ADAM OLDUK
ADAM OLDUK
Dinleyin dostlar, dinleyin beni, Bir zamanlar liseli bir öğrenciydik. Yüksek okullu olalım, adam olalım dedik. Kalktık, sınavlara girdik. Kazanmanın mutluluğuna erdik. Erdik ya ! Bir de geldik barakaları gördük. Çevresi dikenli tellerle çevrilmiş, adına fakülte dedikleri barakalar. Çatlamış binalar ve yıkılmaya yüz tutmuş kantin. Aradan haftalar geçti... Ne arayan ne soran var... Sonunda dersimiz başladı. Sınıfın yüzünü ilk o gün gördük. Bir sınıf, bir sınıf ki; görmeye değer... Çatlamış ve boyasız bir kara tahta, yarısı boyalı, yarısı kırık camlar... Çoğu yanmayan lambalar, dökülmüş sıralar... ve bir de sobadan ibaret... İlk hafta sohbet, ikinci hafta ders... Başlamışız derse, tam dalmışız ki; pencere önünde kedilerin miyavları, ve arkasından çetin savaşları... Barakaların üzerindeki diğer kedilerin cirit atmaları.. Tüm dikkatimiz dağılır, kimisi güler, kimisi eğlenir, sınıftan kahkahalar yükselir. Okulun bitişiğindeki meydanlığa, park etmiş eşeklerin, bağırarak kulaklarımız okşamaları.... Bahçede dolaşan horozların, Yüksek sesle uzun uzun ötüşleri... Daha neler, neler... Türlü türlü naneler... Hele bu sırada hocaların, harıl harıl ders işlemeye çalışmaları... Gel dostum gel! gel de halimizi gör... Gel de bu durumda sen ders anla... Sen sınıf geç, sen okuldan atılma!.. Saat 12’yi bulurken, herkes yemek kuyruğuna koşar. Koşarlar ama , sonu kuyrukta beklemek olur. Onlarca dakikalar birbirini kovalar... Saat 13’ü bulurken, Sonunda yemek arabası görülür... Herkesin gözleri açılır, Ortalıkta bir neşe bir telaş... Yiyenler afiyetle yerler yemeklerini, çaya fırsat kalmadan tekrar derse... Bir saat sonra - Hocam ara ... Hocam sağ olsun - 10 dakika... Hemen kantine, sözde çay içeceğiz... Kantinciye - Bir çay... Kantinci - Çay yok... Eh! yoksa ne yapalım, biz de bahçede dolaşırız... Heyhat ! Kediler ve tavuklar varken bahçe bize düşer mi ? Moralim limite doğru yol alır, Beynimin integrali, aklımın türevi ve zeka sabitim sıfır olur... Kafamda ; X şapkalar Y şapkalar birbirini kovalar. Çeker tekrar sınıfa giderim, Düşünür düşünürüm... "Okulunu buldun Nafi, belanı buldun. Sınavı kazandın,fakülteli oldun, adam oldun!.. Ne oldun ?.. Sonunda sararıp soldun!.." Nafi ÇAĞLAR 15 Nisan 1985 Diyarbakır |