. Yolda gördüğübtanıdıklarına selam vermeden geçmez. Çöpümü atar , bakkala gider, canım bir şey istediğinde üşenmeden gider alır. Çok hayırlı bir evlattır Allah ondan razı olsun.
Şu anda karnı çok acıkmış ‘’ Anne bana tost yapsana’’ diye başımda bekliyor. Bense’’Oğlum senin doğum günü şerefine yazı yazıyorum sen yap’’ dedim ama o hazır cevaplılığınla’’ Anne yazı yazmanı değilde tost yapmanı tercih ederim’’ diyor. Bende bu yazı bittiğinde ona tost yapacağım.
Oğlum seni iyiki doğurmuşum ve iyiki oğlumsun seni çok seviyorum ve hep seveceğim. Canımsın hatta canımdan ötesin. Allah yolunu bahtını kısmetini açık etsin, hep mutlu ol yüzündeki gülümseme eksilmesin. Doğum günün kutlu olsun. İyiki benim oğlumsun ve varsın. . SENİ ÇOK SEVİYORUM OĞLUM
EÖS
31.07.2013
YORUMLAR
Demekki oğlunuz aslan burcu çok hayırlı iyi insanlar çıkar bu burçtan diyerek bir kaç gün sonra yeni bir yaş dönümüyle yeniden doğacak kendimi biraz şımartayım:) Bende bir evlat gözüyle yorumlayım yazınızı.Anneler kahrımızı 7/24 (çok nadiren of diyerek) çeken dünyada bizi herkesten çok seven, düşünen biriciklerimiz ama kıymetlerini çok da bilemediklerimiz ne yazık ki.Günümüz zaman kıtlığında işi gücü bahane ederiz,yorgunluğu bahane ederiz arkadaşlarımız hep önceliklidir, internetimiz keza öyle ama ne zaman fark ederiz onların kıymetini bir dara düşüp derdimizi paylaşacağımız dost bulamayınca, hayatımızdan bir süre uzaklaştıklarında veya çevremizde eş dosttaki yaprak dökümlerini yaşadığımızda.Dileğim ve zararın neresinden dönersek kardır düşüncesiyle ailemizle özelliklede annemizle daha kaliteli ve dolu zamanlar geçirmek olsun.Allah oğlunuzu size, sizi oğlunuza bağışlasın bahtı her daim açık olsun inşallah.
Allah hayırlı yaşlar ve hayırlı bir hayat bağışlasın, Beratçığınıza, Eray Hanım.
Annelik... Dünyanın en harika olayı. Ben de, özellikle ilk doğumumda, en büyük başarım gördüğüm diplomamın ne kadar biçare kaldığını fark etmiştim, bu mucize karşısında. Hep diyorum, "Hayatta yaptığın en güzel dört şeyi söyle deseler, dört evladımı sayarım."
Bu ay, benim de küçük oğlumla küçük kızımın geldiği ay. Özendim size, fırsat olursa bir doğum günü yazısı da ben yazayım.
Selâm ile.
Doğum günün kutlu olsun berat kardeş....Nice mutlu senelere her şey her daim dilediğin gibi olsun..
Daha şimdiden çok şanslı olduğunu bil...seni satırlara sığdıramayan bir anneye sahip olduğun için...
Doğum günün kutlu olsun Berat...
Satırları yazan yüreği kutlar en derin saygılarımı sunarım...