Uzağım Yorulduğum Tepelerden
Susadığım çeşmeden
Haneme yakılan türkülerden Uzağım Yorulduğum tepelerden Dert yükü ah şu iklimler Bal çiçekten arı peteğinden Elim el/den çekiyor benim ağıtlar Koru sen Külleri yaşlı gözlerim Sessiz tabutta yürüyor gemilerim Yol verdim Gönül yarasına Yalnızlık yıkıldı üzerime İçim çöl alnım fırtına içinde Her yanı çığlık kokar anıların Hoş bir sadadır aşk Gamzeli taşlarından geçersin Sıradan gecelere elbise biçersin Vakit olur gökte yangın yerde umut Gün gelir Makamlar seni söyler Sen makamları defnedersin Tesbih gibi Biraz aşk biraz sevinç çekersin |