- 2989 Okunma
- 1 Yorum
- 1 Beğeni
ŞERİAT VE CUMHURİYET
Şeriat bir dinin kural ve kaideleri anlamına gelmektedir.Yani şeriat sadece hak ve tek din olan İslam için geçerli değildir.Bu şeriat tanımı’nın içine İslam geldikten sonra geçerliliğini yitirmiş ehl-i kitap şeriatı da(Hristiyan-Yahudi şeriatı) girmektedir.
Son günlerde Türkiye’deki bazı akademik çevreler İslam’ı göstererek şeriat tehlikesini ve sanki İslam’ın cumhuriyet rejimini tehdit ettiğini savunuyorlar.Ama Türkiye Cumhuriyetini tehdit eden asıl şeriatın ehl-i kitap şeriatı(Hristiyan-Yahudi şeriatı) olduğu gerçeğini milletimizin gözünden kaçırıyorlar.Dolayısıyla İslam şeriatı cumhuriyet rejimine tehdit oluşturmamaktadır.Çünki Osmanlı’nın torunları olan Türk milleti’nin tarihi,genetik ve kültürel yapısı İslam’dan oluşmaktadır.Cumhuriyet rejimine karşı asıl tehdidi ehl-i kitap şeriatı(Hristiyan-Yahudi şeriatı) oluşturmaktadır.Çünki gerçekte kendi din adamları tarafından tahrif edilen ehl-i kitap şeriatı müslümanlara karşı akıl almaz işkenceler yapmış,haçlı seferleri düzenlemiş,müslümanların yeraltı ve yerüstü kaynaklarını işgence ve hile ile zorla ele geçirmiş,Osmanlı’yı parçalayarak Anadolu’yu işgal etmiş ve şimdilerde ise BOP,PKK(PKK terörist başı katil Abdullah ÖCALAN:’Aziz peder hristiyanlığa çok yakınım! ’ diyerek ehl-i kitap sempatizanlığını vurgulamıştır.Önemle hatırlatırım!) Avrupa Birliği ve Dinlerarası Diyalog ile müslüman-türk milletini tehdit eder hale gelmiştir.AKP ve Recep Tayyip ERDOĞAN; cumhuriyetimizi ve İslam dinimizi tehdit eden BOP,Avrupa Birliği ve Dinlerarası Diyalog tehlikesine destek vermiştir.Cumhuriyet rejimimize ve müslümanlara karşı tehlike oluşturan işte bu ehl-i kitap şeriatıdır.
Cumhuriyet: ’Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir! ’ anlamını taşır.Bu da şu anlama geliyor ki millet egemen,hür ve özgür yapıya sahiptir.Cumhuriyet rejimiyle birlikte milletin hür ve özgür yapısı kabul edilerek egemen hale getirilmiş diktatör ve baskıcı rejim terkedilmiştir.Ehl-i kitap işgaline ve şeriatına karşı cihad başlatan cumhuriyetimizin kurucusu M.Kemal ATATÜRK,cumhuriyeti ilan ederken kesinlikle Allah’ın emri olan başörtüsünü yasaklamamış ve İslam’ı devre dışı bırakmamıştır.Çünki Anayasamızda mevcut olan on kıtalık İstiklal Marşımızda İslam dini hakkında vurgulamalar vardır.Atatürk hangi dinden olursa olsun dinini yaşayan insanlara dokunmamış aksine serbest bırakmıştır.Ancak İslam’ı kendi haksız çıkar-menfaati için kullananları ve bölücü ehl-i kitap şeriatıyla işbirliği yapan sahte İslamcıları idam ettirmiştir.İşte bu yüzdende dini koruma altına almak için ’Laiklik’ ilkesini getirmiştir.Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk,bölücü mason ve misyoner okullarını kapattırmış ve Türkiye’de yaşayan ehl-i kitap sahiplerine ise ’Sizin dini mabedlerinize dokunmayacağım fakat yenisini de yaptırmayacağım! ’ demiştir.İşte size Atatürk’ün cumhuriyet anlayışı!
Fakat bu günlerde bölücü ehl-i kitabın hedefleri bağlamında Türkiye’deki bazı yerli işbirlikçilerin kullanılması sonucu şeriat haksızca sadece İslam üzerine yıkılıyor ve böylece cumhuriyetçiler İslam karşıtı; İslamcılar ise cumhuriyet karşıtı olarak lanse edilerek cumhuriyet-İslam düşmanlığı yaratılmaya çalışıyor.Bunun sonucu olarak en büyük yarayı cumhuriyet ve İslam alıyor.Halbuki asıl düşman bölücü ehl-i kitap şeriatıdır.Halbuki cumhuriyetçi ve İslamcı gençlik,aslında millet egemeliği ve Türkiye bağımsızlığına karşı tehlike oluşturan bu bölücü ehl-i kitap şeriatına karşı birleşmelidir.Çözüm İslamcı olsun; cumhuriyetçi olsun; milliyetçi olsun; laz olsun; kürt olsun; çerkez olsun; alevi olsun; arap olsun yani ne olursa olsun milletin eğemenliğine dayalı Bağımsız Türkiye çatısı altında birleşmeli ve bizi bölmek isteyen harici devletlere izin vermemeliyiz.Çünki hepimiz Türk topraklarında yaşamaktayız.Hepimiz Türk vatandaşıyız ve başka Türkiye; başka vatanda yok.
SAYGILARIMLA...