"evlat hasreti..." isimli şiir 6.2.2018 00:45:18 Edebiyatdefteri.com Web Zamanında Edebiyatdefteri.com Sunucularına Yüklenmiş/Güncellenmiştir.
Edebiyatdefteri.com sunucularına yüklenen veya güncellenen şiirler web zaman damgası ile işaretlenir. Web zaman damgası ile işaretlenen şiirleri sertifika zamanında yer alan bilgilere göre doğruluğunu taahhüt eder.
Detaylı Bilgi İçin Tıklayın.
eski toprak yollarda karanlık sular kızılağaç gölgesinde kuytular canım oğlum güzel yavrum al gel yüreciğini, ayırırmı bizi yıllar
ben bu yürek sevdasını bir sabah annem'de görmüştüm nayladan bozma bir evin sofasında sütü üstünde aş, ateşin sobasında insanlık obasında o fakirliğin ve umudun ortasında ben bu yürek sevdasını bir sabah annem'de görmüştüm
tan vakti ürkek bir karaca korkusunda
sabah karanlığında bir karakuş edasında inerdi tenha patıkaları kestane ağaçları bal kokardı gün hasret öflez ışıkları yol boylarında komşuların taş dolgulu evleri tilkiler üşüşünce sabah ışığıyla mavi gözlerinde kıvılcımlar patlardı için için, canım annem, süzüm süzüm canım oğlum gelsin diye ağlardı ben bu yürek sevdasını o sabah annem'de görmüştüm
okutup da öğretmen olan, oğluna hasret ağında
elleri güneş, yüzü yağmur ben nasıl yadsıyayım göğsünde uyudum, süt içtim memesinden fakirlik uykusunda öğlen vaktinde mor dağların hemencecik eteğinde o yerde toprak kına gibidir, bereketlidir sanırsın balla yoğrulmuştur kokulu kara üzümleri asması ağaçtan uzun çay fidan bahçeleri tohumu kaçak rusyadan, hey gidi zihni derin ekmek yedim, su içtim ben nasıl yadsıyayım..
taze peynir gibi taze, sarı, mor ormangülüm ya nasıl yadsıyayım koca gürgende ayışığını ya bu hasret ateşini ben nasıl söndüreyim? ben bu yürek sevdasını bir sabah annem'de görmüştüm
sırtında dedemin ördüğü sepet cennet dağında
sen ne zaman büyüdün de ne zaman yandı gönlün o sevdalara?
sen daha dünkü bebe, sen daha olcan baba ey oğul, o kara toprakların yabanmersini yiğidim durdur yar/a hersini sen ne zaman büyüdün de düştün yollara yolunu mavi kanatlı ala kargalardan, telefon tellerinden sorar oldun? hala duruyor mu üstünde o mavi kan/atlıları acılı toprakların? o eğrelti otu,o açıkta keçi götü o müslüman ayaklar? beni sordunmu, o kanlı toprakların karanfil sabahlarından? zeytinsiz kahvaltılarda köy ekmeği tadında ben bu yürek sevdasını bir sabah annem'de görmüştüm
ardımızca koca bir ev bekler viran bağında
yüreğim canım oğlum yeni yeni başladı sızlamaya sen büyüdün de demek, düştün de demek o bereketli, kınalı topraklara tüketmişim otuz yıldır hasretim gurbet akşamlarında bi demli çay bekler gibi canım oğlum, güzel yavrum ben bu yürek sevdasını bir sabah annem'de görmüştüm
şimdi ağlamam ondan ben bu hasret ateşinde büyümüştüm...
Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.