ŞairYazar
- 15 Haziran 2011'den beri üye
İncelemeler
10 yıl
İnceleme
İnsanın yaradılışı bulunduğu çevreye topluma kendine ve ailesine yardımcı olması sosyal faaliyetleri çerçevesinde değer bulur. İnsan sadece üç öğün bilemedin beş öğün yiyip içmek dünya zevklerine dalıp kendi zatını düşünmek kendinden başkasını yok sayıp egoist bir yaşam sürmek için yaratılmamıştır.
Toplumu oluşturan bireylerin birbirlerine karşı sorumlulukları ve bu sorumlulukları düzenleyen ilişkileri vardır. Sulh ve sükûn için de yaşamaları için İnsanı-ı Kamil olmak için davranışlarında ve münasebetlerinde kendi yaradılışında uygun ve yaratanın koyduğu yaşam biçimine karşı uyarak sorumluluğunun bilincinde hareket etmelidir.
Yaşamı boyunca daima araştıran sorgulayan doğruya ulaşmaya çalışan her söyleneni kabullenen olmamalıdır. Bunun içinde daima okuyan okuduğunu akılla birleştiren ve mantık süzgecinden geçiren başkalarının fikirlerinden yararlanmasını bilen zamanı boşa harcamayan kişiliğe sahip olmalıdır.
Bu kitaptaki yazılar da araştırmaların ve sorgulamaların nihayetinde doğruya ulaşılmaya çalışılarak oluşmuştur. Yinede mutlaka bunlar mutlak doğru olan olmayabilir. Okuyanlar ve bir şeyler öğrenmek isteyenlere fikir vermesi bakımından önemlidir denilebilir.
Toplumu oluşturan bireylerin birbirlerine karşı sorumlulukları ve bu sorumlulukları düzenleyen ilişkileri vardır. Sulh ve sükûn için de yaşamaları için İnsanı-ı Kamil olmak için davranışlarında ve münasebetlerinde kendi yaradılışında uygun ve yaratanın koyduğu yaşam biçimine karşı uyarak sorumluluğunun bilincinde hareket etmelidir.
Yaşamı boyunca daima araştıran sorgulayan doğruya ulaşmaya çalışan her söyleneni kabullenen olmamalıdır. Bunun içinde daima okuyan okuduğunu akılla birleştiren ve mantık süzgecinden geçiren başkalarının fikirlerinden yararlanmasını bilen zamanı boşa harcamayan kişiliğe sahip olmalıdır.
Bu kitaptaki yazılar da araştırmaların ve sorgulamaların nihayetinde doğruya ulaşılmaya çalışılarak oluşmuştur. Yinede mutlaka bunlar mutlak doğru olan olmayabilir. Okuyanlar ve bir şeyler öğrenmek isteyenlere fikir vermesi bakımından önemlidir denilebilir.
daha fazla
Sokak Kitapları Yayınları
- Puan vermedi
AH ŞU HURAFELER
Durmuş Karabağlı
- Sokak Kitapları Yayınları
- 1905
10 yıl
İnceleme
Nerde ise genelde her kitabın kapağını açtığımız da ilk karşımıza kitap hakkında önsöz yazısı çıkar. Okunsun okunmasın bu genel bir mecburiyetmiş gibi yer alır. Bir bakıma bu yazılar yerinde bir kuraldır bence. Kitap okurları tarafından okunmadan önce eserin ana fikri teması hakkında kısa ve öz önyargı edinilmiş olunur.Tabi ki okuyucu tarafından okunursa.
Önsözle varılmak istenen ana tema tarafsız yansız ve duygusallıktan uzak olmalıdır ki önem arz etsin. Bu eserde de okuduğumuzda inanınız göreceğimiz düşüncelerimize, fikirlerimize ve hatta görüşlerimize ters çelişen kavramlarla karşılaşacağız.
Siyasete, sosyal yaşama, dini inanış ve iman çeşitliliğine, kültürel ve düşünme serbestliğine ait bizlerin onaylayacağı veya ret etmesek de karşı çıkacağımız temalar bulacağız. Aksi görüş ve tezlerle karşılaşacaksınız. Belki de bilgi dağarcığınıza yeni bir şeyler katacak eski bildiklerinizi dağarcığınızdan çıkarıp atacaksınız.
Yazar çeşitli konulara temas eden başlıklar halinde yazdığı yazıların da; düşündürücü doğruyu arayan radikal denilecek fikirler üretip sunuyor okuyucularına. Fikri sabitlikten uzak, bağnaz saplantıyı dışlayan, çekinmeden kendince yanlış bilinen konuları zaman ve emek harcayarak araştırma ve gözlemlerine dayanarak kaleme almış ve okuyucularına sunuyor.
Yazarın konuları anlatım tarzı ve sade dili yazılarında başarılı. Kaleme alınan makale tarzındaki yazılarında müspet ve doyurucu bilgiler sunuluyor. Okuyucuyu sıkmayan Türkçeyi sade ve öz olarak kullanan insanı düşünmeye ve aklımızı kullanmaya sevk eden bir izlenim seziliyor.
Her yaşta okuryazarın okuyabileceği bir kitap denilebilir. Okununca görülecektir yazar kafasında tasarladığı düşüncelerinin doğru bildiklerini ustaca yazıya döküp okurlarına sunmuş.Gerçekten ciddi ve enteresan konular işlenmiş yazılarında.
İnsanı kamil denilince alçak gönüllü, iyi dostluklar kurabilen, komşuluk anlayışı müspet, yeterince fedakar, elinden geldiğince yardımsever, arkadaş ve dost canlısı, maddiyat ve hırs düşkünü olmayan, büyüğünü ve küçüğünü bilen, temiz sade ve gerçek inanç ve iman sahibi, sözü dinlenen, toplum tarafından sevilen ve sayılan, ailesine bağlı kısaca sevecen birisi anlaşılır.İşte yazarın yazılarında bu sıcak gerçeği görmek mümkün.
Bu kitapta yer alan makaleler site köşe yazıları olarak kaleme alınmış da olsa aydınlatıcı bilgilendirici ve düşündürücü fikirler barındırıyor. Yazar korkmadan çekinmeden cesaretle ve doğru bildiklerini temiz bir dille okuyucularına sunuyor yazılarını.
Okunması gereken makaleler yumağı barındıran herkese tavsiye edilebilecek bir kitap.
Özgür Karabağlı
Önsözle varılmak istenen ana tema tarafsız yansız ve duygusallıktan uzak olmalıdır ki önem arz etsin. Bu eserde de okuduğumuzda inanınız göreceğimiz düşüncelerimize, fikirlerimize ve hatta görüşlerimize ters çelişen kavramlarla karşılaşacağız.
Siyasete, sosyal yaşama, dini inanış ve iman çeşitliliğine, kültürel ve düşünme serbestliğine ait bizlerin onaylayacağı veya ret etmesek de karşı çıkacağımız temalar bulacağız. Aksi görüş ve tezlerle karşılaşacaksınız. Belki de bilgi dağarcığınıza yeni bir şeyler katacak eski bildiklerinizi dağarcığınızdan çıkarıp atacaksınız.
Yazar çeşitli konulara temas eden başlıklar halinde yazdığı yazıların da; düşündürücü doğruyu arayan radikal denilecek fikirler üretip sunuyor okuyucularına. Fikri sabitlikten uzak, bağnaz saplantıyı dışlayan, çekinmeden kendince yanlış bilinen konuları zaman ve emek harcayarak araştırma ve gözlemlerine dayanarak kaleme almış ve okuyucularına sunuyor.
Yazarın konuları anlatım tarzı ve sade dili yazılarında başarılı. Kaleme alınan makale tarzındaki yazılarında müspet ve doyurucu bilgiler sunuluyor. Okuyucuyu sıkmayan Türkçeyi sade ve öz olarak kullanan insanı düşünmeye ve aklımızı kullanmaya sevk eden bir izlenim seziliyor.
Her yaşta okuryazarın okuyabileceği bir kitap denilebilir. Okununca görülecektir yazar kafasında tasarladığı düşüncelerinin doğru bildiklerini ustaca yazıya döküp okurlarına sunmuş.Gerçekten ciddi ve enteresan konular işlenmiş yazılarında.
İnsanı kamil denilince alçak gönüllü, iyi dostluklar kurabilen, komşuluk anlayışı müspet, yeterince fedakar, elinden geldiğince yardımsever, arkadaş ve dost canlısı, maddiyat ve hırs düşkünü olmayan, büyüğünü ve küçüğünü bilen, temiz sade ve gerçek inanç ve iman sahibi, sözü dinlenen, toplum tarafından sevilen ve sayılan, ailesine bağlı kısaca sevecen birisi anlaşılır.İşte yazarın yazılarında bu sıcak gerçeği görmek mümkün.
Bu kitapta yer alan makaleler site köşe yazıları olarak kaleme alınmış da olsa aydınlatıcı bilgilendirici ve düşündürücü fikirler barındırıyor. Yazar korkmadan çekinmeden cesaretle ve doğru bildiklerini temiz bir dille okuyucularına sunuyor yazılarını.
Okunması gereken makaleler yumağı barındıran herkese tavsiye edilebilecek bir kitap.
Özgür Karabağlı
daha fazla
Sokak Kitapları Yayınları
- Puan vermedi
Kalemin Dilinden
Durmuş Karabağlı
- Sokak Kitapları Yayınları
- 1905
10 yıl
İnceleme
ÖZ GEÇMİŞİM ( YAZARA AİT ÖZGEÇMİŞ TANITIMI )
1942 yılının bir bahar sabahı nüfus kaydıma göre mayıs ayının onuncu günü Emirdağ’a bağlı Yeniköy’de orta halli bir çiftçi ailesinin evinde dünyaya gelmişim. Çilekeş vefakar ve çocukları için her türlü cefaya katlanan köylü bir kadın olan ananın oğluyum.
Çocukluğum köyümde tarlalarda harman yerlerinde ata binme sığır gütme hayvanlara bakma uğraşları ile geçti. Her köy çocuklarında olduğu gibi arkadaşlarla çember çevirme peşinde koşma tozlu köy yollarında oynama karpuz kabuklarından arabalar yapmak çayırlarda kuzu otlatmakla geçti.Çift sürdüm tarlada tırmık çektim. Tarladan harman yerine ekin çektim.Düven sürdüm. Harman savurdum.Sırtım da gücüm yettiğince ekin çuvalını ambarlara taşıdım.Ahırlarda sığır ve atlara baktım.Okul çağına girdiğimizde ise köyümüz ilk okulunda okudum. İlk okulda çocukluğumuzun verdiği çok renkli ve neşeli günleri o zamanlar yaşadım. İlk okul öğretmenlerim Arzu Koyuncu (Çiftçi) Hüseyin Gün ve Niyazi Sarıer’i saygı ve hürmetle anıyorum.
İlkokulu bitirince Öğretmenim Niyazi bey’in tavsiyesi ile babam beni Emirdağ ortaokuluna kaydettir di. Ortaokuldan mezun olunca o zaman kazada Lise yoktu. Eskişehir Lisesine (şimdiki adı Atatürk lisesi) ne devam ettim. 1962-l963 eğitim öğretim yılında edebiyat bölümünden mezun oldum.
Üniversiteye devam edemedim. Kendi köyümden teyze kızı şimdiki sevgili eşim Lutfiye Alhan ile evlendim. Bu evliliğimizden üç kız bir oğlan çocuk babasıyım. Allah hepsine sağlık sıhhat versin yedi torunum var. Evlendikten sonra askere gittim yirmi dört ay jandarma olarak Yozgat acemi eğitim alayında eğitici olarak teskeremi aldım.
Askerlik dönüşü Emirdağ belediyesine gelir ve tahakkuk memuru olarak girdim. O gün için beni işe alan Belediye başkanı Mısır Elezher Üniversitesi mezunu H. Ali Kılınçalp’i saygıyla anıyorum.
Belediyede bir yıldan uzun bir süre çalıştım. Oradan Esbank’a geçtim. Bankanın tüm servislerinde ve değişik şubelerinde değişik mevkilerinde çalıştım. Genel müdürlük teftiş heyeti kadrosun da çalışırken terfilerim neticesi müdürlüğe kadar yükselerek bankada yedi yıl müdürlük yaptım.1990 yılı 31 aralığında emekli oldum. Emekli olunca dokuz yıl özel bir sağlık poliklinik de idare amiri olarak çalıştım. Bay pass ameliyatı geçirince bıraktım.Ameliyatımı yapan Ankara Yüksek İhtisas hastanesi Kalp cerrahı Mehmet Ali Özatik beyide saygıyla anıyorum.
Yazmayı ve okumayı seven birisiyim. Eşimle beraber seyahat etmeyi gezmeyi seviyoruz. Anadolu’nun çok yerini ve Avrupa ülkelerinin çoğunu gezip dolaştık. Gezerken bakmayı değil görmeyi yeğlerim. İyi bir gözlemciyim. Eski harabe tarihi mekanlar ve ören yerleri merakım arasındadır. Pul ve nikel para koleksiyonu yapıyorum. Eski ibrik kılç vs. biriktirmek meraklarım arasında. Her ay ortalama iki yeni yayımlanmış kitap okumaya çalışan birisiyim.
İçki kumar sigara gibi kötü alışkanlıklarım yoktur. En nefret ettiklerim ikiyüzlülük, riya, yalakalık, çıkarcılık, gurur ve kibirliliktir .Emekli yaşantımı halen Kütahya’da devam ettirmekteyim.
İnsanları severim yaratandan ötürü.
Durmuş Karabağlı
1942 yılının bir bahar sabahı nüfus kaydıma göre mayıs ayının onuncu günü Emirdağ’a bağlı Yeniköy’de orta halli bir çiftçi ailesinin evinde dünyaya gelmişim. Çilekeş vefakar ve çocukları için her türlü cefaya katlanan köylü bir kadın olan ananın oğluyum.
Çocukluğum köyümde tarlalarda harman yerlerinde ata binme sığır gütme hayvanlara bakma uğraşları ile geçti. Her köy çocuklarında olduğu gibi arkadaşlarla çember çevirme peşinde koşma tozlu köy yollarında oynama karpuz kabuklarından arabalar yapmak çayırlarda kuzu otlatmakla geçti.Çift sürdüm tarlada tırmık çektim. Tarladan harman yerine ekin çektim.Düven sürdüm. Harman savurdum.Sırtım da gücüm yettiğince ekin çuvalını ambarlara taşıdım.Ahırlarda sığır ve atlara baktım.Okul çağına girdiğimizde ise köyümüz ilk okulunda okudum. İlk okulda çocukluğumuzun verdiği çok renkli ve neşeli günleri o zamanlar yaşadım. İlk okul öğretmenlerim Arzu Koyuncu (Çiftçi) Hüseyin Gün ve Niyazi Sarıer’i saygı ve hürmetle anıyorum.
İlkokulu bitirince Öğretmenim Niyazi bey’in tavsiyesi ile babam beni Emirdağ ortaokuluna kaydettir di. Ortaokuldan mezun olunca o zaman kazada Lise yoktu. Eskişehir Lisesine (şimdiki adı Atatürk lisesi) ne devam ettim. 1962-l963 eğitim öğretim yılında edebiyat bölümünden mezun oldum.
Üniversiteye devam edemedim. Kendi köyümden teyze kızı şimdiki sevgili eşim Lutfiye Alhan ile evlendim. Bu evliliğimizden üç kız bir oğlan çocuk babasıyım. Allah hepsine sağlık sıhhat versin yedi torunum var. Evlendikten sonra askere gittim yirmi dört ay jandarma olarak Yozgat acemi eğitim alayında eğitici olarak teskeremi aldım.
Askerlik dönüşü Emirdağ belediyesine gelir ve tahakkuk memuru olarak girdim. O gün için beni işe alan Belediye başkanı Mısır Elezher Üniversitesi mezunu H. Ali Kılınçalp’i saygıyla anıyorum.
Belediyede bir yıldan uzun bir süre çalıştım. Oradan Esbank’a geçtim. Bankanın tüm servislerinde ve değişik şubelerinde değişik mevkilerinde çalıştım. Genel müdürlük teftiş heyeti kadrosun da çalışırken terfilerim neticesi müdürlüğe kadar yükselerek bankada yedi yıl müdürlük yaptım.1990 yılı 31 aralığında emekli oldum. Emekli olunca dokuz yıl özel bir sağlık poliklinik de idare amiri olarak çalıştım. Bay pass ameliyatı geçirince bıraktım.Ameliyatımı yapan Ankara Yüksek İhtisas hastanesi Kalp cerrahı Mehmet Ali Özatik beyide saygıyla anıyorum.
Yazmayı ve okumayı seven birisiyim. Eşimle beraber seyahat etmeyi gezmeyi seviyoruz. Anadolu’nun çok yerini ve Avrupa ülkelerinin çoğunu gezip dolaştık. Gezerken bakmayı değil görmeyi yeğlerim. İyi bir gözlemciyim. Eski harabe tarihi mekanlar ve ören yerleri merakım arasındadır. Pul ve nikel para koleksiyonu yapıyorum. Eski ibrik kılç vs. biriktirmek meraklarım arasında. Her ay ortalama iki yeni yayımlanmış kitap okumaya çalışan birisiyim.
İçki kumar sigara gibi kötü alışkanlıklarım yoktur. En nefret ettiklerim ikiyüzlülük, riya, yalakalık, çıkarcılık, gurur ve kibirliliktir .Emekli yaşantımı halen Kütahya’da devam ettirmekteyim.
İnsanları severim yaratandan ötürü.
Durmuş Karabağlı
daha fazla
Sokak Kitapları Yayınları
- Puan vermedi
Tutuksuz Yazılar
Durmuş Karabağlı
- Sokak Kitapları Yayınları
- 1905
10 yıl
İnceleme
Aşk tabiat sevda üzerine kugulanmış öz Türkçe anlaşılır ifadeler ile yazılmış bilhassa gençlere hitap eden şiirlerimden oluşan bir eserim.
Sokak Kitapları Yayınları
- Puan vermedi
Sırılsıklam
Durmuş Karabağlı
- Sokak Kitapları Yayınları
- 1905