SICAK KARANFİLKoyu kahve çubuk tarçın, az birazda kavrulmuş karabiber Uzakta limon ağaçları ve kiraz yaprakları Kirlenmiş düşlerim var sıcak karanfillerde Kirlenmiş düşlerin var… Buram buram tarihlerdeki ağır roman kokuları… Tren kalkıyor, vagonlar boş, gramofon çalıyor ve etrafta izmaritler Üçüncü caddenin sonundaki çığlıklar… Kaçan insanlar, korkan çocuklar. Karanfillerin bu kadar sıcak olduğunu bilmiyordum, sıcak karanfiller. Vanilya kokulu tenin, gölgene saklanmış beni bekliyorsun Ve ağzından çıkan dumanlar etrafını sarmış, bedenin titriyor. Gözlerin kan kırmızısı kızıllıkta burjuva sınırındasın, elinde konyak Boğazın yanar, ellerin kesik oluk oluk kırık kadehlerde İsyan halindesin, sen yorgun tango ezgilerindesin Unuttum demek sevdaya bağlanmak demek ben senin sevdanı içiyorum, Sen ise… Avuçlarımda kan, gözlerimde, ayaklarımda, beyaz güllerde Ve üçüncü dünya ülkelerinde gizledim, işte en büyük düşmanım arkamda Sıcak karanfillerde rezilce düşler, küstah işkenceler, karanlıktaki kahpeler… Sen anlayamazsın, içimde yanan fukara mumlar anlıyor, bilmiyorsun Sen sevdanı kaybettin. Ben taptığın değilim, ben yolcu , ben sıcak karanfillerde… (GİRNE 2008) |