"Muhacir" isimli şiir 30.8.2019 15:24:15 Edebiyatdefteri.com Web Zamanında Edebiyatdefteri.com Sunucularına Yüklenmiş/Güncellenmiştir.
Edebiyatdefteri.com sunucularına yüklenen veya güncellenen şiirler web zaman damgası ile işaretlenir. Web zaman damgası ile işaretlenen şiirleri sertifika zamanında yer alan bilgilere göre doğruluğunu taahhüt eder.
Detaylı Bilgi İçin Tıklayın.
karaşın bir göçebeyim gülümseyişler bırakıp ardımda acının anayurdundan geldim heybemde saf kan şiir kırıntıları şiirler ki... hepsi şark çıbanı hepsi ağır mı ağır bağıra bağıra okuyorum kulağınız'mı yüreğiniz'mi sağır
oysa... aynaların sırrını getirmiştim size İda dağından ateş çalan Premetheus gibi ateş getirmiştim ocağınıza kırıp iblisin tahtını döküp alnımın terini somun getirmiştim aslanın ağzından yakıp yezidin otağını selam getirmiştim Kerbeladan
karaşın bir göçebeyim sevda denen tarikatın en kıdemli müridiyim ki kalbim kaç kez hatmetmiştir o ölümcül acıyı kalbim ki... en yakın tanığı aşkın zulasında saklar aşkı çaputlara sarılmış baba yadigarı silah gibi yarsalar'da göğsümü kimse bulamaz yerini
-bak yüzümde derin ayrılıkların derin izi
karaşın bir göçebeyim bir yaşamak öfkesi gözlerimde bıkmışım kan davasından, başlık parasından, berdelden kavmimin eli kalem tutan yeni yetmesi cehaletin kızılca kıyamet'iyim o kuş uçmaz kervan geçmez köylerin dile sakız olmuş söylence'siyim
bir mavzer ıslığı ile bozdum façasını haramilerin diz çöktürdüm ağa’ya paşa’ya zulme baş kaldırmış eşkiyayım
bu şehir benim için son durak sayın ki... kanadı kırık muhacir bir kuşum uçamam kirli gökyüzünüzde kuru kalabalığınıza karışmam kesmem sakalımı takmam kravatınızı kırılsa da gecenin fay hattı ben beklerim sabahınızı
dudaklarımda bir çoban ıslığı
herkes gitsin ben beklerim yalnızlığın kıyısını
Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.