Web Zaman Damgası

Yunus'un İzlerinde...

Rabb'imin varlığına mucizeler ararken
Göklerden raksederek süzülen kar'ı gördüm.
Bir delîlin peşinde, gözüm ufku tararken
Karanlıkları boğan güneşte har'ı gördüm.

Seyrü sefer ederken beynin dehlizlerinde
Helâk oldu her fikir, Rabb'imin (g)izlerinde.
"Allahûekber" vardı, zerrenin cüzlerinde
Nankör insana inat, bal yapan arı gördüm.

Nefesler buz kesince, artar kulun niyâzı
"Acizsin" der insana, zemherinin ayazı
"OL" emrini alınca, geldi mevsimin yazı
Kışın karını yakan, harlı baharı gördüm.

Arif olan anlıyor tabiat lehçesini
Akıl, idrak ediyor, Yüceler Yücesini
Hayran hayran seyrettim, kâinât bahçesini
Papatyada beyazı, güllerde sarı gördüm.

Nimetler öyle çok ki, dil âciz söylemekten
Süzdüm tüm fikirleri, şirk geçmedi elekten
Tattım üzüm, kirazdan; karpuz ile çilekten
Kabuk içinde narı, arada zarı gördüm.

Hakikatin nûrunu aşikâre yaydılar
Şirke pâye verenler ikrârından caydılar
"İnsana mahsus" deyip, nice haslet saydılar
İçlerinde en güzel, edebi, ar'ı gördüm.

Bin bilinmez içinden, bir tek doğruyu seçtim
Anladım ki, imansız; bir zavallı, bir "hiç"tim
Nasihat almak için, engeller aştım, geçtim
Kapısız bir sarayda, sessiz mezarı gördüm.

Ruh, kafese dar geldi; uygun teni aradım
Yunus'a kulak verdim, bende "ben"i aradım
Candan öte can varmış, ben canan'ı aradım
Vardığım secdelerde, yoklukta "var"ı gördüm.

Dünyaya üryan gelen, yine üryan gidiyor
Kibir saraylarından nice pişman gidiyor
Çölde yâri arayan, yâre düşman gidiyor
Sin'den öteye baktım, hakiki yârı gördüm.
Meğer gurbetteymişiz; asıl diyârı gördüm...

Mecit Aktürk
06.02.2013 Berlin