Web Zaman Damgası

Düş Hastası

Mahşerin ateşli sahneleri bunlar
Bilinmedik dillerin ezgileri
Durduk yere hatırlatan
Senin varlığın ile titreten ateşler..
Kıvranıp düşüyorum saçların gibi
Gecenin bir vakti
Ayaz vaktinde zamanın satırbaşlarında ölüyorum sebepsiz
Başlamadan sana
Bitiriyorum kendimi..


Göçmen kuşlar gidiyor şimdi
Şehrin kayıp kömür kokuları arasında
Susuz şehre yağan beyaz bir rahmet
Ve tüm kokuların özlemi var içimde
Karda kalan ayak izleri gibi
Belirip kaybolan ...


Şimdi insanlardan mı sorarım seni
Sormadığımı kim söyledi.?
gözyaşartan dualar şimdi ezgidir dilime..
Bahara varan ağaçların yeşilidir..
Ve ciğerlerini kanatırcasına çekilen siğara dumanıdır..


Kışı yemiş tuğlaların yorgunluğu var üzerimde..
Kerpiç damların kar yemiş hali..
Hasta nöbetine tutulan yatalak gibi..
Göçmen kuşlar gibi mevsim mevsim göçen..
Hala Kemal sunal ile mutlu olabilmeyi beceren..
Ruhunu rahat bırakmadığım kendime tüm küfrüm..
Parmaklarımı yakan biten siğara izmariti...


Bilirim düşler hayatın tekrarları gibidir..
Söylesene ne zaman gece olacak.?