DEĞMEZEDİR SEVDALARBir yanımın çocuk oluşuna dalalettir Seni bunca sevmem Bunca yanmam nemrut ateşi gibi Altın başak örgülü saçların orman Yanakların tan yeri kızılı Aynı dağın iki volkanı gözlerin Büsbütün bir sevdasın sen Ah Emo ağlar içimde sızlarım İnce ince değdirip sazın teline On bin türkü çıkartırım senden En kutsal destan eylerim seni özümde Senden Özge arzum ’ mola Yüküm sevda Külünklere gardaşım Yanmaksa yanmak Ben seni çok sevdim çok Emsal teşkil etmiyor gayrı tarifin Ne söylesem gediğinde ters düşüyor Ben sussam tabiatta meltemler kesiliyor Diyorum ki Sal üstüme deryalarını, Nemrut sevda görsün Uzak yollara sar sarmala Gurbeti kısrak gibi koştur bedenimde Vuslatı efkarıma ver, ıra benden Hicran mezarıma taş, dört duvar, döşüme yara Senin gittiğin yerde ayrılık yok mu Gelmiyorsa al yüreğimden seni Sevince ekinler yeşertir yürekler Her öpücük değdiğinde bahar düşer gamzelere Öper ya yüreğinden öper gibi avucundan sevgili Hani o an bir temmuz’da buz kesersin Bir zemheride ateş basar bedeni Yahut orta yerinde kalıverirsin şehrin Kaldırımlarda seksek çizgilerine dalarsın Damdan bir güvercin düşer sol göğüsüne Bir çarpıntı alır bedeni Sol tarafımda telaş hiç durmuyor Gelmiyorsan sök sol yanımı da al git Ah Emo ben seni çok sevdim çok Hayalim baş ucumda gece boyu Gün doğar Sabah olur Sen gidersin Ateş alır zemheriyi Hüzün çöker bacalarına şehrin Duman alır Ve bir buz sarkar ortasından Temmuzun Hani çöker kalırsın ya Yüce dağlar gibi başına kar yağar Serçeler gibi bir tane buğdaya tutsak olur gibi tutsak olursun Sardı mı sevda bedeni Bir varsındır bir yok olursun Yıkılır Kaf dağı Karma karışıktır bin bir gece masalları Ve en acıklı hikayedir bu Kaç kez beyaz atın şövalyesi zanneder insan kendini Emsalsiz uçurumlardan geçer Kaç yüz merdiven çıkar Kamçılanıp arzularca Bakar ki bütün kuleler boştur Değmezedir sevdalar Sevdiğim, mutlu bitmez bütün hikayeler Dursun Ali SAĞLAM |