Web Zaman Damgası

GELİNCE ÖLÜM ZAMANI ..

[ italik ]
Yaklaşınca artık ölüm zamanı,
Cayır cayır yanar sanki her yanı,
Görmez olur etrafını gözleri,
Duyulsa da anlaşılmaz sözleri.



Vucudunda fırtınalar savrulur,
Dudakların susuzluktan kavrulur,
Bir yudum su isteyemez olursun,
Bunalırsın çabuk çabuk solursun.



Ah çekersin kanatırsın bağrını,
Tanımazsın başındaki karını,
Bazı kere boğazından kan yürür,
Ağzın kokar dudakların köpürür.



Yaran artar kurtlar düşer yaraya,
Tanımaz bakar gelen doktorlara,
Yatırırlar naylon havalı yatağa,
Döndürüp durur bir sağa bir sola.




Bir an evvel ölmeye can atarsın,
Fakat gene saatlerce yatarsın,
Gelir başı ak sarıklı bir Hoca,
Dua eder durmadan baş ucunda.



Azrail görünür bir anda sana,
Ruhu çeker de kimse duymaz asla,
Bağlarlar çeneyle ayağı bir iple,
İndiriler yavaşca serin bir yere.



Konu komşu baş ucuna toplaşır,
Cümlesi de gözlerinde yaş taşır,
Kimi der ki çok iyi bir insandı,
Kimi der ki dağ gibi bir adamdı.



Artık sana kimse gütmez düşmanlık,
Çünki senden alınmıştır insanlık,
Düşmanların bile senle barışır,
Cenazende bulunmaya yarışır.



Aşağıda iki ocak kurulur,
Üstlerine birer kazan vurulur,
Su getirir çeşmeden bir kaç kişi,
Meşe ateşiyle parlatırlar ateşi.



Kapatırlar peştemalle önünü,
Kimse kazmaz artık senin kuyunu,
Vucudunu yıkamaya başlarlar,
Her yanını haşlamaya başlarlar.



Bir güzelce sabunlayıp yıkarlar,
En sonunda havluyla kurularlar.
Bu bitince getirirler bir kefen,
Hiç itiraz edemezsin buna sen.



Bu kefenle her yanını kaparlar,
Bunu sana en son gömlek yaparlar.
Vucudunu bir tabuta tıkarlar,
Tabutunu omuzlayıp çıkarlar.



Getirirler bir musalla taşına,
Çocukların gark olur göz yaşına.
Dizilerek herkes geçer karşına,
Tekbir alıp başlarlar namazına.



İndiriler kabre o daracık yere,
Çıkmak istesen çıkamazsın nafile,
Gelir münker nekir gökten heybetle,
Sıkmaya başlar yapar işkence.


Nimetlerle besler idim kanımı,
Şerbetlerle boyar idim kanımı,
Şimdi ise yatıyorum toprakta,
Durmak artık kabil değil ayakta.


En nihayet çürüyecek bedenim,
Böceklere yem olacak bedenim.
Ruhum ölmez mezarda ben esirim,
Rabbim sorar ise ona ne derim.



Geçer günler hemen başlar hesabın,
Kabre ateş dolar yoksa namazın,
Hergün böyle geçer başlar feryadın,
Kimse duymaz seni artar azabın.


Ya cennet ya cehennem olur kabri,
Ya nur dolar ya ateştir içeri,
Kurtla böcek kemirirler her yeri,
Yılan çıyan akrep sokar bedeni.


Allah Resul melek orda dostların,
Amellerin olur salih yoldaşın,
Nurlar dolar kabre cennet yaşarsın,
Kopsa kıyamet diye bekler coşarsın.


27.05.2017//KIRIKKALE
HİDAYET DOĞAN


..................................................


DEATH TIME COMES ..


When it approaches, it's time for death
It's as if it burns everywhere,
His eyes will not see around him,
His words are incomprehensible even if they are heard.

Storms blow in your body,
Your lips are scorched with thirst,
You wouldn't be able to ask for a sip of water
You get overwhelmed, you breathe quickly.

Oh you pull your bosom,
You don't know your wife,
Some times blood walks in your throat,
Your mouth smells, your lips foam.

The wound increases, the wolves fall into the wound,
Doesn't recognize the doctors who come,
They lay it on the nylon air mattress,
It turns to the right and left.

You long to die as soon as possible,
But again you lie for hours,
A Hodja with a white turban comes,
He prays always at his head.

Grim reaper appears to you in a moment,
It draws the soul and nobody hears it,
They tie the chin and foot with a rope,
Downloads slowly somewhere cool.

The subject clumps to the neighbor's bedside,
His sentence also carries tears in his eyes,
Some say he was a very good person,
Some say he was a man like a mountain.

Nobody will take you anymore, enmity
Because humanity was taken from you,
Even your enemies will make peace with you
He competes to be at your funeral.

Two stoves are set up below,
A cauldron is hit on them,
A few people bring water from the fountain,
They polish the fire with oak fire.

They cover their way with a loincloth,
Nobody digs your well anymore,
They start washing your body,
They start boiling all over.

They soap and wash well,
Finally, they dry with a towel.
When this is done they bring a shroud,
You can never object to that.

Cover all around with this shroud,
They make this for you the ultimate shirt.
They stuff your body in a coffin,
They shouldered his coffin.

They bring a mourning stone,
Your children will cry.
Everyone passes in front of you,
They take Takbir and start their prayers.

Download the grave in that narrow place,
If you want to get out, you cannot leave, in vain,
Münker comes from heaven with majesty,
He starts to squeeze and torture.

I was feeding my blood with blessings,
I used to paint my blood with sherbets,
Now I'm lying on the ground
Standing is no longer capable, but standing.

Finally my body will decay,
My body will be prey to insects.
My soul does not die, I am captive in the grave,
If my Lord asks what would I say to him?

Passing days start immediately,
If there is no fire in the grave, your prayer
Everyday passes like this, your cry begins,
Nobody hears you, your torment increases.

The grave becomes either heaven or hell,
Either light is filled or fire is inside,
Worms and insects gnaw everywhere,
The snake centipede stings the body.

Allah's Messenger, angel there, your friends,
You will have deeds, your righteous comrade,
You will live in heaven and grave,
You wait for doomsday.

27.05.2017 // KIRIKKALE
HİDAYET DOĞAN