Ansızın
Aklım zehir zemberek, ziyan haller içinde. Bu suskunluk bütünüyle yayılıyor içimde, ya öldürür ya da süründürür. Aklım sarmaş dolaş vaziyette içinde yaşattığı yüreğe teslimken kar topu atan çocuğun elleri kadar üşümüş bir yürek barındıyorum içimde. Zihnimin her zerresini donduran bu gaflet, bu illet düşünceler içerisinde kaybolmuşum. Yaşadığım an’lardan nefret edercesine iki büklüm olmuş göz kapaklarımın verdiği ağırlık beni hep’ten yok edip güçsüzlüştürmekte. Ansızın anlarım içimi yakar her an/sızım. Bu vaziyetler hayra alamet olmayacak şekilde ilerlerken, aklımda dolup taşan yüreğinin verdiği sızıya ne kadar bağdaş kurarım bilinmez. Bildiğim tek şey, acılar üfleyince geçmiyor.
|