HAYDAR
Âşık yanınca gönlündeki yangını yazar.
Kendi mezarını kendi elleriyle kazar. Bilmeyen bunu önemli bir yetenek sayar. İşte bu yüzden, yaşamayan bilmez be Haydar. Gerçek aşk, acının büyüklüğüyle ölçülür. Gözünde dünya artık zerre gibi küçülür. Maşuğa tutsak, sanmasın bir an kendini hür. Dedim ya! Yaşamayan nerden bilsin be Haydar. Aşkta vuslat vardır diyene, sakın inanma. Aşkın vekili ayrılık, mühimi dayanma. Aşığa düşen sürekli aşk odunda yanma. Eyyüb gibi sabretmeyen ne bilsin be Haydar. Sayamadım ki inan, bu kaçıncı kıyamet. Kapıdan döndü, gönlün yaptığı her ziyaret. Bilmem ne zaman düşer, yükselen bu hararet. Şimdi, kimi kime şikâyet etsin be Haydar. Yazan: Eza - Berkefti |