Akşamdan Geceye.....Ürkütülmüş deniz martılarının Kanatlarından uçuşan tüylerin savruluşu muydum•? Yoksa ayrılık sirenlerini çalan Akşam vapurunun gözden kayboluşu mu? Ne Sahilin palmiyelerine dokundum Ne de dalgalar köpüklerini ayaklarıma vurdu Demir alan vapurun Doğuya uçan martıların yönünde Kımıldamadan saatlerce durdum Neler geçti düşlerimden Bölündüm parçalandım sustum Gölgesi suya düştü Aşk dolu cümlelerin Yüreğimi yerine takacak yürek Kaç kez gururuna teslim olmuştu Penceremdeki ay kaç kez vurulmuştu Azgın sularına kapıldığım sevgili Sürüklenip gitmekten yıldıramamıştı Korkmuyordum yangından Fırtınadan, selden Karanlık gecelerden Korkmuyordum artık Sıratın köprüsünü Tepe taklak geçmekten Toprağına karanfil ektiğim sevmelerimin Diplerinde hüzünler yeşerdi Ne zaman aşka tutunacak olsam Ne zaman saçlarına dokunmak istesem Yalnızlığımla dertleşmem için Bahçeme hazan düşüyor Dereler ırmaklara akıp gidiyor Uzak yerde kaval çalıyor biri Yıldızlar kayıyor dağların ardına Sanırım saat gece yarısını geçti… Sibel Kılıç.... Sevdayeli.... |