- 662 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
SAYGI OLUŞMADAN HUZUR TESİS EDİLEMEZ
KAYNAKTAN DERYAYA
LEBİDERYA
SAYGI OLUŞMADAN HUZUR TESİS EDİLMEZ
KADİR DURAK
Küfür ve argo lisanı kirletir; lisanı kirli olan kişi insanlık vasfını yitirmiştir.
Gıybet, iftira, küfür, hakaret ve karalama gibi eylem ve söylemler insanı düşüncelerden ve insanca yaşamaktan alıkoyan adice davranışlardır.
Temizlik sadece su ile elin yüzün bedenin yıkanması değildir.
Yüreklerin pak ve temiz olması davranışların insana yakışır olması ile mümkündür.
"Bana ve değerlerime yapılan her hangi bir eylem ve söylem nedeniyle huzursuz oluyor isem; bu tür davranışları başkalarına karşı yapmaktan sakınırım." Düşüncesini yaşam tarzı haline getiren kimse "İnsan." Olma özelliğini kazanmıştır.
"Hilalin Gölgesinde İnsanlık ve Dava Adamlığı." Başlıklı makalemi yıllar önce yayınlamıştım.
Bu kadar zaman geçmesine rağmen özellikle internet denilen dipsiz kuyuda riyakârca davranışlarla karşılaşmak moda oldu.
Küfür bütün pervasızlığıyla devam ediyor. Gıybet alabildiğine sanki leblebi olmuş durumda. İftira etmek ise; yaşam haline gelmiş.
İnternet denen yerde yazanların da var olduğu, gerçek olduğu gün gibi aşikârdır. O halde; "Net dünyası ciddiye alınmaya değmez." Gibi bir düşünce ahlaki çöküntüye sessiz kalmakla eşdeğerdir.
Biz toplum olarak "İMECE" İle çocuklukta tanışmış bir milletiz. Şimdi İMECE geleneği çökmüştür.
Menfaatin öne çıkmadığı bir iletişim bitme noktasına gelmiştir.
İnsanları karalama sanki olmazsa olmaz halindedir.
Bir dizi suç şebekeleri bütün hızıyla faaliyetlerine devam etmektedir.
Suç şebekelerinin yapmış olduğu davranışları ve eylemleri; aynı şebekede bulunan bile tasvip etmez.
"Hem tasvip edilmeyen, hem de icra edilen bir faaliyet nasıl olur da kabul görür?" Sorusunu sormakta olanlara rastlarız. Bu soruya cevap vermeden önce; aynaya bakalım. Kendi davranışlarımızın elemesini gün bitimlerinde yapalım.
Yanlışlıkların kabul gördüğü toplumda, doğrular hep perdelenir.
Gazetelere bakınız;
Çirkin davranışı yapan birisinin yapmış olduğu eylem gündeme taşınır.
Babasını döven evlat, karısını peşkeş çeken koca (!), evden kaçarak beyaz kadın tacirlerinin eline düşmekten son anda kurtulup meşhur (!) olan genç kız (!), kalpazanlık yapan, esrar yakalatıp "Ben içiciyim." Diyerek tutuklanmayan meslek erbabı (!), sokakta sağa sola en galiz küfürleri eden ünlü(!) birinin çocuğu, sarhoş arkadaşlarını eve davet edip kızına meze hazırlatan haysiyetli baba(!) haberleri sayfaları süslemekte.
Hal böyle olunca gazete sayfalarına taşınmayı çirkin davranışta gören bazı akıl fukaraları da anlamsız davranış içine giriyorlar.
Topluma perde önünden baktığımız zaman ise;
Yüksek okul mezunlarının çokluğu, çok seçkin mesleklerin uzmanları, dini telkin eden tarikat ve cemiyetlerin çokluğu dikkat çekmektedir.
Nerede yanlış yapılıyor da? Toplumdaki perdeyi aralayınca farklı, yüzeysel olarak topluma baktığımız zaman farklı yaşam tarzları tezahür ettiğini müşehade etmekteyiz.
Bir insan tek bir yürek taşır. İki yürekli olan yoktur.
Yürekten davranış yerini; iki yüzlülüğe bırakmıştır.
Yazımız nedeni ile kimse alınganlık yapmasın.
Her insan kendini hesaba çeksin.
Akşam olduğunda;
Bugün ben neler yaptım? Sorusunu kendisine soran insan ertesi gün davranışlarından bazılarını devre dışı bırakacaktır.
Ben her gün bir sayfa yazı yazacağım. Ben her gün iki makale okuyacağım. Ben her gün beş sayfa kitap okuyacağım.
Mealindeki düşünceler insanı yanlış davranışlardan alıkoyacaktır.
KALPAZANLIK, RÜŞVET, RİYAKARLIK, SAHTE ÜRÜN İMALATI, SAHTE EVRAK TANZİMİ, SAHTE KİMLİK YAPIMI, SAHTE ÜRÜN İÇİN PAKETLEME İMALATI VE YAPIMI, ÇEPÇİLİK, TIRNAKÇILIK, İFTİRA ETMEK, GIYBET ETMEK, YALAN YERE YEMİN ETMEK, İSRAFA KAPI ARALAMAK, ÇİMENTODAN - DEMİRDEN ÇALARAK İNŞAAT YAPMAK, VERGİ KAÇIRMAK, KAÇAK İŞÇİ ÇALIŞTIRMAK, TEFECİLİK YAPMAK, BEYAZ ZEHİR İMAL ETMEK, BEYAZ KADIN TİCARETİ YAPMAK, KALİTELİ ÜRÜNE KALİTESİZİ KARIŞTIRARAK PİYASAYA SÜRMEK, KORSAN KİTAP YAYIN VE SATIŞI YAPMAK, UMUT HIRSIZLIĞI YAPMAK, ÜRÜN HIRSIZLIĞI YAPMAK, HAZİNE MALINI İÇ ETMEK, DİNİ TİCARETİNE VE SİYASETİNE BASAMAK ETMEK VB. DAVRANIŞ VE MESLEKLERİ İÇİN DOĞRU DAVRANIŞ DİYEN BİR TEK İNSAN BULUNABİLİR Mİ?
DOĞRU OLMAYAN DAVRANIŞLARDA ISRAR ETMEK TOPLUM HUZURUNU YOK EDER.
DOĞRU OLAN İSE;
"KENDİMİZE YAPILDIĞI YADA SÖYLENDİĞİNDE BİZİ HUZURSUZ EDECEK DAVRANIŞ, EYLEM VE SÖYLEMLERİ BİR BAŞKASINA YAPMAKTAN ISRARLA KAÇINARAK DOĞRU DAVRANIŞA ADIM ATMIŞ OLURUZ.
Selamlaşmak, hatır sormak, samimi ve seviyeli sohbet etmek, ihtiyacı olan bir insanı rencide etmeden imkan sağlamak insanlar arasındaki saygıyı güçlendirir.
Saygının tesisi için lisanın, zihnin ve yüreğin aynı çizgide olması gerekir.
Saygı oluşmadan huzur tesis edilmez.
KADİR DURAK
ÖNEMLİ NOT:
SEVGİ KEYFİYETTİR.. SAYGI MECBURİYET... SAYGI ERTELENMEZ.. TEHİR EDİLMEZ. GECİKTİRİLMEZ. SAYGI MİLLETİN TEMEL DÜSTURUDUR. BUNU IHMAL EDİŞİMİZDEN BU YANA GIYBET TOPLUMU SARMIŞ ADETA ÇEREZ SOFRASININ LEBLEBİSİ OLMUŞTUR... SAYGI TESİSİ HUZURUN İNŞASI DEMEKTİR....
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.