Web Zaman Damgası

Ihlamur içerken...

Aşk harıkulade güzeldir ellerinde
Balıklarla yıldızlarla ruhunu dolaşmak gibidir


Toprağı kıran güneşin aydınlık kavgası
Tohumundaki sırdan nasıl büyüyorsa susmalar
Aşkın da göğsünde yatan terli tarlasını
Õyle sıcak...


Ben ki
Avuç içlerimi karanlıktan çıkarıp
Seni temenni ettim gökyüzüne akarak
Ben ki,
Umudun sivri sakalına doğan yaşımdan
Ne ölümler düşürdüm
Bütün taşlar
Bütün türküler gibi
Kederli ağladı sevgili
Aç çocukluğuma darğın bakan yüzler
Meme ucunda kaç fakiri doyurdu bilmem
Kaç ninni dua ile yıkandı
Sen ki
Gecelerimde ayışığı
Serçe gibi telaşlarımın içinde
Yüreğine çarpan hasretim
Ve bir alev gibi yanan ruhum




Dûşmemek için kendimi duvara yasladım
Oysa içim dışım deniz benim
Ki,rüyamda kuyuya doldurdular beni
Ellerini gõrdüm

Artık apaçık gõrebilirsin sende
Yıldızların altında beni

Ben ki
Ayak seslerini müjdeleyen zeytinlerle
Hasbihal ettim gönül bahçende

Ben ki
Avuç içlerimi karanlıktan çıkarıp
Seni sadece seni temenni ettim
Hiç kımıldamadan yerimden
Kırmızı şehir büyûttüm

Bilmezsin ama
Yürüyen bulutlar yağmurlar taşıdı
Ve hepsinin bacakları Istanbul

Ihlamur içerken sen