Bir elde kâinat, bir elde Kur’an.
Nur yüzlü çehrede, sarsılmaz iman.
Cümle Ehl-i İslam, Türk yurdu, Turan
Üstatla yürüyor, Üstatla bugün!

Ovalar, vadiler, dağlar ve taşlar.
Yerde; börtü böcek, dallarda; kuşlar.
İhlâslı gönülden, süzülen yaşlar.
Üstatla yürüyor, Üstatla bugün!

Sade Anadolu, milletime dar
Türklük. Müslümanlık; koca dünya var.
Kadın, çoluk, çocuk, genç ve ihtiyar;
Üstatla yürüyor, Üstatla bugün!

Koç Köroğlu, Dadaloğlu, yiğitler;
Ondaki duruşa, azme şahitler.
Vatana, bu ruhu veren şehitler!
Üstatla yürüyor, Üstatla bugün!

Onlar ki Hak yola, can baş verenler.
Maddeyi, manayı gözsüz görenler.
Evliya, Enbiya cümle erenler;
Üstatla yürüyor, Üstatla bugün!

Yekten Türküm demek; olmuş utancı.
Çilekeş millette, son bulsun sancı.
Kırklar, üçler ve yediler Ser Tacı
Üstatla yürüyor, Üstatla bugün!

Bu yürüyüş gerçek; ne düş, ne sezi!
Bu model saracak; halkı, herkesi!
Türkü, Kürdü, Lazı, Tatarı, Çerkezi!
Üstatla yürüyor, Üstatla bugün!

İşte istikamet, taraf ve hiza!
Galaksi, gezegen, yer, gök ve feza!
On iki İmam ve Aliyyü’l Mürteza!
Üstatla yürüyor, Üstatla bugün!

Bulunduğu mekan, Hakkın otağı,
Hacı Bektaş, Yesevi’nin ocağı.
Resul-i Ekrem’in burcu, sancağı;
Üstatla yürüyor, Üstatla bugün!

Fatih Sultan Mehmet, çağ açan Sultan.
Alparslan’la birlik, Abdülhamit Han
Maziyi, atiyi, yoğuran atan.
Üstatla yürüyor, Üstatla bugün!

Asırlardır uyutulan, aciz güruhu,
Topladı sancakla; yâd etti Nuh’u
Erzurum, Amasya ve Sivas ruhu!
Üstatla yürüyor, Üstatla bugün!

Gaflet ve dalalet, destandır dile.
Ebrehe’ye ne yaptı sor Ebabile.
Büyüğü küçüğü tüm halk el ele;
Üstatla yürüyor, Üstatla bugün!

Terör belasına, gark oldu zaman.
Kanla, gözyaşıyla, titrer asuman.
Gelecekten yoksun, cümle Müslüman!
Üstatla yürüyor, Üstatla bugün!

Yalnız bırakmayız, Yüce Sultanım.
Yoluna kuşkusuz, fedadır canım.
Tarihim, namusum, şerefim, kanım;
Üstatla yürüyor, Üstatla bugün!

Ozan Hadi’m hem Müslüman, hem Türküm
Ne söylesem tartmaz; ağırdır yüküm.
Hakkın ta Elest’te verdiği hüküm;
Üstatla yürüyor, Üstatla bugün!