Dostlarımızın bize gösterdiği sevgiyi abartmamız, duyduğumuz minnetten değil, takdire ve sevilmeye ne kadar layık olduğumuzu herkese göstermek içindir. LA ROCHEFAUCAULD
Paylaş
"Kerbela" isimli şiir 4.10.2017 04:16:22 Edebiyatdefteri.com Web Zamanında Edebiyatdefteri.com Sunucularına Yüklenmiş/Güncellenmiştir.
Edebiyatdefteri.com sunucularına yüklenen veya güncellenen şiirler web zaman damgası ile işaretlenir. Web zaman damgası ile işaretlenen şiirleri sertifika zamanında yer alan bilgilere göre doğruluğunu taahhüt eder.
Detaylı Bilgi İçin Tıklayın.
Muharrem Ayı hüzün Peygamberine acı oldu matem oldu yürek yangını oldu Zaten Kainatın Sultanı hep acıyla yoğrulmuştu Daha anne karnındayken yetimlik kaderi olmuştu Gül yüzlü Peygamberim anasının kucağına yetim doğmuştu Annesini de babasının kabrinden dönerken Ebva denilen yerde sonsuzluğa uğurlamıştı Yetimliğin öksüzlüğün acısı damarlarında dolaşırdı Ama Yaradan asla Nebisini yalnız bırakmadı 'Seni yetim bulup barindirmadik mı?'ayeti kerimesi ruhlarda yankılandı Rahmanın yardımıyla dimdik ayaktaydı
Ümmetinin âkıbeti yegane derdiydi Beni Hud ve Murselat süresi ihtiyarlattı derdi Mahser gününde ümmetimin hali nice olur deyip endişe ederdi O sav âlemlere rahmet diye gönderilen şefkat Peygamberiydi Peygamberimin bir adı hüzün bir adı çile gözlerinin yaşı ise cehenneme sütre Gülmesi bile sanki inci dişlerinin alemlere görünmesi içindi Öyle sınırlı öyle derüniydi
Fâtıması gözünün nuru, gönül aynası ,cennetler sultanı Alemler hayrandı nurani bir güzelliği vardı Ağlaması gülmesi yürümesi aynı babasıydı En çok da O andırırdı Alemlerin Sultanını Saadethanede büyüyen bir gül goncasıydı Yanınca ciğerparesi babasının canı Ağlama kızım ağlama derdi Allah koruyacaktır babanı Onunsa gözyaşları cehennem ateşini söndürmek için akardı Babasına ise sefkatiyle sanki bir anaydı O zamanın adetlerinde evlilik çağına gelen kızın babası Kızım var diye haber yollardı Ve .. Rasûlü Kibriya Kuran hatmini ilk biterene kızım Fâtıma'yı vericem diye haber saldı Hz.Ömer Hz.Ebubekir Hz.Ali ve herbiri gökteki yıldız misali sahabe arasında bir yarış başladı Çok geçmeden ilmin kapısı Hz Ali ra Şah ı Merdani Haydari Kerrari Aliyyûl Murtaza Ben okudum diyerek kapıyı çaldı Dedi ki;Ya Rasulallah siz üç ihlas bir fatiha okuyan hatim yapmış gibidir buyurmuştunuz Ben de hatmimi yaptım çaldım kapını Böylelikle aldı Kainatin Sultanının güzeller güzeli kızını,Fâtıma anamızı ra Artık cennetâsan yuvanın temelleri atılmıştı Hz Fâtıma velilerin anası Hz Ali velilerin babası Bir gün mübarek hırkalarıyla Fâtıma'sını Ali'sini Hasan'ını Hüseyin'ini sardı sarmaladı Ehli Beyti Efendimizin can damarıydı Büyüdü bu yuvada Hz Hasan ve Hz Hüseyin iki gül goncası Bir ayağında sallardı kuzusunu bir elinde diktiği kumaş parçası Dilinde de zaten hiç eksik olmayan Rahman'ın zikrullahı Cennet reyhanlarım diye severdi torunlarını Alemlerin Sultanı Oyle tatlı öyle nazlılardı Dedelerinin omuzlarında namazlarını kılarlardı Alemler o iki cennet çiçeğine hayrandı Kainat onlara mesthane bakardı Bir damla gözyaşlarına Kainatın Sultanı kıyamazdı Bir bayram bayramlık istedi dedelerinin nazlı ceylanları Hz Fatıma fakir Hz Ali fakir yok alacak imkânları Cebrail iki beyaz elbise getirdi cennet libası Onlar giyince dedelerine dediler keşke dedeciğim renkli olsalardı Cebrail as buyurdu Ya Rasulallah su serp üzerlerine Su serpti Efendimiz üzerlerine biri oldu sarı biri oldu kırmızı Cebrail as ağlamaya başladı acaba neden ağladı Rasulallah'a verilecek elbet bir cevabı vardı Dedi ki Ya Rasulallah HASAN' ın zehirlenerek öldürülecek o yüzden oldu elbisesi sarı HÜSEYİN'in al kanlara boyanacak o yüzden elbisesi oldu kırmızı Nasıl dayanır buna Kainatın Sultanı Ağladı ağladı ciğerleri dağlandı Zaten evlat acısını Ibrahim'inde Kasım'ında Abdullah'ında yaşamıştı Küçük bedenlerini koyarken toprağa İnci gibi gözyaşları yürekleri dağlamıştı Şimdi de cennet reyhanlarının acı haberiyle sarsılmıştı Gelecek o ay muharrem ayıydı Matemdi Efendim'e Muharrem ayı Hüseyin'in kellesi koparılacaktı Al kanlara boyanacaktı Yezid'in hışmına ugrayacaktı Ve geldi de.. Muharrem geldi..Yer gök ağladı Ciğerler yandı Mahşeri vicdanlar şaha kalktı O nasıl bir acıydı Bir damla suya hasret kalarak Cennet Efendisi şehadetin koynuna dolandı O ay bu aydı MUHARREM AYIYDI Yer de acılarin diyarı KERBELA'YDI...
Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.