HÜSRAN-I GİRDAP
Havaalanında taksi bekleyenler,
Sarhoş bir unutkanlık bu. Gramofon çalıyor eski evlerde, Uzaklardan mırıltılar duyuluyor hüsranlı gülüşlerde ve bir kadın sevinirken ağlıyor. Sandal sefası yapıyorlar safranlı gecelerde, Karanlıkta bulutlar yok oluyor. Caddelerde yağmur kokusu, Ölmek kimi zaman korkudur içinde, Birkaç hayat çıkarırsın yalnızlığın ıssız uğultusunda. Cuma namazına gidiyor ezan sesleri eşliğinde, Arka bahçede güller kurumuş, Kullanılmamış bir sevgi getirsem, Nereye gitsem? Ne söylesem? Ellerimiz kirlenmeden gizli koylar düşünsek, kaybolmadan saklansak. Beyan etmişler duyurularını eski yırtık sayfalarda, Medeniyetler sokağından geçmedik Gardiyanlar başında tezat düşünceler eşliğinde, ellerimizde kelepçe… |