"KADER AĞIM SOF DAĞIM" isimli şiir 30.4.2020 10:03:50 Edebiyatdefteri.com Web Zamanında Edebiyatdefteri.com Sunucularına Yüklenmiş/Güncellenmiştir.
Edebiyatdefteri.com sunucularına yüklenen veya güncellenen şiirler web zaman damgası ile işaretlenir. Web zaman damgası ile işaretlenen şiirleri sertifika zamanında yer alan bilgilere göre doğruluğunu taahhüt eder.
Detaylı Bilgi İçin Tıklayın.
Ey alnı açık, başı kaya gibi dik, kaya başlı Sof Dağı'ım. Ey duruşunu bozmayan, çektiği çileye kızmayan, Benim yoldaşım benim dert ortağım. Senin yamaçlarında , Senin doruklarında geçti gençlik çağım... Kimi zaman yüreğinde sakladın, Kimi zaman göğsünde yer verdin, Bunun için seninle güçlüdür bağım.
Ey göğsü kabarık, Bakışı sert Sof Dağı'm... Gelip eteklerine kadar sokulmuş, Antep'i izlersin. Batıdan Doğuya tey Fırat'ı gözlersin. Kucağına gelip sığınan, Nice küçük hesaplıları beslersin. Çok düşüncelisin! Söyle neden çıkmıyor sesin?..
Bak yine yücelere kurulmuş otağın. Seni güçlü kılan sağın. Sağ omuzun sağ kolun. Güneye doğru uzanır yolun. Buralar sarp kayalar, Oralara varan insanı boşa oyalar. İşte bu sayede balta kesmez ağaçlarını, Makas kesmez saçlarını... Buralar hem çetin hem uzak, Bilirim bazı yerleri de kurak. İşte çapulcu insanlar, Bundan dolayı buradan ırak... İnsan eli değmediği için rahat ol, Sen tasalanmayı bırak...
Ey ak başlı, yeşil etekli Sof Dağı'm... Her yerin bahçem, her yerin bağım. Duydum ki, Kara ruhlu akbabalar dadanmış. Hepsi para için aldanmış. Kepçesini, iş makinesini alan gelmiş, Devletin ihalesini çalan gelmiş. Kuzeyden yanaşmışlar, Hep saldırmışlar talan gelmiş. Yeşilce'den başlamışlar, Yemyeşil eteklerin ak olmuş. Kızıl ak elmalar yerlere dolmuş. Dalında kalan tozdan solmuş. Patır patır dökülürken armutlar, Doğadan tükenmiş umutlar... Köklerinden sökmüşler ak çiçekli payamları, Tanrı tamuya yollasın kıyanları... Bir bir yan yatmış erikler, Keklikler uçmuş yuvada kalmış ferikler. Hiç düşünmeden olacakları, Demişler adına kum ocakları.... Bunların yapanların, Tutmasın kolları, tutmasın bacakları...
Ey fistanı mor güllü, ak çiçekli Sof Dağı'm. Hayal oldu çocukluğumda topladığım çiğdem bağım. Tekerlekler altında ezildi lale, sümbüller. Gülden uçtu uzaklara gitti bülbüller... Başlarını yesin paraları, pulları, Yaratan taş etsin böyle kulları.
İlkin köylüler , buralar gelişiyor sandılar. Sonra tozdan talazdan usandılar. Mual vermez oldu fıstıklar. Artık huzur vermiyor yastıklar. Her köye bir ocak açmışlar, Köylüler ise evlere kaçmışlar. Yeşil Sof Vadisi ak olmuş ak, Artık bu işe çekmeli bayrak...
NAFİZ TANÇAĞLAR 27 Nisan 2020 Pt.00.27 Y.Ova / K.Çekmece / İstanbul
Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.