Katır ve Kedicikler
Sahte dünya cenneti
Hurilerle makara Allık rastık manikür Düzgünlerle kukara Her anı göz zinası Her bakış bir kaç çıra Şerre tırıs gitmekten Hayra gelmiyor sıra Bu kadar hız felaket Bak takıldın radara Derken masken döküldü Oldun halka madara Her gün deli saçması Peygambere fatura Yazı sanmıştık seni Şimdi gördük ki tura Nefs adına ziyafet Aşk ekranında vira Deccaldan nemalanıp Şeytana öder kira Hadis ayet sosuyla İltifat göze fara Vur patla çal oynasın Ekranı çevir bara Eylem söylem aksiyon Din adına iftira Ne ortak sahur yaptık Ne bekleriz iftara İblisin ahlakıyla Hali sözü hep mavra Son durağı belirsiz Ne kilise ne havra Söylem eylem çelişik Yüz seksenlik manevra İnşallah maşallahla Başlar fasla taverna Şimdilik ye iç eğlen Elbet gelir fatura Fuhşiyat döküyorsun Ekranlardan sadıra O rengârenk cesetler Bir bakarsın kadavra Yer altında ziyafet Kefenlerse paçavra Her şey ortaya çıkar Ne varsa pasak kara Dört koldan aksak iniş İki metre mezara Firavuni estetik Şehvet şöhret ve para Bak döküldü ipliğin Yumak yumak pazara Beden endam boy ve bos Kıçlar fosur fosura Hani ölçü mikyasın Nerde metre masura Yüzler renk kartelâsı Surat tabi fosfora Yol alır aşk gemisi Yelkenler pupa fora Ağzından hayır çıkmaz Bir cümlecik kazara Bu yönüyle uğramaz Kem gözlere nazara Köpeksiz köyde gezer Çomaksız atar nara Namus idam edilmiş Yafta takılmış ara Üç beş sözü geçince Etraftaki davara Şimdiden göz kestirmiş Camideki duvara Uyan ey necip millet Şu inceliği kavra Şeytan peygamber olsa Başvurmaz böyle tavra Biter elbet rezalet Sıra gelince sura Sonun hüsran olacak Sultan olsa Mısıra Sorgu sual ve mizan Gelir o gün hatıra Deste deste günahlar Hep yüklenmiş katıra Ne hocası kardeşim Bu bildiğin zampara Üç beş zengin çocuğu Etrafında kumbara Bu ozan hakkı söyler Bakılmasın kusura Sözünü esirgemez Rast gelse de nasıra Derken bak işte geldi Ozan Hadi’ye sıra Ne içtiniz kardeşim Böyle mi çarpar şıra |