YEZİDA DAĞLARIN KIZI
yezida dağların kızı
mor menekşe newroz çiçeği ırmak başında yıkanmış saçları töreye fırsat kalmamış istiladan dört tarafı dört duvar bulamamış kendini dağların kızı yezida daha dündü sevdalandığın olsundu bir çoban gönüldü girdiğin kuşatılmasa dört yanın mesuttun kime ne ah derken tükenmedi iç yangınların daha demincek sanırsın kararmış yüreği yezida dağların kızı kenger toplamış ellerinde diken izleri gökkuşağından geçerken kutsamış pirleri güleç yüzünde fırlayan gözleri ne hayallerdi kim bilir kurdukları narin yanağını verdiği usta elleri uzun bir ayin ortasında kalmış bedeni sorsan söylerdi ne çok sevdiğini zemheri kırağı ne yapsın düşleri kaç tövbe öteden kaçmış bir bilsen ne büyükmüş dünya meğer çaresiz türkülerde çığlığı çok uzak hayalleri yezida dağların kızı daha demincek ırmak başında saçları lüle lüle sevdiğinin ellerinde bir kavak gölgesinde güneşin hasretinde yıkılacak çok şey var ömrü yettiğinde alyanak yezida artık direniş nöbetinde |