Efendi
ABD ve AB ulvi sevdası,
Elbet bir gün gelir, olur belası, Anladık kavgalar: ‘’Çıkar Kavgası’’ Döküldü ortaya, foyun Efendi! Çekerken milletin, türlü cefayı, Unuttun edebi, ahde vefayı, Mankurtlaştırılmış bomboş kafayı, Artık tutamıyor, boyun Efendi! Milletin başına ne işler açtın? Hoşgörü, diyalog fitnesi saçtın. Tuttun besmeleyle, kilise açtın. Ne çabuk değişti, huyun Efendi! Hep tersine işler, değil mecrada. Tahsildarlar gezer; kentte, ücrada. Nemiz varsa verdik gerçi icrada. Havaya da vergi, koyun Efendi! Tersleme düşkünü, ablak suratla. Baş başa kalırsın, bir gün sıratla. Halkın yılı geçirdiği iratla; Görelim tek öğün, doyun Efendi! Ekranda değişmez, bildik drama Yardakçıdan başka, kefil arama. Fedakâr, sabırlı ve muti ama Sanma ki, bu millet; koyun Efendi! Yeter, bozuk çarklar gibi tekleme. Mazlumluk postunda; halkı kekleme. Uyandık bu defa, destek bekleme. Bundan sonra hayır, oyun Efendi! Gerçi seni millet beğendi, seçti. O ne muş’um, talihsiz bir süreçti. ‘’Teğet! ’’ garibanın bağrından geçti. Şimdi cenazeyi, yuyun Efendi! Bin yıllık kardeşlik, sanki masaldı. Kök ve gövdeler bir; farkımız daldı. Tek millet, tek devlet nerede kaldı? Yeter çevirdiğin, oyun Efendi! Birlik olun diyor: Hazreti Kur’an. Toplu vuran yüreklerde: kor iman. Asla bölünemez, Türk yurdu Turan. Duyun bu ikazı, uyun Efendi! Ozan Hadi’m, millet ah-u zar etti. Feryadın zalimi, hep bizar etti. Ben ölmezim diyeni, mezar etti. Senin de kaynıyor, suyun Efendi! |
Kalemine sağlık
________________________Selamlar