"KURULU DÜZEN DAĞINIK MASA..." isimli şiir 14.2.2019 18:08:02 Edebiyatdefteri.com Web Zamanında Edebiyatdefteri.com Sunucularına Yüklenmiş/Güncellenmiştir.
Edebiyatdefteri.com sunucularına yüklenen veya güncellenen şiirler web zaman damgası ile işaretlenir. Web zaman damgası ile işaretlenen şiirleri sertifika zamanında yer alan bilgilere göre doğruluğunu taahhüt eder.
Detaylı Bilgi İçin Tıklayın.
Sus kaydı her döküm: Fazlasıyla ıssız edimler. Bir de Kehanetini ihbar edenlerin sükuneti: Ne düş’ü yaşatan tanrısal güçler Bir içimlik her mermi yüreğimi tetikler: Yoz sanrılarda kuytu ihbarlar; Yalandan bozguna uğramış kanamalı şehir: Ne sakinim ne de şehrin sakini: Sanmaların gıyabında ters yüz olmuş esareti Kimlere emanet etmeli?
Şimdi’nin karı kalmaz yarına: Bir vukuat daha deklare ediyor sessizliği Tanrı’ya. Sancılı olsa olsa geçkin şiirler: Şiirlerin nazarında deli şairler: Geçtim her şeyden, sevgili: Kimi kime şikayet etmeli?
Yarılandı mevsim Kamburum hepten çöktü: Akıl fukarası bir yolcu olsam kime ne? Kime ne donansam top tüfek: Cebimde kaygılar sırtımda yarınlar; Aşkın minvalinde bir sabır taşıyım Palazlanmış her acı beyitlerden taşan Gevrek ses tonunda ötenin Kınında saklı ateş ve aşk: Zanlı tarife deli fişek bünyemde Açmadan kapanan o geçit.
Her zorbayı yola sokmak zor, azizim; Sevgiden nasiplenmeyenleri gel de sor Zulmün sahibine. Nakarat aynı sunum aynı; Yer aynı ve gök ve insan ve yalın bir hüküm: Kim mi sordu, neden doğdun? Kime sordum ki; sana ne?
Ayrık bir düş’ün saçılımı; Aşkın görgüsüz hüznü;
Bir bendin tasviri; Ulema yürekte vaveyla saklı: Aşkın hünkarı hangi beyitse saçılan: Açmaza giren söz birliği eden her fasıla.
Kiremitlerinde göğün hep eksik hep çatlak; Atıl ruhlarda sevgi kesik; şebeke dolu: Nal toplayan beti benzi atmış varlıktan Yarına çıkar mı makamında Çıkmazların sırıttığı kabusların da çatlağında Ne çok garez ve yarım ağız sevmeler: Kurulu düzen bazen dağınık masa; Aşka biat yarılanmış miat Kozasında el kadar coşku fırsat vermezler ki Salınıp ermesine huzura.
Aşkın batılı bazen çözümsüz; Yüreğin utku mu? Gel de bana sor. Sudan çıkmış heceler kadar sulu sepken Dağılmışlığın mezar taşı Nasıl da kesif aşkın böğründe o kayıtsız sitem: Mağduriyetin bile açmaza girdiği masumiyetin Göbek taşındaki sefaletine.
Öğün arası acılar: Bal damlar yalancının ağzından Basireti bağlanır kimine göre doğruların Sonlanır da sonlanır yarının kehaneti.
Kah esareti kah kayıp ahvali şiirlerin Rencide eder harfler her satır başı Kanıksansa ne olacak ki? Zabıt düşkünü kimi şair; Süklüm püklüm sessizlikte volta atar her hece: Derli toplu olmalı oysa yazmazdan evvel Huzuru da mimliyorsa zalim; Kim ödeyecek kefareti?
Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.