"Değirmen Sokak Değirmen" isimli şiir 20.7.2019 16:53:39 Edebiyatdefteri.com Web Zamanında Edebiyatdefteri.com Sunucularına Yüklenmiş/Güncellenmiştir.
Edebiyatdefteri.com sunucularına yüklenen veya güncellenen şiirler web zaman damgası ile işaretlenir. Web zaman damgası ile işaretlenen şiirleri sertifika zamanında yer alan bilgilere göre doğruluğunu taahhüt eder.
Detaylı Bilgi İçin Tıklayın.
Gizlemedin mi göklerin yıldızlarını gecelerce ey şehir Neden geldim bu şehre anne Bu şehir değirmen yaşama sevincime Değirmen sokak değirmen Öğütülüyorum
Gizlemedin midenizlerin maviliğini günlerce ey şehir Gelsin artık köyüme kaçma zamanı Değirmen sokak değirmen Öğütülüyorum Öğütülüyor elim dilim alnım
Bu yusuf gönle mısırsın Başkasına ne yaşattığın umrumda değil Beni öğüttün değirmen sokak Bu yayla buğdayını öğüttün Hayallerini öğüttün ...yeşermez artık
Denizin tuzundan kurtaran yunus karnı ol bu yunus gönle Artık Değirmen sokak mü'min ol... Adını koyan doğru koymuş Şimdi ellerini yıka kirini yıka Niyetini yıka Bir tarihi nurlu şehire aitsin unutma bunu Nereden buldum seni Ne şans bendeki be
Sönmedi ateş oldu bu İbrahim gönle Bu yayla buğdayını öğüttü Saçı sakalı ağarmış bu ihtiyar da kim Göz yaşlarını içine akıtan Ne umdu ne buldu Ne işim var ki benim şehirde Geceler boyu hırlısının hırsızının doluştuğu bu sokakta
Sorulmadı annemin ne zaman öldüğü Kızımın ne zaman doğduğu Beş kuruşsuz kaldığımı gizledim hep Korkup alay edilmekten
Değirmen sokaktayım Değirmen bu sokak Adı üstünde değirmen bu sokak Öğütür insanı Ey tarihde şefkatli şehir Değirmen sokaktayım ve öğütülüyorum Yıllar yılı Öğütmek için mi çağırdın beni ey şehir Deniz sahilinde yaralarımı denizin tuzuyla yakan bu sokakta
Her şehir kardeşidir mısırın yusufsa gönlün Köle pazarında satılır İçinin güzelliği yüzünde yıldız bir yusuf Değirmen sokağın sürekli öğüttü beni Gönlümü alnımı ellerimi Yakuba duyulur sınırsız sevgi ... Ne işim vardı ki şehir sende Kaderim oldun Kederle doldum Gözüme gözüme çirkinliklerini sokan bu sokakta
Yakup bilir kıymetini yusufların Mısır ne bilir kıymetini Yusufun Ne işim var mısır sende Ne işim var ki şehir sende Bu yayla buğdayını öğüttün Yeşerseydi uzasaydı göklere özlemi Özlemini öğüttün...
Gece yarısı bir kadının şehvetli kahkahası Kapanır mı görkemli günah yarası... Ne işim var şehir sende Değirmen sokağın öğütür yorgun uykusuz kalbimi Kadınların ağlatır
Bu sokakta işim ne Üç yavrulu ana köpek açlık korkusu eker gözlerime Kirli bir dertsin kirli rüzğarın ey şehir Denizin rüzğarın senin olsun Denize koşan maviliğini öğüttün Bu yayla buğdayını öğüttün
Sorsaydım buluta neden ağladığını ağlayanın yok derdi Çekilir şey mi bu sokağın derdi İçkiler içilir ilerde durur bir kedi verilirse yerdi Yağmurlar yağsa da insanının kirinin çıkmadığı yerdi... Bu sokakta ne işim var Ne işim var şehir sende
Toprağın değil fikirli Kadınlarının niyeti kirli Tek göklerin mavilikte ve zikirli Bu yayla buğdayını öğüttün Göklerin maviliğine koşusunu öğüttün gözlerimin Ey değirmen sokak
Değirmendir diğer sokakların da belki Ne işim var şehir sende Işıklı çiçekli değil ellerin Sokaklarında tükenir gül gönlün baharı Zeytin gözün feri Bu yayla buğdayını öğüttün Ellerimin duasını öğüttün...
Ne işim var şehir sende Köylü ayaklarla kirlettim mi caddelerini Ey şehir Ne bana bu öfken Ne yaptım ki sana Ömür törpüsü kahrolası sokağındayım Yıllar yılı Bu yayla buğdayını öğüttün Aşkımın kanatlarındaki rengi öğüttün...
Ne işim var şehir sende Miyadım doldu yaş yetmiş olmadan Saçım sakalım çileye açılan pencere Ve vuslat da yaşayamadan o yar ile O yar da bir Zeliha Göçüyorum dünyadan özlemli Ne taşın ne de toprağın altın gözükmüyor gözüme artık Nurlu yoldan da koparacaktın belki de beni Hainliğin sınırsız Ah hırsız Bu yayla buğdayını öğüttün
Ne işim var şehir sende Dertlerime ey şehir köy kadar bile yeşil değil niyetin Ve hırsızın var Uğursuzun vardı eskiden beri Ve canlı bombalarin türedi şimdi de Trafiğin ayrı dert Bu yayla buğdayını öğüttün Gözlerim göklerinin maviliğine dokunamıyor Tarihte mi kaldı bahar hep kıştasın şehir
Ne işim var şehir sende Öksüzüm sende anne olamazsın ki Şefkatli değil bakışların bile Bu yayla buğdayını öğüttün Bana ne eski mü'minliğinden şehir Değirmen sokağındayım yıllar yılı Ve öğütülüyorum
Tarihin bir yıldız...baharın var derler Hayallerimde gül şehirdin güldü adın Öyle hikayelerini dinlemiştim ki bir mü'mindin ey şehir Yoktu saygısız sokakların Ne kadınların hainlik bilirdi. O baharın nerede ağacımı kırıyor rüzğarın Öpmüştüm gördüğüm fotoğraflarda seni Taşın toprağın altın olsa bile ne yazar Keşke kalsaydım köyümde yeşil rengim soldu Bu yayla buğdayını öğüttün şehir
Ne işim var şehir sende Sana bir köle lazımmış Gülü solduran şehir Kader sürüklemiş beni belli Yusufları karnına çekiyor mısırlar Yunusları karnına alıyor balıklar.. Belki de bir yunusum. bir suçlu
Yıllar yılı bir "Değirmen sokaktayım " Öğütülüyorum Yıllar yılı bu sokakta Öğütüyorsun ömrümü de ey şehir Neden geldim sana
Boynu bükük yorgun uykulu fotoğraflarıma şahit güneş Şehre geldim dertlerim arttı anne Ne işim vardı benim şehirde "Şehir zehir" demiştin anne Neden dinlemedim ki seni Suçluyum anne
Bir beddua aldım mı ki anne Ne işim vardı ki benim şehirde Anne "paran pulun yoksa..." Şehir zehir derdin sen Şimdi çok zehirli sokakları var eski mü'min şehirlerin bile Kötü niyetli sokakları var artık Eski mü'min bu şehir bile bir "Değirmen sokakta" öğütüyor işte beni Sanmışım balığın karnındayım bir yunusum ben de Ne şans be bendeki
Ne işim var benim şehirde Ve şunu anladım Kalp ağrılarım varsa Neye yarardı şehir... Gönlüme bir nefes aldırmaz ki şehir Bu mısırda öleceğim bir zindanında Yazı böyle Ne şans be bendeki
Neden geldim ki sana Bu zalim sokaklar senin mi tarihi mü'min şehir
Şehirler köylüye hor bakar Ne işim var şehir sende
Ne işim vardı benim şehirde "Şehir zehir" derdi annem Sokak değirmen Şehir değirmen Ve gamla doldursun mu Ahir zaman insanı Sanmışım balığın karnındayım bir yunusum ben de
Dinlemedim neden annemi Bu ibrahim gönle ateş oldu işte bu şehir Lakin yanıyorum İbrahimin ateşinde şefkat Ne şans bendeki be Ne yusufum ne ibrahim bir suçluyum ben
Şehir zehir demiştin annem doğru çıktı Ne işim vardı benim şehirde Ve ne şans bendeki Ecdadın güllerle süslediği tarih kokulu görgülü bir şehirde Lanetli bir sokak düştü payıma Ne işim var ki şehir sende Yunus muyum neydi suçum.anne seni dinlemedim sadece
Bülbül gül bahçelerinde karga sende öter Ne işim var şehir sende Gemici attı gemisinden denizin tuzuna Sanmıştım balığın karnısın bir yunusum ben de sende ey şehir
Ne şans bende ki Değirmen sokak düştü payıma Lanet olsun bu "Değirmen sokağa" En usta öğütücü şu dünyada Şu "Değirmen Sokak" Öğüttü gönlümü ve ömrümü Yıllar yılı
Bu lanetli sokağın işi ne sende eski mü'min şehir Hani mü'min şehirdin tarih mi oldu inanmışlığın İnanmayayım mı mü'minliğine Ne işim var benim şehir sende
Sormadan edemem Ecdadın güllerle süslediği tarih kokulu görgülü şehir Hani şefkatli şehirdin neden öğütmek için çağırdın beni Sen de bir mısırsın hasret kaldım köyüme Yıllar yılı ve boş yere Boynum bükük yayla buğdayıyım bu sokakta güneş şahidimdir...
Ne işim var benim şehir sende Mü'min bir şehirde lanetli bir sokak bu Ne şans bendeki anne Kimsenin bedduasını da almadım ki Suçluyum hakkettim bu sokağı diyemem
"Şehir de zehir" inandım artık anne Kötü niyetlidir zelihaları Bir beddua almış mıyım ki anne
Denizin tuzuna gemicinin attığı yunus muyum ben... Sanmıştım balığın karnısın bir yunusum ben de Tepeden bakar köylüye insanı Neden geldim ki şehre anne Hüzün peşimde benim ne farkeder ha köy ha şehir Ben bir zehirden diğerine koştum Köyden şehire değil Gavurluğu tattım bu tarihte mü'min şehrin Değirmen sokağı çok zalim Öğütülüyorum bu şehirde Zelihanın iftirasıyla zindanlarda yusufun anne Ve zindanları öldürücü Ne işim var benim şehirlerde yakup
Şu sokağın değirmen ey bal şehir Bala düşmüş sinek Değirmen sokak En çok da gönlümü öğüttü Bu sokağa mü'min demeye bin şahit lazım Zaten koyulmuş adı değirmen Ve daha bir çok sokağına ey şehir bu isim yakışır İnanmayayım mı bal olduğuna senin Bu kirli dertlerin bu dikenlerin işi ne senin gül yüzünde ey masum şehir Korursun beni denizin tuzundan Sanmıştım seni balığın karnısın bir yunusum ben de
Pembe rüya göstermez şehirler köylüye Ne işim var şehir sende
Sanmıştım seni balığın karnısın bir yunusum ben de Bu yusuf gönlün mısırı oldun bil şehir... Öğüten sokakların var Bitler var saçlarının arasında Bunca hastalıklı çiçeklerin sende işi ne gül şehir İnanmayayım mı gül olduğuna
Ne işim var benim şehirlerde Un ufak oldum ey değirmen sokak sende... Her gün of çektim Bir gün de oh çeksem Nerede O günü kolye yapar asarım boynuma
Yeşil başaklı tarla gibisin bana ey köyüm Senin ellerinden niye kaçtım ki köyüm Bir buğday tanesinden farkı ne insanın şehirlerde Tarlasından kaldırıma düşen bir taneyim Farkım yok bu şehirde Değirmende un olan buğdaydan Sanmıştım seni balığın karnısın bir yunusum ben de Ne şans be bendeki
Ne işim var benim bu şehirde Öğütülüyorum bir değirmen sokakta
Ne işim var şehir sende Bir sokaktayım yıllar yılı Bu sokak değirmen İnanmam onun maskesidir mü'minlik Mü'min şehirde Değirmen bu sokak
Yalan üstüne yalan fısıldar kulağıma Ne işim var şehirde benim
Güvenim kalmadı sana Değirmensin ey sokak Değirmensin sen Öğütürsün insanı Sanmıştım seni balığın karnısın bir yunusum ben de
Ne işim vardı ki benim şehirlerde Öğütülüyor mutluluğu insanların şehirlerde Şehirler cimri Hani kuşları Hani uçurtmaları Gönülleri gülleri gül sevgileri öğütülüyor Değirmenlerde insanlar ve gönülleri Sanmıştım seni balığın karnısın bir yunusum ben de Ne şans be Denizin tuzunda yaralarım hala
Ne işim vardı ki benim şehirlerde Ben bir insan yani gönlü olan bir varlık Yirmi yıldır Bu üşütük dünyanın bir masum şehrinin en değirmen sokağındayım dipdiri Öğütülüyorum Çaresizlik bu Ve inandım yazı bu
Ne işim vardı benim şehirde Değirmen sokak öğüttün beni Allah düşmanımı düşürmesin sana Sanmıştım seni balığın karnısın bir yunusum ben de
Ne işim var şehir sende Sokakların bir günden bir güne "ne derdin var diye sormadı
Kim koymuş bu sokağın adını Tam on ikiden vurmuş... Şeytandan ustaca piyon olarak kullanıyor kadını bana bu sokak Ahlakımın da öğütücüsü bu sokak Değirmen bu sokak gönlüme ve sevgilerime...beyazlığıma Yüzüm de çizgi çizgi yaralandı kirli rüzğarıyla Adı üstünde bir değirmen Öğütür insanı Un ufak edersin direnmezsem ey sokak Sanmıştım seni balığın karnısın bir yunusum ben de
Ne işim var benim şehirde "Şehir zehir" dememiş miydin annem "Şehir zehir"anne Annesiz mi kalmış bu şehir anne Allah düşmanımı düşürmesin kötü niyetli şehirlere Şehirdeyim bir değirmen sokakta öğütülüyorum En çok da gönlüm öğütülen Bu yusuf gönle mısır oldu bu şehir Lakin zindanlarında çürüyorum Mısırın zindanında şefkat Ne şans bendeki
Bu sokakta çiçekler kirli Kadınlar arsız Rüzğar hırsız Neden mü'min değilsin dememe takılır ki bu sokak haksız İmdat çığlıkları fışkırıyor ona en yakın denizin maviliğinden Hala mü'min sanmasın kendini bu sokak En çok da gönlüm öğütülen o değirmenlerde
Ne işim vardı benim şehirde Değirmen sokak öğüttün beni Hırsın değirmende yok Değirmen sokak seni sevemedim
Dostlar bana Hangi şehirde diye sormayın bu değirmen sokak Şehirler olmuş değirmen anlayın bunu yeter
Değirmen sokağın dişleri var Fareleri var ömrü yiyen Gönlü alnı yiyen... Ne şans benim ki
İnsanlarında güler yüz yoksa gül gönle neye yarar şehirler Farkı varmı bir mü'min şehrin diğerinden Sormayın hangi şehirdedir Bu kahrolası değirmen sokağı sormayın bile...
Ne işim var benim şehirde "Şehir zehir" dedi dinlemedim annemi Şehirdeyim değirmen sokağın karnındayım O kocaman balığın Yunus değil adı masum değil bu balık tekin değil Bu balıkta şefkat yok Ne şans ama bendeki
Ne işim vardı benim şehirde "Şehir zehir" derdin annem imrenilecek halim yok bu şehirde Bu büyük öğütücüde Arsızlı hırsızlı sokakları var bu şehrin Dualarını esirgeme anne
Ne işim var benim şehirde "Şehir zehir" derdin annem Anlamıyorum Yağmurlar daha da kirletiyor mu bu şehri ne Yıllar yılı Öğütülüyorum Değirmen sokaktayım Dünya zaten değirmen Öğütür insanları Bir dertle öğütür Değirmen sokakta öğütülüyorum
Belki köle etmek için çağırır şehirler köylüyü Ne işim var ki şehirde Öğütücülüğü öğütücülük Körlüğü körlük Ne şans be Sanmıştım seni balığın karnısın bir yunusum ben de
Bir değirmen sokaktayım İmrenilecek halim yok Mavi göğe mavi bakmaz Değirmen sokak İmrenilecek halim yok Şehir zehir derdin annem
"Şehir zehir" dir annem Yıllar yılı bu şehirdeyim Sanki beni hırsla boğmak isteyen nehirdeyim
Ne işim olur benim şehir sende "Şehir zehir" derdi annem Şehir hiç derdimi görmedin Şehir hep kem gözle baktın ben köylüye
Ne işim kaldı benim şehirde "Şehir zehir"...niyeti zehirli sokakları var En çok öğüttüklerinden biri alnım biri de gönlüm bu sokağın Şimdi ellerim değil çiçek İyi bir öğütücü değirmen sokak Başka ne beklenir ki Siyah saçlarım beyazladı Gözümden akan yağmurlarda Saçım sakalım
Her emelini boşa çıkarır şehirler köylünün Ne işim olur benim şehirde "Şehir zehir" derdin annem Gönlümdeki ışığa da düşmanmış bu şehir Gönlüme damlıyor zehir... Gönlüme de sabrıma da düşman bu sokağı Ellerimin çiçeklerine de.. Eylül gibi rüzğarlarıyla gönlümü mağlup etti bir kaltak Bu sokağı bu şehrin dersin şeytanla ortak Ne şans bendeki
Ne işim olur benim şehirde anne "Şehir de zehirdir" derdin anne Neden hiç dinlemedim ki seni Mutluluk görmedim Öğütülüyorum hep Değirmen sokakta Bu kötü niyetli balık yunus değil şefkatsiz o öğütmek için yutmuş beni Ne şans bendeki Sanmıştım balığın karnısın bir yunusum ben de
Değirmendir sokakları şehrin Ey Değirmen sokak Güneşe bile ters döndürdün Suya ekmeğe muhtaç etmemekle öğünmeye hakkın yok senin
Ne işim vardı benim şehirde Öğütmedesin hep gönlümü Değirmen sokak Işığımı etimi kemiğimi direncimi gençliğimi öğüttün Çok hırslısın gönlümü öğütmede değirmen sokak Nedense en çok da gönlümü öğütmede
Üstüne yok haber salmada yare Seccademde bir çare Özüme Gözüme Dizime Kara yazıma Solan yüzüme
Ne işim vardı benim şehirlerde anne Düşmandır ateş kadar gönlüme bu sokak Cilvelendi durdu bir kaltak Bu ibrahim gönül için oldu ateş... Hani ibrahimdin gönlüm ama yandın Tek tapınmaz İbrahim olan doğup batan güneşe Yıkıldım anne Dualarını esirgeme anne
Ne işim vardı benim şehirde Günlerim inci değil Alnım çiçekli değil Şu ahir zaman da kötü niyetli serinleyeceğim serin deniz değil...
Anlayın Değirmen sokak bir cehennem çadırı oldu gönlüme Ve paran yoksa "şehir zehir " Paran olsa da başka başka kahrı var şehrin Öğütüyor değirmen sokak her gün beni Nerede görülmüş değirmenin büyüttüğü Anne olduğu Ne işim vardı benim şehirde Ne işim var benim şehirlerde yakup
Mü’min sanıp sığındığım şehir Ecdadın gül gül süslediği gül şehir Un etti Değirmen sokağında savurdu beni İmrenmesin dostlar şehirli oluşuma Hele şu sokağın gavurluğu yok mu... Can damarıma saplanıyor Ne işim vardı benim şehirde Ne işim var benim şehirlerde yakup
Dualarla silinmiyor İmana gelmiyor Çok kara gavurluğu göz yaşlarıma da kayıtsız.. Bu sokak niyeti en kirli nehir... Ne işim vardı benim şehirde Sokağı değirmen Meydanları tekin değil Tarihte kalmış baharın şehir
Hep kirli akacak Anlayın Bir aman vermez bu öksüz gönlüme Ne şans bendeki Ne işim var benim şehirde Zehri zehir
Ne işim vardı benim şehir sende Zehrin zehir Güneşin bile cimri "Şehir zehir" derdi annem Mü’min yüzünü de göster bana mü'min şehir Bana görülen gavur yüzün oldu Sende zaman hep mi zehir... Bir köylüyü tanıma ustasısın Belli Tilkinin tavuğu tanıdığı kadar zifiri karanlıkta bile Verdiğin acı ve çile
Balık yemedi Yunusu lime lime yaptı beni şu Değirmen sokak Gönül gülüm de tüy tüy soldu Anlayın Kuyularım yusufun kuyularından derin Omuzumda ağırlığı göklerin Ne şans bende ki diyorum anlamadım suçumu Ne işim var benim şehirlerde yakup
Ne işim olur benim şehir sende "Şehir zehir" derdi annem Tarihte mi kaldı baharın şehir
Geldi artık şehirden kaçma zamanı Sokak değirmen Şehir değirmen Ve gamla doldursun mu Ahir zaman insanı
Dinlemedim annemi neden Köyüm yeşil başağımdı... Tarihte kalmış baharın şehir Zehirsin zehir...
Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.