- 626 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ÇALIKUŞU'M
ÇALIKUŞU’M
…ağlamış gördüm uykularımda gözyaşlarının heyecanlarını topladım bir bir kabus doluydu gece belki sen hiç uyumamışsın rüzgarları aşılayan gülümsemelerin gitmiş sabahın seher yeli sözlerin tükenmiş kanatları kırık gök kuşları gibi sabahlara kadar çırpınmış yüreğin doğru mu bu ? çalıkuşu oysa daha birkaç gün önce aldığım mektuplarda sevinçlerini mutluluk notalarını okuyordum şarkılara benzeyen satırlarını besteliyor şiirler yazmak avazım çıktığı kadar boğaza bakan yerde karşı sahillere haykırmak istiyordum bu rüya bu his beni korkuttu aklım sende çalıkuşu bana iyi olduğunu yaz lütfen son yazdığın şiirleri okudum her bir cümlesinin şifrelerini çözmeye oturdum sevgini bağlılığını sevinçlerini gördüm ne kadar güzel sıcak içten sıralamışsın bir şelalenin aktığı gibi ruhumu serinleten mektuplarını saklıyorum ben senin sen benim en büyük zenginliğimsin duygularımın kaynağı sevgimi süsleyen baharımsın bunu her mektubumda anlatabiliyorum değil mi ? gözlerinin karasını değiştirmedin değil mi ? yine beni delip geçen bir gölün verdiği huzur güven saf temiz alabildiğine renk güzelliği gözlerin bunu neden mi sordum çok alıştığım bir arkadaşımı tanıyamadım sırf lens taktığı için gözlerine ne kadar soğuk ve yabancı gelmişti birden içime korku düştü sen bunu yapma olur mu ? çalıkuşu sen benim dağ çiçeğim kır kokulum sessiz ve yalnız düşlerimin biriciğisin yavru bir martının iki minik siyah gözlümsün üzerimde sürekli beni gözetliyor başımın üzerinde uçmaktan vaz geçmiyor..eğridir gölü ile ilgili fotoğraflara bakıyorum anlattığın kadar var gelip görmek göl kıyısınca dolaşmak güneşin batışını suya girmesini yıkanmasını seyretmek belki güneşle aynı anda suya dalmak korkusuzca gün ışıkları ile grup renkleriyle ısınmak ve geceyi öyle güzel geçirmek ki sabah olduğunu bile unutmuş olmak ne güzel bir büyüsü olmalı burada boğaz nasıl ki uyutmuyor kendisine gün içinde çektiği gibi gece de bağlıyor aynı olmalı çalıkuşu…yapacağın resmi merak ediyorum yaptıklarını da keşke kaldığın oda ve göle doğru kendini bırakmış seni anlatan bir tablo ve çalıkuşu’nun akşamı mona lisa’nın bir yanı mutluluk bir yanı elem saklı yanaklarını aratmayan ışık gölge duygu anlatan adeta konuşan hali ile ..canım benim az önce vapura bindim kandilli’den eminönü’ne geçiyorum deniz harika masmavi güzel bir serinlik deniz iyot kokusu yağmur damlacıkları gibi yüzümü okşuyor ve martılara simit atıyorum nasıl bakıyorlar gözleri öyle güzel ki ve nasıl konuşuyorlar hepsini tanıyorum artık bak bu sensin işte bu üçüncü geçişi çok israrcısın sonuna kadar devam ettiren asla peşini bırakmayan savaşçı bir ruh bembeyaz gövdesi martıları seyretmekten sana yazmayı bıraktım şimdilik bu kadarlık olsun tatile çıkmaya az kaldı bakalım önce Ankara sonra Edremit öpüyorum seni hoşça kal ….
04.07.2011/ kandilli
Mustafa kaya
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.