Camın arkasındaki o soylu geceGeçti mi o günler bitmiş gibi tebessümler Nedir hiddetin nedir bu şiddetin Anlamadan gülüyor camın arkasından Seni böyle kurt gibi ulutan da ne Bereketli olsun yağmurların başını sallıyor olur der gibi Ne ben üzüleyim ne sen üzül Yavaş yavaş ince ince usul usul yağ yağmur Boyun bükmez mi bahçedeki yazdan kalan o son GÜL Böyle mi bitecek bu son güz bu son mevsim Sormasın sormasın kimse bana sormasın Bir canı kalmışsa canı çıkar bu sefer insan ölür be Ölür be insan şu aşk’ın yaptığına bir bak Üstüne üstlük bu soylu meşum gece Yabancı bir şehirde yolunu kaybetmiş Bir yolcu sanki rüzgar- deliriyor Yalarken diliyle camları-zangır zangır Titretiyor üstelik Seni böyle kurt gibi ulutan da ne Kimler bastı iflah olmaz yarana kimler doğru kimler iğri güven de yok yar’ana Gecenin bir yarısı yağmur camlarda iplik iplik Yol yol damla damla Başım dertte diyorum bu adamla Şahit camın arkasındaki o soylu gece ve rüzigar Bir yol açın diyorum ağalar beyler Sizin çocukların karnı tok ama ya diğerleri Onlar aç ama Uçuruyor rüzgar beni bir sağa bir sola Ters dönüyor alacalı şemsiyem İçimde diyorum oldukça derin bir yerde Mevlana Oysa ben de gördüm ki kendimin ŞEMS’iyem dönmekte başım rüzgar kurt gibi ulumakta Yüksel Nimet Apel |
tebrik ederim...
selam ve saygılarımla...