"CEMİL BEY VE KEDİLERİ-6" isimli şiir 23.2.2022 23:04:52 Edebiyatdefteri.com Web Zamanında Edebiyatdefteri.com Sunucularına Yüklenmiş/Güncellenmiştir.
Edebiyatdefteri.com sunucularına yüklenen veya güncellenen şiirler web zaman damgası ile işaretlenir. Web zaman damgası ile işaretlenen şiirleri sertifika zamanında yer alan bilgilere göre doğruluğunu taahhüt eder.
Detaylı Bilgi İçin Tıklayın.
Sabah erken uyandı ama hiç tadı yoktu Kafasını yorganın altına tekrar soktu Yaşlı adam, ölümü düşündü uzun süre: Dedi ki: »Mezarlığa benziyor şu yer küre.« »Yalnızlık, bana ağıt yakan yaşlı kadın.« »Ah gençlik ne zaman hazanlara uğradın.« »İşte tam bu yatakta geberip gideceğim.« »Kiminle helalleşip vedalar edeceğim?« »Sen yalnız öleceksin Cemil bey, inkar etme.« »Yokluğu, hayalinde, var etmekten, ar etme!« »Hadi kalk soba seni bekler yakasın diye.« »Aceba ne versem ki acıkmış dört kediye.« »Dolapta tavuk vardı, kafidir kemikleri.« Bu cümleyi söylerken soğuktu mimikleri: »Bunu bulduklarına şükretsinler bu kışta.« »Büyük lütuf.« dedi pencereye her bakışta Yorganı itip kalktı ama bir sarhoş gibi Kedilerden ses seda yoktu, işin garibi Lavaboya yürüdü çapaklanmış gözlerle Ve aynayla konuştu sitem dolu sözlerle »Her gün şu mutsuz yüze, baka baka usandım.« »Ruhum gibi bedenim hiç yaşlanmaz sandım.« »Ey ayna! Senden bir de içimde var, kırılmaz.« »Bir mezarda çürüsem bile benden ayrılmaz.« Yüzünü kuruladı; sonra sobayı yaktı Odunlar yanarken etrafa şöyle bir baktı Anneleri pencerenin önüne yatmıştı Patisini de koltuğun üstüne atmıştı Yaşlı adamı görür görmez mav dedi kedi Saate baktı: geçiyordu onu, on yedi: »Sizin yüzünüzden geç uyandım, bakma öyle.« »Yavrular nerde, nereye sakladın, hadi söyle!« Adam dırdır ede ede mutfağa gitti Buzdolabını açtı ve eli yağa gitti Ardından da zeytin, peynir çıkardı dolaptan Çarşamba günü pastırma almıştı kasaptan Onu da aldı ve yumurta kırdı üzerine Canı süt içmek istiyordu çayın yerine Dün akşamdan kalanı, cezveye döktü hemen »Midemi bozmuş« dedi »yediğim acı çemen.« Eşi »Süt iyi gelir« derdi »karın ağrısına.« En güzel şifamsın diye hitap ederdi karısına Salona girip her şeyi koyunca tepsiye Hepsi geldi gerek kalmadan pisipisiye Adamın etrafını sardı şirin minnaklar Hatta birbirine dolanıyordu ayaklar Yaşlı, yere çömeldi; tepsi de kucağında Kahvaltıya başladı, sobanın sıcağında Kediler fır dönüyordu bir, bir lokma için Sütü koklayanlara bağırdı:»Zıkkım için!« Zavallı yavrular, koşup saklandı korkuyla Karınlar doyar mı doymaz elbette kokuyla Peynir yerken, adamı seyrettiler uzaktan Neredeyse bitap düştüler miyavlamaktan Bu defa anneleri sessiz sessiz yaklaştı Tepsinin etrafında, birkaç defa dolaştı Adam çok sinirlendi: »Yahu bir rahat verin.« Kedicik, biraz uzaklaştı: »Hah şöyle aferin.« Ama pes etmedi birden tepsiye saldırdı Yaşlı adam da çatalı havaya kaldırdı Fırlatınca isabet etti sol kulağına Ilık ılık kan iniverdi alt dudağına Öyle bir bağırdı ki oda yankıyla doldu Kulağın içi, tamamen kan-ı revan oldu Yavruların gözüne hüzünle korku çöktü Dördü birden adeta ecel terleri döktü Adam ayağa kalktı tepsi ile beraber Çatalı alırken dedi ki: »Hak ettin, geber.« Sonra mutfağa gitti…Bulaşığa koyuldu Çatalda kıllar vardı…Deri fena soyuldu Çeşmenin altına tutar tutmaz gitti hepsi Sadece suya tuttu… Kirli değildi tepsi
Oyun seven yavrular dağılmıştı etrafa Siyah beyazlı çıkmış, kitapla dolu rafa Yaşlı adam, onları toplayayım dedi Korku içinde, seyrediyordu anne kedi Yaşlı nerede anne oradaydı, merakla Bütün nefesini, tüketti miyavlamakla Adam hiç aldırmadı ki ananın haline Bir daha bırakmadı, her geçeni eline Sarı benekli yavru saksıya girmiş ama Çiçeğin başı değiyordu buz gibi cama Adam bunu görünce, sinirleri gerildi Hareket edince vazo pat diye devrildi Atmaca gibi kaptı kediyi ensesinden Canı yandığı belliydi acıklı sesinden Kapıyı açtı... Biraz da bahçede yürüdü Bir yandan da önündeki karları kürüdü Sertçe yere bıraktı bu dilsiz öksüzleri Karın içine gömüldü yuvarlak yüzleri Anne koştu ve birinin ensesinden tuttu Onun derdinden kendi yarasını unuttu Alıp götürdü güç bela duvarın dibine Sonuncu ağzında..baktı.. evin sahibine Acı veda gibiydi ananın son bakışı Anladı ki sokakta geçirecekler kışı
Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.