"RÜZGÂR PEŞİNDE" isimli şiir 10.3.2018 14:48:13 Edebiyatdefteri.com Web Zamanında Edebiyatdefteri.com Sunucularına Yüklenmiş/Güncellenmiştir.
Edebiyatdefteri.com sunucularına yüklenen veya güncellenen şiirler web zaman damgası ile işaretlenir. Web zaman damgası ile işaretlenen şiirleri sertifika zamanında yer alan bilgilere göre doğruluğunu taahhüt eder.
Detaylı Bilgi İçin Tıklayın.
Öyle büyük gezi tekneleri upuzun guletler yoktu dalgalara bata bata çıka çıka giden patapatapatapata pancar motorlu tekneler vardı diğerlerine kıyasla Ömer Kaptan ile Şekerci bir de Çalpan, en kıyak afili teknelerdi o zamanlar...
Haftada üç kez Antalya'dan Batıkkent Kekova, yerli yabancı karışık turistler ile turlayıp gelirdim...
Finike'den sonra Gökliman, solumda Akdeniz; nakış nakış mavi koylar, sağımda katman katman kırılmış kayalar önümde dön dön bitmez yılankavi daracık asfalt bir yol var başı dönerdi yolcuların soluğu Çayağzı'nda alırdık...
Nereden estiyse bu akşam mavi meltem esti yüzüne okşadı saçlarını efil efil Batık Kent Kekova Kaleköy Simena'dan akşam dönüşü sen ve ben bir de annen üçümüz güvertedeydik...
Ne neşeli bir yolculuktu sana baktıkça, sen konuştukça coştum çok hoşlanmıştım senden, belki daha ötesinde sevmiştim de, sana bakmak mutluluktu...
Parlak, yıldızlı gece gibi düz siyah saçların fincan gözlerin, kalem kaşların, kirpiklerin güleryüzün, tatlı dilin güne/bakan gül yanağın ile bal peteği; ayçiçeği gibiydin...
Daha sen bekârdın ay yüzün ilkbaharda gül kokar saçlarına gece gibi tokalar takardın fincan gözlerin ile kime baksan yakardın...
Maziye bakınca arasıra canlanır o güzel düşler; anımsar mısın bilmem hâlâ s/aklımda dediklerim, aldırma boşver delinin tekiyim ben estikçe yel, yosun kokulu Çayağzı'nda mavi meltem Akdeniz'den, rüzgârın peşine takılıp düşleriyle uçan akrep, yelkovan peşinde saniye saniye akıp giden, mavilere iz bırakıp köpüklü mavi beyaz derin ve serin sularda yakamozları yakıp giden ay yüzüne, ışıl ışıl fincan gözlerine güverteden kelâm o günlere selâm olsun olur ise sencileyin kaşı kara, gözü elâm düşü tatlı karasevdam aşk başıma belâm olsun...
Döne döne bitmeyen yol yana yana biter yeter ki gül, gülümse bir tebesssüm mutlu ol!
Belki yine görüşürüz diyemem ki sevgilim; sevgilim değildin, başım boş olsa idi bekâr olsam isterdim annenden belki evlenebilirdik sen benim olurdun ben senin sevebileceğimiz bakışımızdan belliydi...
Esip geçen bir yeldin anıları bölüşürüz sessizliğin içinde yel estikçe dilim dilim, bir gün kadar kısa ömür kadar uzun sonu yokmuş gibi gelir her anı heyecan dolu sevda ile yolculuğumuzun...
Şaban AKTAŞ 09.03.2018
Fotoğraf: Şaban AKTAŞ
Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.