Hala Sesiz Duran Sesizlik
Her şey bir kasım sabahı başladı çünkü annem küçük ama büyünce koskocaman bir yalnızlık olacağımı düşünmeden dünyaya bırakıverdi beni. Her şeyin farkındaydım kaçmak istedim yürüyemiyordum.saklanmak istedim göremiyordum gözlerim hala şişti. Çığlık attım ağlama sesi zannedildi. O telaş içinde duyuramadım sesimi çünkü sevinç çığlıkları arasın da kayboldu sesim. Babam bile farkın da değildi. O nur topu gibi bir oğlu olduğunu düşünüyordu çalınacak olduğumu bile bile.
Beni kimin çaldığını bilmeden tanımadan diyemeyeceğim çünkü tanıyordum ama o çok güçlüydü elinden kurtulmam imkansızdı.Yaşamak zorundaydım onunla kaderime razı olarak.büyüdüm serpildim güzelleştim içimden artık bir kök bulur kökleşirim onda diye gizli gizli sevindim hata ilk bulduğum köke aşık oldum. Geleceğimi çizmeden unuttum maddiyat denen ipoteği .Gözlerim hep bir noktaya bakıyor bir noktayı seviyordu milyonlarca nokta içinde.can atıyordu buluşmak için.virgüller doğurmak ve üstüne bir nokta koyabilmek için.İstek bu ya oldu uzun sürse de kısa bir süre için de. Nokta önce geldi çok çok sevimliydi doymak bir kenara acıktırıyordu beni iştahımın kesildiği o günler de.Yalnızlığımın büyüyeceğini bile bile sevip okşuyordum noktayı,derken virgül geldi arkasından noktayla virgülden sonra durup düşünülmesi gerektiğinİ bilmeden sarıldım hemen.Bir anne bir nokta bazen uzaklaşsak ta hep yakın durduk birbirimize,durmak zorunda olduğumuzu bile bile.Noktayla virgül büyüdükçe noktanın bir iyice büyüdü diğeri ise küçüldü koskocaman büyüyen yalnızlıkla beraber.Kim sever yalnızlığı kim yaşar yalnızlıkla benden başka.Üzmeden kimseyi üzülen, suçlamadan kimseyi suçlanan olarak artık en büyük yalnızlığım yalnız ben varım dünyanın en büyük suçlusu olarak görünen.
26/10/2012
Muhtar Gazi TOPAL
MALATYA
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.