"ne tutar" isimli şiir 28.2.2019 23:06:13 Edebiyatdefteri.com Web Zamanında Edebiyatdefteri.com Sunucularına Yüklenmiş/Güncellenmiştir.
Edebiyatdefteri.com sunucularına yüklenen veya güncellenen şiirler web zaman damgası ile işaretlenir. Web zaman damgası ile işaretlenen şiirleri sertifika zamanında yer alan bilgilere göre doğruluğunu taahhüt eder.
Detaylı Bilgi İçin Tıklayın.
Yine yalnız başınaydım sokaklarda. Yalnızlığımdan kaçıyordum, yalnız kalarak. Bu kahpe dünyadan kaçıyordum belki Belki de sımsıcak düşlerimden saklanarak.
Çomak soktular sonunda yalnızlığıma Ve beni sensizken kimsesiz yapan hasretime. Bozdular işte yalnızlığımı, Sırtıma sapladıkları paslı bir bıçakla.
Ölüm,bana sen gibi gözüktü, Onu kucaklayarak karşıladım. Hoş geldin, dedim Hoş geldin ey çaresizliğimin duyulmaz çığlığı. Kimdi soluğumu kesen bıçağın sahibi? Kimdi seni ağlatan bu deyyus? Görmedim, göremedim be anne.
Ardından, Adi bir cadde sarmaladı yüzümü. Ve etrafımı çevirdi, Acı sireni çalan bir polisin bandı. Üzerime örtülen bir gazete: ‘Esrarengiz ölüm!’ manşetli. Sanki benimde sinsice öldürüleceğimi Bile bile üzerime serilmiş gibi.
Neydi örtülen bu gazetenin sebebi? Isıtmak mıydı soğuk şubat ortasında? Utanıyorlar mıydı kıydıkları bu genç ölüden yoksa?
Hayatımda ilk kez, Senden başka birkaç el yıkadı beni. Ve üzerime sardılar, Teninin beyazlığında bir bezi.
Eller üzerinde taşınıyor sonunda oğlun, Neden bu kalabalık kim bu insanlar, Bu kadar insan mı vardı benim hayatımda? Düşünsene be anne, Düğünümü de bu kadar insan mı dolduracaktı?
Sen niye yoksun bu kalabalıkta, Hayatın anlamına gözlerinde rastladığım sevdiğim? Sen nereye gidiyorsun kardeşim? Peki ya sizler yıllarımı harcadığım can dostlarım Bu karanlık kabir kapısına kadar mıydı, Ayrılmaz dediğiniz yollar?
Bari sen gitme be abi, Alıp götürsene Terbiye ettiğin haylaz kardeşini. Sen anne, sen nereye? Önünde uzanıyor ya işte yavrun! Ve gözyaşların sızıyor usulca tabuttan içeri. Ne olur son bir kez daha öp, Bir kez daha oğlum de! Üşüyorum, Korkuyorum, Nefes alamıyorum sensizken. Elini uzat elime. İlk kez üstümü örtmeden çektin kapıyı farkında mısın? Ama başka eller toprak serdi senin yerine.
İlk yağmur düşüyor ardınızdan, Hayatta olduğum gibi altında ıslanamıyorum. Yürek yerin den sökülmüş taş gibi Artık varlığını hissedemiyorum. Karanlığa da alıştı gözlerim, ışığı aramıyorum. Gözlerimin oluklarında toprak, Vücudumun ortasında gezinen bir çıngırak Bende onlara karışıyorum ama İnan ki kabirde bir sensizliğe alışılmıyor anne!
Ve sonunda anlıyorum ki Bana söyleyeceğin son ninni Ağıdına karışmış bir Fatiha’n olacakmış anne.
Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.