"BİR ZAMANLAR MARİA..( II )" isimli şiir 18.6.2020 20:38:40 Edebiyatdefteri.com Web Zamanında Edebiyatdefteri.com Sunucularına Yüklenmiş/Güncellenmiştir.
Edebiyatdefteri.com sunucularına yüklenen veya güncellenen şiirler web zaman damgası ile işaretlenir. Web zaman damgası ile işaretlenen şiirleri sertifika zamanında yer alan bilgilere göre doğruluğunu taahhüt eder.
Detaylı Bilgi İçin Tıklayın.
Sen ey Mersin ! Ben mi gittim uzaklara, yoksa sen mi gittin ? Lakin Maria’nın gidişiyle ben gibi sen de bittin Güney’den Batı’ya duyulmadı hiç sıcak sesin Hangimizin talihsizliği girdi aramıza ki, Ayrı yönlere dağılıp, kurbanı olduk biz sevgimizin...
Son görüşüm olmuştu Maria ile seni Mersin O sarhoş treninin penceresinden size bakarken Meğer sevgili Maria hiç haber etmeden, İçim kendisiyle dolu yüreğimi de alıp götürmüş giderken…
Neyse ki, gönlüm gözlerini açar açmaz düşlerimin önünde buldum onu Daha önce söz verdiği , veda anını kaçırmış oldum Mersin ve Maria; Siz emellerimin baş köşesindesiniz hala Bir gün ülkeme dönerse yine sevgili Maria, Gözlerim açık gitmeyecektir ikiniz için de Mersin, Daha sonra hayatımı bana kim zindan ederse etsin !..
Keşke eski ömrünün duldasına tekrar dönebilsem İkinizi de görürdüm nerede yaşayıp, nerede ölsem, Sizler geçerdiniz tüm yaşadığım anıların içinden Bir film şeridi gibi süzülürdünüz içime ruhumun dehlizlerinden Ak Deniz Güneşi içerdik zamanlar dolusu Maria’yla eskiden Birlikte palmiye gölgelerin de gezinirken…
Maria deyince eski çaresizliklerim aklıma geliverdi Maria tamamlıyordu çünkü yüreğimin en geniş yerini Çok amansız yıllar göğüsledim, O’nu en uzaklara doğru kaybettim kaybedeli Canlanıyor artık yavaş yavaş o şimdi Çünkü düşlerinin varlığı hep baş ucumdaymış gibi…
Altın Ak Deniz, üstün gök deniz senin ey Mersin ! Etrafın yine eskisinden fazla Çılgınca sevdiğim palmiyelerin kuşatmasında Hele olduğu zamanlar Maria da senin yanın da Ancak bütünleşe biliyordum ben bu yalan dünyayla !…
Ben sarı sıcaklı Güney’in o düşsel yakasın da Yürek beşiğimin bulunduğu toz pembe odam da Sallanıp duruyorum kendisi olmasa da Maria’nın düşleriyle bir o yana, bir bu yana Ahhh !...Ak Deniz gözlü sevgili Maria ! Nereden geldin sen şimdi aklıma ? Nice yoksun yıllarımdan sonra…
Maria ve de Ak Deniz O zamanlar yeni yeni biziz Mersin’di hayatta ki tek şahidimiz Sycamore’nin güvertesiydi ilk tanışma yerimiz Bir gün, bir de anladık ki, Maria ile bendeniz, Bütün güzelliklerin kölesiyiz…
Maria’nın maviydi gözleri Ak deniz’in güneş çocuğu Mersin’in de gök’leri mavi Maviye boyamaya çalışırlardı geleceğimi Maria ile Ak Deniz Maria’nın gözlerine dönerdi hep düşlerimin rengi Islak, derin, nemli, mavi ve meltemli Bazen onun mavi gözlerin içine sığdırıp kendimi Öyle gezerdim Maria’yla ben o koskoca Mersin’i…
Bir ben gözleri ela’ydım araların da sadece Onlardan fazla maviye çalardım aksine ben de Onlara bakarken arzu dolu ela gözlerimle, Mavileşirdim “Üzüm üzüme bakar gibi” ister istemez ben de…
Elalarım Maria’nın bakışlarını süzerdi hayran hayran ! Sycamore’nin gövdesi mavi, Marianın gözleri mavi Ak Deniz göklerinin rengi ise zaten mavi Bunca mavi arasında ben neden ela kalayım ki; Bir “Cinayet mavisi” olurdu ela’larım onlara baka baka ! Eskiden doğada ki tüm mavilere rahatça hükmedebilen, Bir tek mavi vardı o zamanlar orada , Maria’nın gözlerinin ” Ölüm mavisi’ydi” o da !...
Kırbaç şiddetinde göz mavisi olan Maria, Sık sık bakışlarıyla yüreğimi döverdi ! Her bakışımda gözlerimin ela kimliği yok olurdu ! Ana rengim dahi gözlerimden kaybolurdu O’nun kıvılcımlarıyla yüreğim mavi mavi çakıp dururdu !...
Ahh !..Maria !... Ahh !...Sycamore, ahh !... Yıllar önce yolcu etmiştim onu içimden Mersin ahh ! Keşke hiç gelmeseydiniz böyle bir gün de siz aklıma !.. Sycamore’nin güvertesinden bana bir elveda demeden Maria, Büsbütün gittiğini sanmıştım benden kendisinin oysa, Şimdi bakarken hala onun o mavi yollarına Maria’nın gözlerini görüyorum sarhoş bulutların arkasında…
Kim demiş erkekler ağlamaz diye asla ! Kim demiş, ahh !... Hem de olmayan sabahlarca, Ağlamışım akreplerce, yelkovanlarca O’nun veda kaçamağının peşinden hıçkıra hıçkıra ! Hem de gözlerimi bir kan çanağına bandıra bandıra !...
Ağlamayı Maria öğretmişti veda arefesin de ilk defa Gurur duyuyorum şimdi ben o gözyaşlarımla, Sadece aşkı değildi ki, her özelliğinin yanın da, Aşkın gücünü de öğretmişti, Maria için ağlamak bana… Ey melek yüzlü Maria ! Ne olur dönersen bana bir daha , O MAVİ GÖZLERİNİ SAKIN BEN DE UNUTMA !!!...
NOT: MARİA.. ( I ) Şiirimi aşağıdaki sayfada sesli olarak görebilirsiniz. http://www.edebiyatdefteri.com/siir/201612/bir--zamanlar--maria
İ.Hakkı Gürcanok MERSİN / Liman
Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.