sessizlik...
Sessizlik...
Ne kalem yazsın, ne kelam dillendirilsin Kelimeler biran boğazda düğümlensin Ve dünyada ki herşey dursun Kısa bir sessizlik lütfen Dinleyin lugatınızı Duymayan Vicdanınızı dinleyin. .. Ona nasıl söz geçiremediğinizi... Hayatı yaşadığınız her anın size neler yaşattığını Düştüğünüz hayattan nasıl çıkmanız gerektiğini Aslında gürültü olan dünyanızdan sıyrılıp Sessiz iç dünyanızda düşünün... Sessiz olun sessizliğinizde! Çünkü uyuyor dünya Koca koca bombaların gürültüsünde Yıkık enkazlar arasında Dağılmış bir coğrafyada Kıyıya vurulmuş bir halde Öyle sessizce ki! Kimseyi rahatsız etmezcesine... Sessiz olun dünyaya dalmışlar uyuyor! Gafletten uyanmayacakmışcasına Yanı başındakini görmezcesine İçi kan ağlayan Feryatları Arşı titreten O çığlıkları duymamacasına... Kardeşinden bir haber... Rahatmı içiniz? Hayata kaldığınız yerden devam edebiliyormusunuz? Parçalanan bir kağıt parçası degil, bedenlerdir... Mazlum ummetin başına üşüşenler müslümanlar değil, Zalimlerdir Onlara el uzatmak için değil, Uzanan eli kesmek için, Onları kan selinde boğmak için Bir parça ekmeyini ellerinden almak için, Öz yurtlarında garip bırakmak için. .. Daha ne kadar sayalım! Sessiz olun Ummetin acısına saygı duyun Onların suskunluklarının sesini duyun Vicdanlarınızı rahatsız edecekler ama Vicdan kapınızı çalan bu sese kulak verin Dünü geçen, yarını yeni bir gelecek olan Kardeşliğe ses verin Çünkü müslümanlar kardeştir Bir vucudun azaları gibidirler Biri zarar görünce hepsi acısına ortak olur... Şimdi sessizliğinizi dinlediyseniz Artık sessizliğinizi bozun Vicdanınızı çalan bu sese kapınızı açın Dindirin ummetin acılarını Bir bütün olun Ve sarın yaralarınızı Dağılan garip ummete can verin Kan değil, barış getirin Zalimin tam karşısında, Ummetin yanında durun... |