Artık ayrılık zamanı
Özlemini duyduğumuz
Ne kadar çok şey var Yaşadığımız zaman diliminde. Hangi tarafa dönsen Tutacak dal yok önünde. Duygu, vefa ve samimiyet adına Eksikliğini duyduğumuz ne varsa Hasret kaldık baldan tatlı tadına Kaybetmek bu kadar mı kolay? Söyleyin Allah aşkına. Dostluk nedir, vefa nedir Bilen varmı.? Canım arkadaşım derken Arkasını dönüp gidenlere Pazara mı düştü vefa diye Soran var mı? Kabahat sadece bende Sınır tanımaz kalbim de Bu kadar bağlanmak niye? Artık elveda zamanı deftere Üzülme yeter boş yere Kırılmadık yer kalmadı Şefkat dolu yüreğim de Güler Elmalı |
Hep Senin Yüzünden Oldu
Şair ve Yazar Yavuz Bülent Bakiler’in yurdun çeşitli yörelerinde verdiği konferanslar, radyo ve TV larda yaptığı konuşmalar neticesinde sesi kısılır. Ses telleri arızalanır, öyle ki, bir ara, hiç ses çıkaramayacak durumlara düçar olur. Ameliyat olur,arıza giderilir.
Kısa sürede konuşması da düzelir. Ancak, bu arada, fazla konuşmasından dolayı yüzünün sağ tara- fında bir de kısmî felç oluşmuştur. Bunu gidermek için, ayrı bir tıbbî müdahaleye muhtaçtır. Bir yakıniyle birlikte, bindikleri araba ile hastahaneye giderlerken çep telefonu çalar. Arayan, arkadaşla- rıdan Şair Nurettin Uytun’dur hal hatır sorup, Bakilerin sağlık durumunu öğrenmek istemektedir.Yavuz Bülent Bey durumu izah eder ve hemen Nurettin Uytun’a hitaben: Nurettin Bey, Hocam hep senin yüzünden oldu. ‘ Hep sağdan konuş, sağ konuş, sağdan konuş’ deyip durdun. Ben de sağdan konuşa konuşa bu hale geldim, diyerek nükteyi patlatır.
Nurettin Uytun ise: Sayın Bakiler, bu deyişiniz bana, Merhum Alparslan Türkrş ile Merhum Serdengeçti Osman Yüksel arasında geçen bir diyaloğu hatırlatmaktadır. Müsaadenizle anlatayım, der ve şöyle anlatır: Alpaslan Türkeş hastahanede yatmakta olan titreme hastası (parkinson) Serdengeçti’yi zıyaret eder. Hal hatır sorup sağlık temennisinde bulunur. Hastalık sebebini öğrenmek isteyince
Serdengeçti aniden ‘Sizin yüzünüzden oldu!’ der. ‘Türkeş, ‘Bir kabahatımız mı oldu Sayın Yüksel’ der, Serdengeçti hemen nükteyi patlatır ve Daha nolsun Albayım : ‘Ey Türk, titre ve kendine gel !’ dediniz, ben de titremeye başladım. Ama, bi türlü kendime gelemiyorum!’ cevabını verir.
Bunu dinleyen Şair Yavuz Bülent Bakiler, ikinci nüktesini patlatır ve: Aynı soydanmışız, der.
Derleyen:
Erenköy/İSTANBUL: 02.04.2014 Mustafa Alper Tunga Uytun
.............................. Saygı ve Selamlar...