- 1316 Okunma
- 11 Yorum
- 1 Beğeni
BESMELE ÇEKEN ERMENİ
‘’Ulusal Egemenlik diye bir şey kalmadı, Ağız tadıyla kutlayamadık Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımızı,Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramlarını da kaldırdı bunlar.’’ Hengameleri içinde öyle ya da böyle Bir 23 Nisanı daha geride bıraktık.
Bekledim 24 Nisan hakkında birileri çıkıp da bir şeyler yazacak ve o yazılanlara da birileri cevap verecek mi diye ama ne gezeeerrrr.
Allah bilir bu ülkede yüz kişiye sorsan ‘’ 24 Nisan nedir ?’’ Diye bir tane cevap veren ya çıkar ya çıkmaz.
Peki nedir 24 Nisan?
24 Nisan…1915 yılında Doğu Anadolu’da yaşayan bir kısım Ermenilerin -O zamanki Osmanlı Devletinin çıkardığı ve adına kısaca Tehcir Kanunu denilen bir kanunla- Suriye’ye zorunlu göçe tâbi tutulmasıdır. İşte bu göç esnasında Ermenilerin bir kısmı yollarda açlık, susuzluk, salgın hastalık ve Türklerin saldırıları sonucu hayatını kaybetmiştir.
İşte o gün, yani 24 Nisanlar, bu gün Ermenilerce ve Ermenileri destekleyen pek çok Hıristiyan devletçe Ermeni Soykırım Günü olarak anılır.
Aslında 24 Nisan 1915 tarihinde çıkan Tehcir kanununda devlet o kadar titiz davranmıştır ki mesela ‘’Zorunlu göçe tabi tutulan Ermenilerin boşalan evlerine yerleşen Türkler bu evlerde kiracı olarak yaşayacaklar, Ermeniler evlerine döndüklerinde bunlara kira bedelleri aynen ödenecektir.’’ Denilmiştir.
Efendim…’’Ermeniler Türklerden şu kadar insan öldürdü, Türkler Ermenilerden bu kadar insan öldürdü.’’ Değil konum. Başka bir noktaya temas etmek istiyorum. Daha doğrusu soruyorum: Bir Ermeni Besmele çeker mi sizce? Ermenilik bir din olmadığına göre elbette çeker değil mi? Hele de bu Ermeninin adı Hakan ( Öz be öz Türk adı ) Soy adı Albayrak ( Kurban olsun al bayrağa ) ise ve nüfus cüzdanında Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı, dini İslam yazıyorsa onun besmele çekmesinden daha tabii ne olabilir?
Ama kazın ayağı öyle değil.
Okuyalım bakalım bu Hakan Albayrak ne yazmış 24 Nisan Günü?
----------------------------------------------------------------------------------------------
Gazeteci-yazar Hakan Albayrak, Ermeni Tehciri’nin yıl dönümünde "Ermeni hemşehrilerimizden özür dilemeliyiz’ diyerek, Başbakan ve Cumhurbaşkanı’na çağrıda bulundu.
İşte Albayrak’ın o satırları:
ERMENİLERDEN ÖZÜR DİLEMELİYİZ.
Bismillahirrahmanirrahim.
Bugün 24 Nisan. Ermeni hemşehrilerimizin matem günü. 1915’te yaşanan vahşeti acıyla andıkları gün.
Acılarını paylaşmalıyız; "Onlar bizim acımızı paylaşıyorlar mı?" diye sormadan. Herkes kendi insanlığından mesuldür.
"ERMENİLERİN MÜSLÜMANLAR TARAFINDAN KATLEDİLMESİNİ MAZUR GÖREMEYİZ"
Binlerce veya on binlerce veya yüz binlerce masum Ermeni’nin hangi sebepten olursa olsun Müslümanlar tarafından hunharca katledilmiş olmasını katiyen mazur göremeyiz ve içimize sindiremeyiz. Mazur görememeliyiz ve içimize sindirememeliyiz. Yakışmaz, Rahmet Peygamberi’nin ümmetine.
Tarihimizde rezil bir sayfadır bu. Keşke yırtıp atabilsek. Yırtıp atamayız, ama altına şöyle bir şerh düşebiliriz:
O akıl almaz zulmü işleyenlerin torunları Ermenilerden özür dileyerek redd-i miras eylediler.
***
"2015’te Ermeni lobileri soykırım dedikleri hadisenin 100’üncü yıl dönümü münasebetiyle dünyayı ayağa kaldıracaklar. Tedbirimizi şimdiden almalıyız" diye konuşuluyor.
Ermeni lobileriyle baş edebilmek için ona buna ve bilhassa Yahudi lobilerine yedirdiğimiz paranın haddi hesabı yok.
Görünen o ki, 2015’e kadar yedireceğimiz paranın da haddi hesabı olmayacak.
"Soykırım Endüstrisi"nin değirmenine su taşımayı marifet bellemişiz. Yanlış.
‘’SIRTIMIZDA BÜYÜK BİR YÜK VAR"
Sırtımızdaki ağır yük öyle bir yük ki, onu ancak büyük bir vicdan hamlesiyle atabiliriz.
Başbakanımız veya cumhurbaşkanımız çıkıp diyecek ki: "Ruslarla işbirliği yapan Ermeni çeteleri Müslümanlara ne kadar zulmetmiş olurlarsa olsunlar, Müslümanlar öfkelerini kontrol edip Hududullah’ı gözetmeliydiler. İçinde devlet adamlarının da bulunduğu cinayet şebekelerinin Ermeni milletine ve aslında bütün insanlığa karşı işlediği korkunç suçlardan mustaribiz. Bizim neslimizin o suçlarla alâkası yok ise de, kanayan vicdanımız bizi o suçların bedelini mümkün mertebe ödemeye sevk ediyor.
Ermeni tarafı Müslümanlara yapılan fenalıklar için özür diler mi, tazminat ödemeyi düşünür mü, bu onların kendi meselesidir; biz, 1915’te masum Ermenilere yapılan soykırım derecesindeki fenalıklar için özür diliyoruz ve Ermenilere tazminat ödemeye hazır olduğumuzu ilan ediyoruz. Bu tazminatı tam olarak kimlere ve nasıl ödeyeceğimizi Ermeni milletinin temsilcileriyle beraber belirlemeye hazırız. İşgal ettiği Azerbaycan topraklarından çekilmesi kaydıyla Ermenistan Cumhuriyeti’ne de ödeyebiliriz."
Bu kadar.
Dünya çapındaki "soykırım endüstrisi" bir anda çöker. Türkiye bir anda kuş gibi hafifler. Üstelik tarihdaşlarımız olan Ermenilerle yeniden yol yürüme imkânına kavuşuruz.
"BARBAR KEMALİST KİTLELER..."
Daha ileri de gidelim:
6-7 Eylül olaylarında barbar Kemalist kitlelerin derin devlet kaynaklı terörü yüzünden İstanbul’u terk etmek zorunda kalan Rumlardan -ve öldürülen Rumların çocuklarından, torunlarından- da özür dileyelim, onlara da tazminat ödeyelim. Tabii, varlık vergisi terörünün kurbanlarını da unutmamalıyız. Bir de, aslında hepsinden evvel, PKK meselesinde hayatını kaybeden 30 ilâ 40 bin vatandaşımız için özür dileyip, hiçbir ayrım yapmadan, kimin hangi tarafta öldüğüne bakmadan, "Ne olduysa devletin hataları yüzünden oldu" diyerek, istisnasız bütün maktullerin ailelerine tazminat ödemeli devlet.
***
Mümkün mertebe hatırı sayılır ve fakat ille de sembolik miktarlardan bahsediyoruz. Saydığım bütün tazminatların toplamı belki 5-10 milyar dolar civarında olur ve bu para tedrici olarak ödenir. Türkiye’yi dünyanın vicdanı, bütün insanlık için bir adalet adası yapmak için değmez mi?
----------------------------------------------------------------------------------------------------
Hakan Albayrak işte böyle demiş…’’Bismillahirrahmanirrahim’’ diye başladığı yazısına…Böyle bir yazıya karşı yapılacak iki şey var: Ya bu besmeleyle başlayan yazıya ‘’ “Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâhil aliyyil azîm .’’ Der öfkenizi frenlersiniz ya da benim gibi zembereği boşaltır dümdüz gidersiniz.
Al bayrağa kurban olası bu Hakan bazı şeyleri tamamen es geçmiş…Tabii ki işine gelmediği için…İçindeki Ermeni sevgisi ve aşkı buna mani olduğundan. ( Rum ve pkk aşkı da var tabii ki )
HAKAN’A MEKTUP…( İnşallah bir şekilde eline ulaşır )
Eğer hainlerden özür dileniyorsa hâşa Peygamberimiz özür dilemli değil midir amcası Ebu Lehep’ten…Öyle ya Peygamberimiz(S.A.S ) Dünyaya geldiğinde bir sürü deve kestirmiştir Ebu Lehep, yeğeninin doğumu şerefine…Ama ne kestirdiği develer, ne de Peygamber amcası olması onun hakkında çok acı olan Lehep suresinin inmesine mani olmamıştır…Çünkü o bir haindir…İslam düşmanıdır. Allah’a ortak koşmuştur. Peki on binlerce müslümanı çoluk çocuk, yaşlı, genç demeden camilere doldurup yakan ermeni de aynı şekilde İslam ve insan düşmanı değil midir? Tabii ki burada şöyle bir itiraz öne sürülebilir:’’ Efendim biz karşılıklı olarak savaştığımız Ermenilerden bahsetmiyoruz…Zorunlu göçe tabi tuttuğumuz ve bize karşı silah kullanmayan zavallı, göçe tabi tutulmuş insanlardan bahsediyoruz…’’ O göçe tabi tutulmuş insanlar ne kadar masumdular tartışılır…Tamamı masum olsa bile ortada bir savaş ve canı yanmış on binlerce Türk vardır…Böyle olağanüstü durumlarda maalesef kurunun yanında yaş da yanar…Eğer her masum insan bir felaket esnasında ölünce bir tazminat ödemek gerekiyorsa hâşa Yüce Allah da yarattığı depremlerden ve diğer felaketlerden dolayı tazminat ödemelidir insanlara ...Öyle ya bir sürü hiç suçu günahı olmayan bebek ölmektedir o depremlerde. Hem Allah’ınızı severseniz bu tazminatı nasıl ödeyeceksiniz? Ermenistan içinde ve dışında yaşayan tüm Ermenileri toplayıp tek tek ellerine ‘’ Al bu senin dedenin kan parası ‘’ diye mi vereceksiniz tazminatı, yoksa Ermenistan Devletine verip ‘’ Al kardeşim başımım gözümün sadakasıdır. Bu parayı al, artık nasıl uygun görürsen o şekilde halkına dağıt, ya da bizim geçmişlerimizin ruhuna ve de sizinkilerin; hayır hasenatta bulun… Aldın kabul ettin mi?’’ Diye mi soracaksınız üç sefer? Nasıl olacak bu iş?
Bu mantıkla hareket edilecekse daha geriden başlamak gerekmez mi tazminat ödemeye? Mesela bizim yüzümüzden Çin Seddini yaptırdıkları için Çin’e en azından bir Çin Seddi yapacakları kadar para verilmesi icap etmez mi?
Hunlar var mesela…Ne halt etmeye Taaa Orta Asya’dan kalktılar da Macaristan içlerine kadar yürüdüler…Bu yürüyüşleri sırasında Vizigot, Ostrogot bilmem ne got..Bir sürü gotu yerinden, yuvasından ettiler…Adamlar ne güzel gotu sermişlerdi Karadeniz’in kuzeyine…Taa İspanyaya kaçmak zorunda kaldılar bizim yüzümüzden...Onların başı kel mi ? Onlar da yolda belde bir sürü telefat verdi Ermeniler gibi…Kısacası her türlüsünden gota da bir kaç milyar vermek gerekmez mi?
Her ne kadar Tac Mahal gibi bir eser bırakmış olsak da Hindistan’a da bir iki milyar tazminat ödememiz gerekmez mi..Öyle ya adamların ülkesinde 1800 lü yıllara kadar babamızın malıymış gibi gelip çöreklendik(!)
Fars toprakları da babamızın mirası değildi. Bir iki milyar da İran’a vermek gerekmez mi?
Sonra Anadolu var…O da babamızın malı değildi. Bir sürü Bizanslıyı hunharca katlettik(!) Onların torunları olan Yunanlılara da bir iki milyarcık düşmez mi?
Madem ki Osmanlı Devleti’nin borçlarını ödüyoruz o zaman Osmanlıların ortadan kaldırdığı Anadolu Beylikleri dolayısıyla Karaman, Konya, Germiyan ( Kütahya), Karesi( Balıkesir), Saruhan ( Manisa ), Hamitoğuları ( Isparta-Burdur ),Sahip Ata( Afyon ), Menteşe ( Muğla ),Candaroğulları ( Sinop-Kastamonu) ve daha nice şehir halkına da tazminat ödenmesi gerekmez mi?
Ah be Hakan…Bak ne işler açtın başımıza…Daha bitmedi ki
Yine bu namussuz ve de zalim Osmanlı(!) yüzünden Bulgar, Macar, Sırp, Romen, Arnavut, Yunan, Nemçe(Avusturya) ve daha nice Balkan ve Avrupa milletine, Fas, Cezayir, Habeşistan ( Etiyopya) Libya, Ürdün, Suriye, Mısır, Suudi Arabistan gibi Afrika ve Yakındoğu ülkelerine de tazminat ödememiz gerekecek. Çünkü bu topraklarda da hunharca(!) katliamlar yaptık ve bu topraklarda da hududullahı gözetmedik (!)
Java, Sumatra adalarında, Hatta Bu günkü Mynamar’a ( Burma ) kadar girdiğimiz her ülkede santim santim hududullaha mı uyduk yani? Her girdiğimiz ülkede Havai Adasına giden turistler misali ellerinde çiçek çelenkleri ile dans eden kızlar mı karşıladı biz Türkleri?
Babamızın malıymış gibi çöreklendik başka milletlerin ülkelerine(!)
Biliyor musun Avrupa kıtasında Allah adına yaptırılan ilk ibadethane Ayasofya’dır…( Dünyada ise üçüncü… Kabe ve Mescid-i Aksa’dan sonra ) Onu da Bizans İmparatoru Jüstinyen yaptırmıştır 532-537 yılları arasında…Yani Daha Hz. Muhammed(S.A.S) dünyaya gelmeden önce…Tuttuk o güzelim kiliseyi yaklaşık bin sene sonra Camiye çevirdik. Ne hakkımız vardı değil mi? Hazır Patrikhane Türkiye’de iken bir tazminat da Patrik Bartholomeos’a verelim. Ne dersin ha?
Benim aklıma başka tazminat ödeyeceğimiz millet gelmiyor ama sen zorla biraz…Mesela Kutuplarda yaşayan Eskimolara, Afrika’da yaşayan Tuareglere, Pigmelere, Avustralya kıtasında yaşayan yamyam kabilelerine filan da tazminat ödememiz için mutlaka bir sebep bulursun.
--------------------------------------------------------------------------------------------
Rahmetli Annem ile yine rahmetli olan Dayımgile gitmiştik…Şimdi kırklı yaşlarda ve bir iş adamı olan dayımın oğlu o zamanlar daha bebekti…Annem namaz kılarken bu kuzen çok yaramazlık etti…Yengem de ona kızdı ve başladı söylenmeye: ‘ Bülent..Ben senden Bıktımmmm…Bıktttııımmm…Bıktımmmmm.’’ Rahmetli annem tam o sırada tesbih çekmeye başlamıştı…Baktım dudakları kıpırdamaya başladı ‘’Bıktııımmm...Bıktıııımmm..Bıktııımm..Süphanallah..Süphanallah..Süphanallah’’
-------------------------------------------------------------------------------------------------------
Süphanallah be Hakan...Bıktım…Vallahi bıktımmmm…Sizin gibiler yüzünüzden dinden imandan soğuyacağım neredeyse…Yeter artık…Yeteeeerrr… Ne halt yazacaksan yaz…Bari Besmele ile başlama satırlarına.
NOT: 1- Üstteki yazı:“Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâhil aliyyil azîm” “Güç ve kuvvet, sadece Yüce ve Büyük olan Allah’ın yardımıyla elde edilir.”
2- Hakan Albayrak’ın daha önce yazdığı hiç bir yazıyı okumuş değilim…Belki doğru şeyler de yazmıştır. Ama bu gün bir arkadaşıma da dediğim gibi hayatın kuralları üniversite imtihanı kuralları gibi değildir..Üniversite sınavında üç yanlış bir doğruyu götürür..Oysa hayatta bir yanlış tüm doğruları götürür.
YORUMLAR
gündemde kalmak için neler yapıp neler yazıyorlar allah islah etsin...yazın bir tokat gibi layık olanlara patlamış ellerin dert görmesin hocam saygılar
sami biberoğulları
Bunlar küçük sinekler..Sadece mide bulandırıyorlar o kadar.
Çok da kaale almıyorum kendilerini.
Selam ve sevgilerimle.
sami biberoğulları
Okuyan gözlerine, gülen yüzüne rabbim zeval vermesin.
Selam ve saygılarımla.
hocam bu gibi şeyler çok doğal heleki şu günlerde pkk açıklamasını yaptı apoya özgürlük istenerek bu 24 nisanda ermenilere soykırım uyguladğımız gün dediğiniz gibi özür dileyip tazminat ödememiz gerekir hemen benim anlamadığım soykırım yapmak isteseydi niye tehcire gerek duydular onuda geçtim ermenilere refakat eden askerlere gereği gibi güvenliğisağlanmadığı dolayısıyla niye idama çarptırıldı kaç kişi olduğunu bilmiyorum ama o tehcir esnasında o güvenlikçiler yargılandı hapse mahkum olanlar oldu ve idama mahkum olanda oldu soykırımı düşünen böylemi soykırım yapar benim hala aklım almıyor kısacası her oyun türlerin üstüne oynanıyor saygılarımla selamlar
sami biberoğulları
Çok önemli bir noktayı dile getirmişsin.
Tehcir olayına ne gerek vardı. Topluca katletmek varken...Ne gerek vardı yolda belde başlarına bir şey gelmesin diye başlarına nöbetçi asker dikmenin..Hem de harp esnasında...Ve ne gerek vardı daha sonra onlara zulm ettiklerine inanılanların idam edilmesine..
Çok çok teşekkürler.
Selam ve sevgilerimle.
bu ülkenin aydınları ya haindir ya ölü
Hakan Albayrak dediğiniz kişi 6 ay olmamıştır sancaktar adlı ve gazete bayilerinde mecburi dağıtımı yapılan bir derginin sahibidir kişi hakkında yeterli bilgisi olmayan biri bile sadece bu dergiye ve manifestosuna bakarak fikir sahibi olabilir
Ermeni belgelerine gelecek olursak
Öncelikle şunu tüm samimiyetimle belirteyim çok üzüntü veren keşke yaşanmasaymış dediğim bir tarihtir evet keşke olmasaydı ama olmuş o gününün şartları öyle gerektirmiş başka çare bulamışlar ki böyle bir uygulamaya gitmek zorunda kalmışlar
Her olay o günün şartlarıyla değerlendirmelidir ve asla tarihten düşmanlık çıkartılmamalı, ders çıkarılmalı
Biraz zahmet edilip kurcalanacak olurlarsa Ermenilerin Osmanlı zamanında nasıl çeteleştikleri, nasıl gizli gizli silahlanıp dernek faaliyetleri adı altında planlı programlı eğitimli, özel gizli ordu gibi çalışıp saldırıları ustalıkla tertip edip kendi sonlarını hazırladıkları, emperyalist ve işgalci devletlerden nemalanarak hareket ettiklerini görülecektir ki emin olun okumaya araştırmaya değer ama bugünün çakma solcuları okumak yerinde onlara verilen saptırılmış kitapçıklardan yalancı tarihçilerin yalan anlatılarından ezberler gelir bir de sizin tarihinizi size anlatırlar ağzınız bir karış açık kalır sonrada akil makil dolaşırlar
Türkiye’de tarihi belgeler herkese açık ve yakın geçmişte de devlet resmi koldan da açmıştı ve davet etmişti Türk arşivlerine “buyurun gelin inceleyin ama sizde açın arşivlerinizi” diye sadece bu daveti reddetmek bile sıradan insanda önyargısız ve art niyetsiz insanda kuşku uyandırmalı ötesi şudur
savaş halidir arkadaş elbet kırılan dökülen olur durduk yerde kimse kimseyi kapı dışarı etmez kış ortasında; demek ki o kadar bunaltmışlar ki o vakitler insanları yahu hamile kadınların kanındaki bebekler için yazı tura atıldığını unutmasın ermeni taraftarları ve dahi söyler misiniz dışarıda onca devletle savaş içerde ayaklanma bastır ona yetiş buna yetiş yetmiyor gibi sürekli artan ermeni rum çetecilerinin saldırıları vb. asayiş sağlanamıyor bugün Türkiyeyi uluslar arası arenada sıkıştırmak içn ermeni tehcirini kullanan ve onlara şakşakçılık yapanlar unutmamalılar ki türkler tehcir emrini çıkardılar ama yollardaki kürt isyancılarınıda Türkler dikmediler değil mi yollara ve Ahmet Türk buna dair 2 ay olmadı “dedelerinin öldürdüğü ve dahi delerimiz o kadar da temiz değillerdi Ermenileri biz kestik özür dileriz “ diye bir açıklamam yaptı ama kimse duymadı !!! Efendim belgeler orada açınız bakınız
ve şakşakçıları diyorum çünkü samimiyetsizler gerçekten üzüldüklerinden değil düşmanımın düşmanı dostumdur mantığıyla yaklaştıkları için şakşakçı diyorum onlar şunu da unutmasınlar Ermeniler tarih boyunca 5 ayrı milletten tehcir yemişlerdir Neden acaba ???
kim neyin hesabındaysa artık madem tarih kurcalanıyor adam gibi kurcalasınlar bu okumuş cahillerde
yazık din iman diyen abi dedikleri böyle adamların yok ibda-c, yok hizbullah yok bilmem ne örgütlerin ağlarında kıvransın dursun Allahla kandırmak nereye kadar Allah buyuruyor "oku" diyor, soruyor "akletmez misiniz" diye pes artık bizdeki pabucumun solcuları da kuyrukçuluk yapıyor…Din adına adım attığını söyleyenler kimin parasıyla yapıyor önce bunu açıklasınlar da gerçek görünsün, kime hizmet ettiklerini bilmeyen arkalarında onları takip edenler de öğrensin
Ermenilerden özür dilemiyorum dilemyi de düşünmüyorum hakan ve ona destek veren romantik hümanistler buyursun özür dilesinler peki tarih boyunca soykırım ve asimile edilene Türklerden kim özür dileyecek
El öpmekle dudak aşınmaz ama bunca yalan ve iftiraya da yürek dayanmaz yeter artık asırlardır Türkler asimile edilmiş ama Türklerin sesi çıkmıyor türkün sırtına basmak isteyenler feryad ediyor Ayağımın altına kalas koyun boyum yetişmiyor
Hadi ordan çakma dinist, nerden nemalanıyorsan o kapıya...
Kaç ülke var bizim gibi her taşın altında yılan besleyen aklım hafsalam almıyor artık pes kardeşim
kusura bakmayın
sancaktarın manifestosunu internette yayınladıklarında izlemiştim, ne yalan söyleyim ürkmüştüm , hakanın adı bile sinirlerimi zıplatıyor bunca düşman bu vatanda nasıl besleniyor anlamıyorum
ve ayrıca bu tehcir soykırım olabilmesi için sistemli bir şekilde öldürülmeleri gerekir ki öyle birşey yok
savaş halidir savaşıyorsan ölürsünde öldürülüsrsünde kısaca kavgada yumruk aranmaz azıcık etik davranılsa demem gerek yok bunlar Allahtan korkmuyor ki kuldan utansınlar dedim dinist herifler, emperyalistlerden nemalanıp bize küfrediyor bize saldırıyorlar
hiçbir kale görmedim ki içeriden desteksiz düşmesin....saygımla
unutmadan Rahmetli Hırantın ölmeden önce 23 nisan da kaleme aldığı son yazıyı şimdi getiremiyorum arşivimde ama isteyen googleden bulabilir
rahmetli, Ermenilere " saplanıp kaldını 1915 e çıkın o bataklıktan bu kini sürdürmek çocukların yüzünden gülüş çalmaktır, çocukları zehirlemeyin "diye başlıyor ve türklere de tavsiyeleri var ermenilerede okunmasını şiddetle tavsiye ederim ki o gerçekten beyaz güvercindi...Rahmet olsun canına
Filiz Şahin. tarafından 4/26/2013 4:02:59 PM zamanında düzenlenmiştir.
Filiz Şahin. tarafından 4/26/2013 4:05:31 PM zamanında düzenlenmiştir.
sami biberoğulları
Çok değerli açıklamaların için teşekkür ediyorum . Hakan'ı tanımam ve okumam..Okumak da istemem bundan sonra.
Hrant'a gelince: Alçakça katledilmiş olmasına üzülürüm ama Bülent Ersoy'un bile '' Ben müslümanım, onun ölümüne üzülürüm ama arkasından rahmetli diye hitap etmem'' dediği bir insan için rahmetli demem. O sıfatı müslümanlar için kullanırım sadece. Hırant içinse '' Rabim kusurlarını affeylesin '' derim sadece
'' Türklüğe ve Türk'e hakaret ediyor demek bana yapılacak en büyük hakarettir.'' Diyebilen bir insan benim nazarımda pek çok isminin başında T.C. Olandan çok çok daha kıymetli ve önemlidir.
Selam ve sevgilerimle.
Filiz Şahin.
sen istediğin kadar anlat anltattığın karşındakinin anladığı kadardır hepsi bu
Allah ayırmazken kullrın ayırım yapmasını hala anlamış değilim, hele heleki müslüman olduğunu söyleyenlerin bunu yapıyor olmasına ise mantık bile bulamıyorum ...Selamlar...
Neresinden tutsanız elinizde kalır. Zira böyle adamların soyadlarından başlamaları gerekir özür dilemeye. Hem bayrak, hem al. Dolayısıyla bizim bayraktır sözü edilen zannımca.
Sonra özür dileme merasimini ülke dışına taşımaya da lüzum yok: Hızlı tren faciasında, bunun gibi pek çok felaket sonrasında yaşamını yitirenlerin ailelerinden özür dilendi mi? Hadi bırakalım her şeyi; vatanın bütünlüğü adına savunma halindeyken şehit edilen askerimizin, polisimizin, öğretmenimizin ailesinden özür dileyen oldu mu? Ha aman bu arada sürece zarar verebilirim, isterseniz silin yorumumu. Yere kül dökülse yanlışlıkla, süreç zarar görecek diye aklım çıkıyor da...
Bu ülkede milli gelir paylaşımının azlığı yüzünden bazıları köşklerde yalılarda, bazıları naylon altlarında yaşıyor. Hiç ben bu kadar varsıl olduğum için yoksul olanlardan özür dilerim diyen duydunuz mu? Artık mafyanın adeta hükümranlığını ilan ettiği başta İstanbul olmak üzere bütün kentlerdeki alt yapı yetersizliği yüzünden yaşanan sorunlara ve bunlardan muzdarip kesimlere kim özür borçludur?
Ananı da al git denilen vatandaşımızdan özür dilenmiş midir?
Tabi bu hakan denilen zat ki adını büyük harf işareti bile kullanmaksızın yazdım; konjonktüre uygun yazmış aslında. Ne de olsa bu ülkeye küfreden, var olan düzene uyan, karayı ak diye yazıp çizenlerin ödüllendirildiği günleri yaşıyoruz. Bu hakan arkadaş da kesinlikle ödüllendirilecektir. Çok sürmez, duyarız.
Unutmadan: Bunları yazdığım için kimseden özür dilemeyi düşünmüyorum. Tebrikle ve saygılarımla.
sami biberoğulları
Bu devlet özür dileyecekse vatanı uğruna sakat kalan gazisinden özür dilemeli tekerlekli sandalyeyeyle dolaşan gazisini hastanelere çekip '' Gerçekten mi sakat yoksa yalancıktan mı '' diye diye incelediği için.
Çanakkale Gazisi Seyit oğlu Mehmet Çavuşun kızından özür dilemeli ona verdiği 360 Tl aylığı kestiği ve kadının sefalet içinde ölmesine seyirci kaldığı için.
Daha pek çok şey için özür dilemeli, tazminat da ödemeli ama Ermenilere soykırım dolayısıyla asla...
Selam ve sevgiler.
Çocuk iken derlerdi bunlar şuradan buraya gelmişler gelenler de ermenilerin yaptığı zulümü anlatırlardı araya kurtuluş savaşı yokluklar girince zaten birde okumuş kesim az bunlar laflarda kaldı.Döküm yok ortada arşifleri ortak açalım diyor başbakan gelen yok neden yalanları ortaya çıkacak .Dünya da onların arkasında gerçekmiş gibi ..
Tebrik ederim saygılarımla.
sami biberoğulları
Şu anda MHP Milletvekili olan eski T.T.K başkanı Hocam Yusuf Halaçoğlu o kadar ısrar etti gelin arşivlerimize beraber bakalım belgeler, böyle bir soykırım yapılmışsa özür de dileyelim dedi ama ne gelen oldu ne giden.
Ama ne var biliyor musun? 1990 yılı itibariyle onlar bu konu ile ilgili 20.000 kitap yazmışken biz sadece 126 kitap yazmışız...
Selam ve sevgilerimle.
SOYKIRIM NEDİR?
Yer değiştirme uygulaması Ermeni çevreleri ve hasım devletlerce "Ermeni katliamı ve soykırımı" olarak adlandırılmış ve Osmanlılara karşı büyük bir propaganda kampanyası başlatılmıştır.
Oysa soykırım; “ırk, milliyet, etnik ve din farklılıkları nedeniyle insan gruplarının yok edilmesi”dir. Bu suç, direkt olarak bir hükümet tarafından veya onun rıza göstermesi ile işlenebilir. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, dünyada soykırım suçunu önlemek ve cezalandırmak için 1948'de "Soykırım Sözleşmesi”ni kabul etmiş ve Türkiye de bu sözleşmeye 1950 yılında taraf olmuştur.
Soykırım dendiği zaman Nazilerin, Yahudilere ve diğer etnik gruplara karşı giriştikleri kitlesel kıyım akla gelir. 1939-1945 yılları arasında 5-6 milyon Yahudi, 3 milyondan fazla Sovyet savaş tutsağı, birer milyondan fazla Polonya ve Yugoslavya sivil halkı, 200.000 civarında Çingene ve 70.000 özürlü insanın canına kıyılmıştır. İşte soykırım budur.
Bunlara ilave olarak, Birleşmiş Milletler'in önleyici yönde sözleşmesi olmasına rağmen, modern çağda da sayısız soykırım olayı görülmüştür.
Örneğin, bizzat olayın kahramanı 2 emekli Fransız generalin Le Monde’da yayınlanan itiraflarına göre; Fransızlar 1954-1962 yılları arasında Cezayir’de en az 1 milyon Cezayirliyi katletmiş, 1965-1966 yıllarında Endonezya ordusu bir milyon komünisti ve ailelerini öldürmüş, 1975-1979 yılları arasında Kamboçya'da Kızıl Kmerler 1.7 milyon Kamboçyalı'yı katletmiş, 1994'de Ruanda'da 500.000 Tutsi, Hutular tarafından öldürülmüş ve nihayet 1991'den sonra Bosna-Hersek ile Kosova'da binlerce Müslüman Sırp vahşetine maruz kalmıştır.
Soykırım suçu, gerçek anlamda bu olaylarda işlenmiştir. Ermeni iddialarının ve yalanlarının aksine, 1915 yılında Doğu Anadolu bölgesindeki Ermenilerin daha güvenli topraklara göç ettirilmesi uygulaması, Ermenilerin ve cephelerin güvenliğini sağlamaya yönelik bir harekettir ve soykırımla hiç bir ilgisi yoktur. Ermenilerin Doğu Anadolu'da savaş ve göç sırasında kayıplar verdikleri doğrudur. Ancak bu kayıplar, Doğu Anadolu'da yaşanan savaş ve isyanlar nedeniyle asayişin sağlıklı olarak sağlanamaması, araç, yakıt, gıda, ilaç yetersizliği, ağır iklim koşulları ile tifüs gibi salgın hastalıklar nedeniyle meydana gelmiştir. Hiçbir şekilde kasıtlı ve planlı bir katliam söz konusu değildir.
Aslında Ermeniler, geçmişte hakimiyeti altında yaşadıkları devletlere ihanetlerinden dolayı bir çok kez buna benzer göç hareketlerine tabi tutulmuşlardır. Sasaniler 379'larda 70.000 Ermeni’yi İran'a, Bizanslılar 1025'lerde Doğu Anadolu'daki 40.000 Ermeni'yi Sivas ve Kayseri'ye, Memluklar 1250'lerde 10.000 kadar Ermeni'yi Mısır'a, 1743'de İranlılar 24.000 Ermeni'yi İran içlerine ve 1777'de Kırım'ı işgal eden Ruslar bölgedeki binlerce Ermeni'yi steplere sürmüştür.
Tarih boyunca sayısız göç ve sürgün olayına maruz kalan Ermeniler, bunların hiç birini gündeme getirmeden, sadece 1915'te Osmanlı devleti tarafından son derece haklı gerekçelerle yer değiştirmeye tabi tutulmalarını sözde soykırım adı ile sorun haline getirmeye çalışmaktadırlar. Bu tavır, maksatlı ve Türkiye'nin bütünlüğünü bozmaya yönelik politikaların bir ürünüdür. Bazı ülkelerin, Afrika ve Balkanlarda yaşanmakta olan gerçek anlamdaki soykırım hareketlerine seyirci kalarak, sözde Ermeni soykırımı iddialarına ve yalanlarına destek vermeleri de bunun en açık göstergesidir.
Yukarıdaki yazı alıntıdıdır..
Hocam sabahleyin yazınızı okuduğumda bu konu ile ilgili bir çok dökümanı araştırdım ve okudum..aslında bilmediklerim değildi okuduklarım...
Kutlarım yazınızı...
Saygı ve selamlar...
sami biberoğulları
Verdiğin bilgiler arasında benim dahi bilmediklerim vardı. Mesela Ermenilerin tarih boyunca uğradıkları diğer göçleri bilmiyordum..Bu yararlı bilgiler için teşekkür ederim
Selam ve sevgilerimle.
emperyalistlerin verdigi destekle ermeniler devlet kurup mülk sahibi olma hevesiyle en yakin komsusundan baslayarak Türklerin soyunu kirabildigince kirdi hedefleri yok etmekti!
yalanci ve iftiraci ermeniler yavuz hirsiz ev sahibini bastirir misali yine emperyalistlerin destegiyle cabaliyorlar!
artik hesaplasmamizin günü geldiginde emperyalistler yine kucagindan atacak ermenileri..!
Türk milleti tarihi boyunca hic soykirim yapmamistir; Türk merhametli olmasaydi bu gün düsmanlik edenler yasiyor olmazdi..!
yazar eskimolara v d ne kadar sayarak esegin aklina karpuz kabugu düsürmüs ki ilerleyen zamanda keske yazmasaydim gercekten istiyorlar diyebilir hayretle.
münafiklar din istismariyla aldatila bildigimizi tecrübeyle bildikleri icin ise besmeleyle basliyorlar..!
duyarli yazari yüregini ve kalemini kutlarim
Diline,yüreğine sağlık hocam her zamanki gibi yine harika bir yazı, tamda yürekten gelen bir yazı,Allah razı olsun bir şeyler yazmış olmak ve bir şeyler üretmek için yazılan yazılar işte.Birileri "Ne yazmış be..." desin diye yazıyorlar işte. Allah tan böylelerine hidayet dilemek gerek.Allah hidayet etsin.Sizinde yüreğinizi ve ilminizi dahada güçlendirsin inşallah. Sağ ol, yürek sesin susmasın.Hep yaz Allah razı olsun selam ve hürmetlerimle...
Yatmak üzereydim yazı bildiriminiz geldi
okumasaydım uyuyamazdım
ülkemizde bu tür angutlar fazlasıyla mevcut
yapılması gereken milletçe bunların suratına tükürmek
ama nerden
La havle çektim okurken
günceli ve etkiliyi bulma yakalamada ve ve anlatım tarzında üstünüz yok
hayırlı geceler Sami hocam
sami biberoğulları
Yahu besmeleyle başlamasa kızmayacağım o kadar...Ama işin içine besmeleyi, Rahmet Peygamberini, hududullahı katınca tepemin tası atıyor arkadaş...Zorla değil ya.
Güzel yoru için çok teşekkürler değerli dost.
Selam ve saygılarımla.