"SESSİZLİĞİN SEN YAKASI..." isimli şiir 10.1.2018 15:35:34 Edebiyatdefteri.com Web Zamanında Edebiyatdefteri.com Sunucularına Yüklenmiş/Güncellenmiştir.
Edebiyatdefteri.com sunucularına yüklenen veya güncellenen şiirler web zaman damgası ile işaretlenir. Web zaman damgası ile işaretlenen şiirleri sertifika zamanında yer alan bilgilere göre doğruluğunu taahhüt eder.
Detaylı Bilgi İçin Tıklayın.
Ataması olmayan bir şiirin kıvılcımıyım… Mahrem gecenin gözaltında bulunduğu, Şaibeli sızımdan muzdarip Bir ölüm buyurduğu Tanrı’nın…
Dökerken pare pare Sönmeye yatkın bir mutluluğun da Perde arkası, Nöbetçi sevdalarda Nakarat bildiğim kerametin En sessiz sanığıyım yine giz’i bir meram Gözden uzak titrinde benliğinde, Yürek yürek verdiğim her selam Nimet kadar da kutsal İçimde saklı niyazlarda Sadece seni andığım kadar da olmasa Şu devran, Aşktan ırak yüreklerde Neye delalet bunca nefret, dediğim Gönülsüzlüğün raconuna vakıf ne çok insan.
Kelamda saklıyım her halükarda, Bazense tozlu yollarında İstanbul sokaklarının, Nakşeden gök gürültüsünde Sırılsıklam yağmura uyandığım. Ocak ayında bile muzdarip sıcaktan, Kar atıştıran yüreğin demli yangınlarında Sönmeye yüz tutmuş bir ateşi Körükleyen bakışlarında Sessizliğin yine sen yakasında şiirlerin, Boyuttan boyuta atladığım bentlerinde şehrin: Ezkaza rastlarım diye kalabalık vapurlarında Nemli kış mevsiminin Ayak izini takip edip sakilce Sığındığım bir sahilde.
Edimlerde hep kaygan bir ritim, Anlatıp anlatıp Unutmaya dair kendime yalanlar söylediğim Pervasız kıtalarında Ayaklarına kara sular inen köprüde Atmak belki de kendimi Diğer yakanın metruk bir köşesine Artık nasıl olacaksa, Bunca kalabalıkta sırıtan Arsız yalnızlığımın da beyhude serzenişi: Yine kendimce sevdiğim yetmezmiş gibi Kendimi kendimle cezalandırdığım O müphem devr-i âlemi yüreğin Kim bilir hangi âlemde, Diye sormanı tahayyül ettiğim Bir garip şiiri giyinmişken Aşk niyetine vakur benliğin Savurduğu dize dize Belki de imgelerine sığındığım dizlerinde ömrün Ve sen bildiğim bir resim.
Anlatmaktansa anlam olmaya dair Bir fetva vermekse aşk dilinde, Kim bilir hangi kaldırımda rast gelirim Bir bilinmeze daha: Aramızda yorgun mesafeler Millerce yol kat etmekse Varmak yine saadete Olası değil bil ki bu âlemde Hele ki; dönülmez bir yeminde Döndüğüm hangi vebalse Yine kendim ettim, Kendim sevdim, demenin gücüne Bir tek Tanrı’dır vakıf olan Varsın senin duymadığın bir yalan olayım Yine kendimim sadece Heba ettiğim hayatta Delirmediğime tek inanan.
Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.