"GÜZ(N) YÜZÜ..." isimli şiir 25.9.2017 16:48:44 Edebiyatdefteri.com Web Zamanında Edebiyatdefteri.com Sunucularına Yüklenmiş/Güncellenmiştir.
Edebiyatdefteri.com sunucularına yüklenen veya güncellenen şiirler web zaman damgası ile işaretlenir. Web zaman damgası ile işaretlenen şiirleri sertifika zamanında yer alan bilgilere göre doğruluğunu taahhüt eder.
Detaylı Bilgi İçin Tıklayın.
Sözcükler kırağı çalar mı sevgili? Ya da sevgiden mütevellit bir özrüm mü olmalı? Gölgelerden kaçıp da sana sığındığım, Senden kaçıp da ölümün kapısını araladığım?
Oynama ne olur sözcüklerle: Aklım çok karışık. Karman çorman hezeyanlarımla yanındayım Şu meçhul adanın Bir de diyemediklerini giydirdiğim; Giyinik bildiğim çıplak bir şiirim belki de.
Defolu kimliğim ezeldir; Debriyajın bile yerini bilmediğim Serkeş bir faniyim, sözün özü. Az buçuk uyumsuz seyrim; Seyredip de kendime güldüğüm Paçoz bir hikâye kadar da Ölümsüz olmayı dilediğim Kara kuru bir Eylül yaprağıyım; Hala düşüne kurduğum ölümü; Sevip sevip başa sardığım aşkın yaftasını Sonra da kurulduğum başköşede Şimşekler çakan gözlerinde Ölü bir cenin olma kaygılarımı Henüz söndüremediğim melun bir güfteyim bazen.
Sözüm ona kaçın kurası şu dünya. Hani olur ya; Mutluluk çalar kapımı bir sonraki şiirde, Dememi de asla bekleme Hele ki bellediğin ne ise Garipseme de içimin kıvılcımlarını: Bir yanıp bir sönmek marifet olsaydı Çoktan evrene dikmiştim sancağımı Hele ki sevi mertebesinde Kimse elime su dökemezken Ben nasıl yanarım bunca zaman; Suyu köz bellemesem.
Şimdilerin rivayetinde Ölü bir sancıyım Hele ki sanrıların tufan olduğu eksenimde Ölümüne sevdalıyım Bir mevta niyetine göm beni Hadi bir şiirin son dizesine Sonra da evrileyim gölge mahiyetinde Bir kuytuda almışken yerimi: Kurum kurum kurumlanmayı mademki beceremedim, Ölüm çıksın ki; Ben de ölümlü bir şiir kadar garibim.
Kelimelerin tozunu alıp her sabah İmleçleri de meziyet bilip günün beş vakti Bir de görücüye çıktığım Her kuşluk vakti Kursağımdaki heyecanı nasıl söndürürüm, Gel de sor bana.
Kardıkça ömrü neler çıktı bahtıma; Döndükçe geri, kurmalı bebek gibi Önümü görmeyi unuttum Hele ki istişare ettiğim günün gecesinde Bir de yatsıyı kılıp annem Yüzüme gözüme üflediğinde, Dolar dolar da taşarım Elim böğrümde, Aşkın hicabı ile yetinmeyi bilip Sevmekten gayrisi gelmezken elimden Şimdilerin dün yoksunuyum; Dünüm zaten kayıp bir günce Ben kazdıkça toprağı Şiirlerin kalıntısında Bir hutbe değerinde okumanın da sürdüğüm o sefası Kayıpların indindeyim.
Bulmayı beceremediğim ne ise Ahvalimden sorma beni asla Hakka sor beni neyden ibaretim Hak yolunda bir menzilim; Kaynadıkça için için, Aşka sevdalı rütbemde bir yoksul ukdeyim Dünün rahlesinde yarına âşık bir kıblede Yaşamayı meşk edindiğim Kutsalın haznesinde bir çentik kadar Olsa keşke değerim.
Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.