Web Zaman Damgası

Meryem

بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحٖيمِ...

وَاذْكُرْ فِي الْكِتَابِ مَرْيَمَۢ اِذِ انْتَبَذَتْ مِنْ اَهْلِهَا مَكَانًا شَرْقِيًّاۙ...
Kitap’ta Meryem’i de (ibretle anıp) zikret. Hani o, ailesinden kopup ayrılarak (uzaklara gitmiş ve Kudüs’ün), Doğu tarafında bir yere çekilmişti.(Meryem 16)...



Meryem..!
Sil gözyaşlarından kederi
Gün sızılarını doğurmak ile meşgul
Ahraz ve lâl kederine toplanıyor bulutlar
Az ötede vurulmuş yatıyor filistin ümmetin sinesinde
Hiç olmadığı kadar mahzun sokaklar
Çocuk kahkahalarından noksan
Dumanlar yükseliyor annelerin yüreğinden...


Meryem..!
Hatırla hani sancıların çatlatırken karanlığı
Sükut orucu ile emrolunmuştun
Duymamazlıktan gelirken cümle ademi
Ruhullah yetişmişti imdadına
Serin sular serpimşti yüreğinin yangınlarına
Hani yedi kelime yetmişti cahilliği ve zalimliği bitirmeye...
(Kâle innî ‘abdu(A)llâhi âtâniye-lkitâbe vece’alenî nebiyyâ(n)) (Meryem 30).



Meryem...
Sahi nasıl eğdin başlarını bir başına
Nasıl süpürdün zalimliği Kudüs'ün sokaklarından
Oysa sen bir başınaydın
İffetin mi yetmişti
Sinende çelik levhalar mı vardı
Şimdi biz milyar kişi
Yoksunuz cesaretinden
Edebinden mahrum
Kalkmıyor bakışlarımız yerden
Sahip çıkamıyoruz ilk kıblemize...



Meryem..!
Şahitsin güçsüzlüğümüze
Direnirken Gazze'nin karıncaları zulüme
Ellerimiz kesilmiş bir asıl evvelden
Dualardan gayrı taşımız yok
Kör bıraktılar bizi görür gözler ile
Ruhumuz erirken Gazze şehrine
Zalime miras diye köle bırakılmış bedenlerimiz
Oysaki henüz delinmemiş kulaklarımız
Üryan değil de ayaklarımız
Düşlerimiz hali hazır özgür ve durmadan kanat çırpar ebabil kuşlarımız...


Meryem..!
Bilirsin ne ağızları ile ne de silahları ile söndüremeyecekler Allah'ın nurunu
Bir sabah kuzeyden başlayacak Tekbir sesleri
O gün dirilecek ölü kalpler
Ayağı kesilen küheylanlar kanatlacak
Susacak cümle kainat
Dile gelecek taşlar
Sökülecek köklerinden gargat ağaçları
Gök girecek kızıl çıkacak kılıçlarımız...




20241222
1121
Şehirler arası ruhum ile bedenim Filistin muharebeleri...