- 2377 Okunma
- 6 Yorum
- 0 Beğeni
Genç Kızların Çıkmazı
Elmas Şahin
Geçenlerde internette ilginç bir anket dikkatimi çekti, yine kim ne saçmalıyor, kimlerin duygularını sömürüyorlar, kimler için reyting topluyorlar acaba? diye bir göz attım yazılanlara. Bir de ne göreyim bizim genç kızlar ah vah içinde bir araya toplanmamışlar mı?
Anket şu:
Hangisi daha yakışıklı?
haluk piyes
cansel elçin
burak özçivit
okan yalabık
özgür çevik
Verilen cevaplar ise ilginç buraya sadece bir kaçını alacağım, sonra da ailelerinin okusunlar diye çırpındıkları kızlarının akıllarının on karış havada olduğuna da değinmeden geçemeyeceğim.
Yeni yetme kızlarımıza acaba derslerle ilgili sorular sorulsa bu kadar ilgi gösterirler miydi diye de düşünmeden edemedim. Şu medya yok mu, şu internet, şu cep telefonları…
Neyse lafı uazatmayalım ve gelelim “çok önemli (!)” anketimizin cevaplarına:
-tolga sayışman (neye dayanıp verdiyse cevabı kızımız)
- bence emre kınay çok yakışıklı. Üstelik çok saygılı beyefendi ve bir o kadarda çok başarılı bir oyuncu. kendisini çok beğeniyorum. (sanki tanıyor bu kızımız emre kınay’ı, sizce ne kadar tanıyor? Dizide gördüğü kadarıyla di mi? O halde dizi karakterleri gerçek mi oluyor? Dizi karakterleri ile oyuncuları bir biriyle karıştırıyorlar ne yazık ki. Hata da burada ortaya çıkıyor işte, amansızca hayranlıkları amansız tutkuya akıl almaz çılgınlıklara ve aşka dönüşüyor. Ve farkında olmadan canım vakitlerini bu safsatalara ayırıyorlar)
-en yakışıklısı mehmet akif alakurt canım ama aralarına neden komamışlar hayret yani, şıklar arsında yok ama. (ah yazık şoka uğradı zavallı hayranı olduğu yakışıklı listede yokmuş !)
- bence en yakışıklı oyuncu çağatay ulusoy (ee ne var bunda, yakışıklı olsa ne olur olmasa ne olur? Kime faydası var bunun, zenginin parası züğürdün çenesini yorar misali, elin adamının yakışıklılığı (herkese göre değişir çünkü) da bizim kızların temel meselesi oluveriyor)
-evett kıvanç tatlıtuğ
-bence hiçbiri, kıvanç tatlıuğ
-kenan imirzalıoğlu
-en yakışıklı oyuncu murat yıldırım canım.. :))
Ah zavallı gençlik ah, yazık hayali dizi kahramanları yaşamları oluyor bu körpe kuzuların.
Okul dertleri yok hiç birinin, tek dertleri kimin sevdiği oyuncu daha yakışıklı? Oyunculuklarını tartışsalar bişey demeyeceğim de yakışıklılık ve güzellik konularına kafa yordukları için hepsi de ne kadar aciz ve zavallı farkında değiller.
Doğru düzgün hiçbir tecrübeleri olmayan, reyting kapmak için gençlerin önüne yem olarak atılan o yeni yetme yakışıklı yüzler, film şirketlerinin pazar oluşturma amaçları için çok da güzel kullanılıyorlar. Genç kızlar da önlerine atılan yeme tav oluyorlar kuzu kuzu.
bizim çocuk yaştaki kızlarımız podyumdan çıkma bu delikanlılara delicesine kaptırıyorlar kendilerini, başka da bir dertleri yok. Onlar setler dışında gününü gün ederken bu zavallı kuzular, kendilerini eve kapatıp, küçük dünyalarında hayaller kurarlar, rüyalarında hayranı oldukları sanatçılarla olurlar, ayılıp bayılırlar ekranlarda gördüklerinde, resimleri dünyalarını süsler hatta öyle kapılırlar ki, sizinle çatır çatır kavga bile ederler, hayal ürünü kahramanları savunurlar, hatta elin adamı için saç başa girerler, şaşkın şaşkın bakakalırsınız, ağzınız açık kalır akrabası zannedersiniz sanki.
Kendi yerli mallarımızın yanında yabancı aktörler de ayrı bi dünya oluşturur bizim kızlarımız için. Şu Twilight serisi ile Edward Cullen karakterini canlandıran Robert Pattinson bu aralar çoğunun hayali sevgilisi. nesine hayranlar anlayamıyorum ama zavallı kızlarımızın rüyalarını süsleyen nadir erkeklerden oluvermiş bir anda, yıllarca okulunu okumuş, onca yetenekli tiyatrocu ya da oyuncu hesaba bile alınmaz, oyunculukları sorgulanmaz, yeni yetme çömezler yakışıklı diye dizilerin bir numaralı starları oluverirler hemencecik. Sanat da sanatçı da böylece ekmek gibi ucuzlatılır.
Herry Potter’da pek de dikkat çekmeyen bu adam, bizim saf bir o kadar da cahil kızları büyüler, zavallılar önlerine sunulan özenle hazırlanmış yemeğe ilk görüşte bayılırlar. fotoğraflarına bir göz atınca normalde hiç de çekici olmadığı açıkça görülüyor oysaki, ama onlar filmdeki o cezp edici illüzyonları anımsayarak unutmazlar, rüyalarını da ona ayırırlar, filmde allayıp pullayıp satıyorlar seyirciye bir güzel, saçlarını darmadağın yapıp buğulu bakışlar ve göz süzmelerle set ışıkları ve bilgisayar oyunlarıyla çekici bir yaratık yapıyorlar.
Robert Pattinson’da ne buluyor bizim kızlar? Diye formlara bile yansımış, özellikle erkeklerin tepkisi büyük olmuş, hak vermemek elde değil:
“hani çok yakışıklı olsa anlarım zaten duyduğuma göre gay olduğunu açıklamış. buna rağmen hala edwardddddddd diye ölen Türk kızları vardır aramızda eminim? diye yazmış bir forum köşesine bir üye. Aynen öyle “robbbbbbbbbbbbbbb” deyiveriyorlar acınası durumdaki zavallılar
“filmde iyi görünse de normal hayatında, hatta galalarda saç sakal karışmış vaziyette, at hırsızı gibi görünen şahsa duyulan ilgi” diye yorumlamış yine bir forum üyesi. Evet gözler falan patlamış, yüzü yamulmuş bir şekilde, hal hareketler tam bir zibidi gibi, sokaktaki zibidileri beğenmezler bir de, bunun onlardan ne farkı varsa? Ee bu artist canım, sokaktaki ile bir olur mu? Şan şöhret var onda? Ee size ne bundan karnınızı mı doyuracak onun şanı şöhreti parası? Ne yapıyorsa kendine, siz izleyecekseniz oturun filmini izleyin bırakın adamın hayranlığını ya da borazanlığını yapmayı.
“Bakın o an yani gerçekten anlatılmaz yaşanır bir andı. Hayatımın en mutlu anıydı diyebilirim. Hala inanamıyorum onu gördüğüme, ama fotoğraf çektiremediğime çok üzülüyorum, hoş zaten kimse resim çektiremedi o gün. Offff. Neyse muhteşemdi, inşallah bir gün sizler de benim gibi onu görebilirsiniz.”
“ Bencede yha Rob’u görmek en büyük hayallerimden biri :) (okuma ya da bir küreğe sap olma ya da kendine, ailesine, vatanına yardımcı olma gibi bir hayali yok ! buymuş en büyük hayali)
“Woow!!harika yhaa off keske... Bizde goreblsek ne mutlu o kizaa .DD” (ah yazık ne kadar acı..!)
“o bizim onu bu kadar sevdiğimizi bile bilmiyo. Bu çok acı verici” (vah vah vah yazık kuzulara)
“olsun hiç bi zaman vazgeçmeyelim belki bzde görebilriz imkansız bi şey yktur derler “ (ama üniversite sınavlarını kazanmak imkansızdır uğraşmaya değemez di mi? Hemen kocaya verelim sizleri analarınız gibi karnınızdan sıpa, sırtınızdan da sopa eksik olmaz, evlenenlerin kaçı hayallerindeki aşkı bulduysa !)
“çok yakışıklı yaaaaa ayy çok tatlı cocukk yerimmmm” (daha yaşın kaç senin, bu sözler de ne böyle, yermiş, yeme şansın olsa da iki gün sonra tekmeyi atıp salar sokağa, yerine de bir başkasını alır güzelce )
Bir de Batuhan’ları varmış yeni yetme oyunculardan, bir süt kuzusu, ben daha görmedim tanımıyorum hiç, resmini koyup yorumlar yapmışlar
“çok yakışıklı ve çççoookkk tatlı yerim ben onu ben o kaslara ölürüm” (el,n adamının kasından size ne ? bu akdar mı alçaldınız ya, bu ne rezillik? !)
“Gerçek hesabı bilenn var mı?? yazsınn yaa, taptım ben bu çocuğa” (tanımadığı çocuğun koynuna girmeye karalı sanırım, çocuk da o da küçük bir sübyan)
“btiyom sna yahh” (anneler ne kızlar doğuruyor görüyorsunuz di mi? )
“çok yakışıklısın seni nedense aldığım tüm takdirlerden daha çok seviyorum aşkımsın sen benim” (kariyeri önemli değilmiş, okulu falan umrunda değil, hiç tanımadığı bir oyuncunun kulu kölesi oluyor körü körüne)
“Aşkıııııımmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmsınnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnn” (nerden aşkıysa? )
“batuhannnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnn benimmmm olmalısınnnn çünküü çok yakışıklısınnnnnnnnnnnnnnnnnn” 8analar da kızları ortaokula ya da liseye gidiyor sanıyor bir gelin de görün şu rezilliği !)
“Ayyyyyyyyyyyyyyyy yeriiiimmmmmmmm yaaaaaaaaa.” (ambulans lazım buraya )
“bu dünyada seni göremem ama inş öbür dünyada senin komşun olurum” (peygamber oldu kızın gözünde, öbür dünyada kavuşmanın hayalini kuruyor ah yavrucaklar ah, nasıl bu hale geldiniz siz, başka işiniz yok mu sizin)
İşte hele de şu tatil zamanında kızlarımızın işi gücü bu sevgili aileler? siz daha verin ellerine birer lap top, ya da bir telefon, kendi kuyularınızı kazın güzelce, okulmuş, eğitimmiş, öğretimmiş nelerine lazım? Bakın zavallı bir erkek bu duruma tepkisini nasıl gösteriyor?
“ey türk kızları! vallahi artık bıktık usandık. her izlediğiniz dizide filmde reklamda oynayan bir şahsa "ay çok talı", "çok yakışıklı", "tanrı seni boş zamanında yaratmış" gibi laflar kullanmanızdan fenalık geldi. hayır cidden dediğiniz gibi bu adamlar yanınızda olsa öpseniz yeseniz vs tamam ama birçoğunuz onu da yapamaz. adamın da gelip sizle neşe içinde kırlarda dans edecek hali yok ya! tamam vardır cidden yakışıklısı iyisi güzeli de kardeşim her izlediğiniz şeyde de olmaz ki! ondan sonrada yok siz erkekler kıskanıyorsunuz yok ruhsuzsunuz siz ne anlarsınız aşktan vs. her adamı iyi güzel yakışıklı bulan sizler mi anlıyorsunuz aşktan huleyn! “
Ah zavallı genlik ah ! Sanki hayatlarını sevdikleri dizi oyuncuları yönlendiriyormuş gibi nerdeyse günlerinin yarısını aşık olduğu karakterden bahsederek geçiriyorlar, netten fotoğrafları indirilir , dergilerin verdiği posterler kapışılır, bilgisayarlarına ya da telefonlara yüklenilir, duvarlara iliştirilir. Dahası fotomontajlar yapılır gizli gizili ilanı aşklar yaparak avutur kendisini.
hatta bir zamanlar “asmalı konak“ dizisinin çekildiği konağın kapı kolunu yalayan kızların olduğu haberleri dolaşıvermişti medyada. Bu kadar düşürdüler yani kendilerini
Durum vahim hem de çok vahim, başta ailelerin çok dikkatli olması gerek, genlere ne desek de boş hep, anlayana sivri sinek saz, anlamayana davul zurna az, kendimiz söyler kendimiz çaalrız böyle, kulak verip işiteni de pek görmedik ama yine de biz görevimizi yapalım gerisi onlara kalmış, yoksa yazık edecekler kendilerine, bizden söylemesi…
YORUMLAR
Yazık diyerek çözüm bulamayacağız. Malesef değindiğiniz yer güzel ve ders çıkarılması gereken bir yer ama çaresi bunları söylemek değil. Ama siz söyleyin. Kastım niye söylüyorsunuz değil bunları söyleyerek canımızın yanması. Okumamak ve araştırmamak, hazır bilgiye ihtiyaç duymak bu insanları bu hale getirir.
Allah affetsin.
lovestory
Öncelikle çok çok güzel bir konuya değindiniz..
Geçen yıldı sanırım bir liseli kızın itirafları bir gazetede yayınlandı..Özet geçicem söylediklerini.
Diyor ki; lise ortamında bakire kız yok denecek kadar az. Bu ayıp sayılıyor. Lisedeki erkek öğrenciler para karşılığı yaşlı kadınlarla beraber. Ve uyuşturucu kullanmayan yok. Bunlar dehşet şeyler..Hal böyle iken aileler nerede?Çocukların bu duruma gelmesinde sorumlu kim?
Ve gençlerde bir özenti, bir marka tutkunu alamayan ailesini zorluyor illa alınacak yada gidiyor ünlü markanın armasını alıp giysisine dikiyor.
Ve üniversiteye giden bir akrabamız annesine diyor ki; anne beni üniversteye nasıl gönderdin? Ben olsm kızımı asla göndermezdim.
Acaba toplum bu hale neden geldi. Ailede başlıyor olabilir mi sorun. Daha küçük yaşta aile ben rahat edeyim diye tv'nin karşısına çocuğu haps ediyor orada gördükleriyle büyüyor, diziler zaten ahlaksızlıkta son noktada..Gençler bunu örnek alıyor.
Ve internet aileler koyuyor bilgisayarı çocuğun odasına ,çocuk dışarı çıkmıyor odadan. Ailede sormak yok..Tek başına internet bile yeter .
Ben facebookta özlü sözler paylaşan bir kaç sayfayı takipteyim. İnsanların yorumuna hiç dikkat etmezdim, geçenlerde bakayım dedim sözün yorumuna dehşet'!!!.. Sözle alakalı bir şey yok.. Bir birine küfür, askıntılık rezalet diz boyu. Kızlarçıldırmış erkekler av peşinde. İğrenç olmuş
Bu nesi,l böyle nereye gider bilinmez ..Ben diyorum en başta aile eğitimi illa şart...Belki o çocuk yanlışa sapar ama temeli sağlamsa hatasını farkedip özüne döner mutlaka...
Yazınızı cân-ı gönül'den kutlarım..
lovestory
lovestory öncelikle bu güzel yazın için teşekkür ederim çok güzel bir konuya değinmişsin ve öyle güzel anlatmışsın ki gerçekten çok sık karşılaştığım sorunu dile getirmişsin ama tek bir noktayı atlamışsın bence bu gençliğin bu durumda olmasının en büyük payı aileler internet telefon bilgisayar televizyon bunlar sadece kullanıma göre anlam kazanan araçlar ama aile büyük bir amaç taşımalı çocuklarına öyle yön vermeliler ki hayalle gerçeğin farkına vardıklarında çok geç olmasın. Bu yazdıklarına okudum da bende zamanında yalın hayranıydım ama öyle hayalperestçe değil yani hayal aleminde yaşayıp öyle okumadım ve inanıyorum ki ailelerde çocuklarını sıkmadan ilgiyle yaklaşırlarsa neden çocukların hayran duyduğu kişi babaları veya abileri olmasın neden kendilerine onları kahraman seçmesinler dimi.Bu arada ben öğretmen olacağım ve bir eğitimci olarak inanıyorum bu gençlik ailesi yanında olduğu sürece düzelecek sonra zamanı gelecek onlarda aile olacak onlarda bütün güzellikleri çocuklarına öğretecek ve gerçekten güzel bir gençlik gelecek... belkide hayal dimi benimki ama inanmalıyım inanmalıyım ki öğretmen olduğumda öğrencilerimi kazanabileyim... yüreğine sağlık inş yazınızı okumak için uğrayan çok olur da bilinçlenir herkes...
lovestory
tek kelime ile mükemmel bir yazı
ama bunu anlayabilecek kapasitede gençlerimiz yok denecek kadar az,
daha geçenlerde ben de "yazık geçen zamana yazık" diye bir eleştiri yazmıştım
ama kimse anlamadı, aynı tas aynı hamam, en iyisi bırakalım neyle mutluysalar onu yapsınlar
ben pes ediyorum artık, bir daha öğüt vermek mi? yok yok bulaşmam öyle şeylere.. yetişir bu kadarı..
kutlarım herzamanki gibi yaralarımıza parmak bastınız, keşke anlayan çıksa keşke..
lovestory
lovestory
haklarında hayırlı olacak da, ama kim kulak asacak bakalım,
pek umudum olmasa da sessiz kalmamak lazım,
bakalım bu gençliğin sonu ne olacak, dibe batacağı kesin böyle giderse..