SEN GELDİN
yoktun!
kışlık bir düş içindeyim şimdi, göçmen kuşların dili kadar ıslak yüzüm, gölüm bir nehir bekliyor uzaklardan, kudüsün surlarında patlayan hüzünlerle ellerim gül çanağı oluyor hatırlar mısın balonları patlatılan çocukları? işte o çocukların öfkesiyle kesiyorum yolları... geldim! yontulmuş bulutlardan geliyorum sana, aslında sana gelişim bana gelişinle eşdeğerdi, sana "bana adımı ezberletmeden gitme" dedim, hep sustun oysaki senin adın hep ezberimdeydi, senin yüzün hep sol kesemdeydi yokluğunda... sen de! içimde bir çocuk büyütüyorum yusufçuk diye berrak bir tebessümle gülüyor gözlerime hepsi birer bahane, sen kaldın bakışımın kırıldığı noktada sustum, ellerinden içtiğim su kadar özgürüm şimdi sana sesleniyorum, ruhumu esir al bedeninde... şimdi! kulaklarına fısıldamak için en güzel aşkı sana geliyorum bütün kutsallarımla aç kapını köleliğimi içinde taşıyan kul ben sana meftunum... ben sana .... ve ben seni .... Yavuz Baki DİCLE |
Kırmışsan gurur zincirini
Papatyalar olsun torbanda
Biletin tek gelişlik olsun
Gözlerime bak sadece
Yüreğimde mahkumsun
Muebbet hapse hemde....
dedim bende dizelerinizdeki duygu yoğunluğu kaleme düştü..şiir bu işte şiir düşüren kaleme...papatyalar yüreğinize