koş koş nereye kadar ölümden ötesi şehir bu taraf köy bile değil...
hep sarılışta her istemini gütmek istersin de şaşkın ve daha bîçaresin be gönül dur da az biraz tekle nefis sızısı hemen dinmez ki cerrahını bekle ancak zamana aittir bu müsaade mevsimleri süreceksin üstüne soğuk ve sıcak vade vade içine de az da olsa hayal-i sükut ve hüsranı ekle bir karaçalı dolanırsa da sabrı çek girsin yüreğine önüne set çekilmeden önce git gönlünü ısıt haydi gençken dur durak bilmeden de koş tıpkı yılkı atları gibi
gaz lambasının cılız ışığın da öğrenmiştik biz okumayı geçmişten kalan ne varsa topla da bas sıkıca kalbine eşi bir daha gelmez ki o neslin onların ki el ele gönül gönle bir kardeşlikti her çıktığın basamakta bir altını mutlaka düşün ki baş yere düşmesin
art niyetli torbandan yine çıkardın mı hasutluğu boyunu aşanlar bak geçip de gitti bile hep kirli kaldıktan sonra ne denir ki bir gönle
karanlığa bürünmüş bir yüreğin kömür gibidir yüzü fitne tarlasında o ekip de durur kötülüğü esişte savurduğu cakası da beyhude her yöne bulaştırma bari ortada varken sabi sübyan dönüp dolaşıp özünü yıkmadan önce az biraz da hu de
sevgi yok ki tarlanda ya öz cürümüne saplanırsan tart bakalım huyunu ve suyunu bir gram çeker mi? bu hayat pazarında çığırtkanlıkta yok sana senin satılacak daha neyin var ki zaten bekler durur seni sonunda sürpriz bir karşılama edip de eylediğin ne ise gör de bak “o” kokacaktır ten hiç ölüp de dirildiğin yüksek bir topuklu kaldı mı? sonu sadece ölüm olan bu dünyada
sebep ve sonuç ortada hep yutkunup da kalıyor şehvet ehil olmak dikkat ister ağzın şapırtısı çaylaklığa delalet
daha hala hazmedemedin mi yalandıklarını karartıp da için ile yüzünü daha fazla yere sürme bari gel de birlikte ulaşalım hakkın verdiği aklı dinleyerek ruhunu da iyice bir yun artık için dışı da pirüpak et temizlensin o arsız doyumsuzluktan az biraz da düşünüp de şükret çek bir adım da olsa o ayağını kir ve günahtan geriye pak bir yüz ve hoş bir gönül selâmeti ile varmak için atiye…
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
- karaçalı dolanırsa da az biraz da sabır … şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
- karaçalı dolanırsa da az biraz da sabır … şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
karanlığa bürünmüş bir yüreğin kömür gibidir yüzü fitne tarlasında o ekip de durur kötülüğü esişte savurduğu cakası da beyhude her yöne bulaştırma bari ortada varken sabi sübyan dönüp dolaşıp özünü yıkmadan önce az biraz da hu de
Yüreğinize kaleminize sağlık hocam başarılarınızın devamını dilerim. ilhamınız bol olsun SAYGILAR.
hep sarılışta her istemini gütmek istersin de şaşkın ve daha bîçaresin be gönül dur da az biraz tekle nefis sızısı hemen dinmez ki cerrahını bekle ancak zamana aittir bu müsaade mevsimleri süreceksin üstüne soğuk ve sıcak vade vade içine de az da olsa hayal-i sükut ve hüsranı ekle bir karaçalı dolanırsa da sabrı çek girsin yüreğine önüne set çekilmeden önce git gönlünü ısıt haydi gençken dur durak bilmeden de koş tıpkı yılkı atları gibi
az biraz da düşünüp de şükret çek bir adım da olsa o ayağını kir ve günahtan geriye pak bir yüz ve hoş bir gönül selâmeti ile varmak için
Saygıdeğer Hocam, ellerinize yüreğinize sağlık... O kadar güzel yazmışsınız ki yorum yaparak şiirin ruhuna zarar ver ekten, o sihri bozmaktan korktum ...muhteşemdi, haz alarak okudum,,,Yüreğinizi kaleminizi bir kez daha kutluyorum...Sağlıkla kalınız...
Hayat; musibet ve hastalıklarla sâfıleşir, mükemmel hale gelir, kıymet ve değeri anlaşılır.
Hayatta esas olan sıhhattir. Hasta insan, maddî manevî verimsizdir. Ama bazen sıhhat de bir hastalıktır. Güçlü kuvvetli oluşumuz bizi rahata, rehavete, sarhoşluğa, ahlâksızlığa ve inkâra götürüyorsa gerçek hastalık işte budur.
Bu manevî hastalıklardan Allah'a sığınacak, dünyanın bir İmtihan ve hizmet yeri olduğunu, lezzet ve ücret yeri olmadığını, mülkün hakikî sahibinin Allah olduğunu, dilediği gibi tasarruf hakkına sahip bulunduğunu düşünecek, bütün bu hastalıkların zâf-ı imandan meydana geldiğini, kurtuluşun da ancak imanı takviye ile mümkün olacağını kabullenmemizle gerçekleşecektir.
Mü'min çok kontrollü bir hayat yaşamalı ve nefsinin arzularına, şeytana ve hasımlarına karşı devamlı tetikte ve uyanık bulunmalıdır. Kur'ân: "Başınıza gelen herhangi bir musibet kendi ellerinizin yaptığı (işler) yüzündendir. (Allah hatalarınızın) birçoğunu da affeder" (Şûrâ, 30).
Kudsî dâvaya gönül veren ideal bir nesil musibetler karşısında mağlup olmaz ve olmamalıdır.
Kâinatta tesadüf yok. Öyle ise musibetler bu zaviyeden değerlendirilmeli ve nefse yenik düşülmemelidir. Musibetin, bize kazandıracağı neticeyi iyi düşünmelidir.
Evet yine düşündüren yine öğüt veren yine biza bizi anlatan anlamı derin güzel dizlerle seslenmiş şiirseverlere değerli üstadim kaleminiz daim olsun selam ve saygılarımla...
Evet hocam gaz lambasının cılız ışığında öğrendim okumayı hemde 7 numara 14 bile değildi, birde ders uzun sürse veya yazılıya biraz çok çalışsam Rahmetli anacığım oğlum gaz bitti yat derdi......... Kutluyorum hocam Kalemin susmasın ______________________Selamlar
gaz lambasının cılız ışığın da öğrenmiştik biz okumayı geçmişten kalan ne varsa topla da bas sıkıca kalbine eşi bir daha gelmez ki o neslin onların ki el ele gönül gönle bir kardeşlikti her çıktığın basamakta bir altını mutlaka düşün ki baş yere düşmesin
Gazyağı lambasında ders yapmıştık ama,lamba duvara asılı olduğu için o mesafeden nasibimize düşen ışık şiddetinden yararlanarak. Güzel şiirinizi kutluyorum değerli arkadaşım. Sağlıcakla kalınız...
dönüp dolaşıp özünü yıkmadan önce az biraz da hu de
sevgi yok ki tarlanda ya öz cürümüne saplanırsan tart bakalım huyunu ve suyunu bir gram çeker mi? bu hayat pazarında çığırtkanlıkta yok sana senin satılacak daha neyin var ki zaten bekler durur seni sonunda sürpriz bir karşılama edip de eylediğin ne ise gör de bak “o” kokacaktır ten hiç ölüp de dirildiğin yüksek bir topuklu kaldı mı? sonu sadece ölüm olan bu dünyada
sebep ve sonuç ortada hep yutkunup da kalıyor şehvet ehil olmak dikkat ister ağzın şapırtısı çaylaklığa delalet
daha hala hazmedemedin mi yalandıklarını karartıp da için ile yüzünü daha fazla yere sürme bari gel de birlikte ulaşalım hakkın verdiği aklı dinleyerek ruhunu da iyice bir yun artık için dışı da pirüpak et temizlensin o arsız doyumsuzluktan az biraz da düşünüp de şükret çek bir adım da olsa o ayağını kir ve günahtan geriye pak bir yüz ve hoş bir gönül selâmeti ile varmak için atiye…
Allah sonumuzu harırlara çevirsin güzel ve anlamlı dizeleri beğendim selamlar......................
hep sarılışta her istemini gütmek istersin de şaşkın ve daha bîçaresin be gönül dur da az biraz tekle nefis sızısı hemen dinmez ki cerrahını bekle ancak zamana aittir bu müsaade mevsimleri süreceksin üstüne soğuk ve sıcak vade vade içine de az da olsa hayal-i sükut ve hüsranı ekle bir karaçalı dolanırsa da sabrı çek girsin yüreğine önüne set çekilmeden önce git gönlünü ısıt haydi gençken dur durak bilmeden de koş tıpkı yılkı atları gibi
gaz lambasının cılız ışığın da öğrenmiştik biz okumayı geçmişten kalan ne varsa topla da bas sıkıca kalbine eşi bir daha gelmez ki o neslin onların ki el ele gönül gönle bir kardeşlikti her çıktığın basamakta bir altını mutlaka düşün ki baş yere düşmesin ---------------------------------------Şair usta olusa dizelerinde lezzeti bir başka oluyor okurken eee at sürenin kılıç kuşananınmış sizin gibi hocalarımızdan daha çok feys almamız gerek kelimeler bana çok dokundu günün şiiri seçiyorum üsdadımıda yürekten kutlarım selam ve saygılarımla efendim..
Benim çocukluğumda söylerlerdi hep, gün gelecek ayaklar baş, başlar ayak olacak diye. o zaman bilmezdim ne anlama geldiğini, düşündükçe böyle ya da bu günlermiş galiba işaret edilen diye düşünmekten kendimi alamıyorum...
bir ara tanınmış biri (modern tanımıyla) kendi torunu yaşında bir kız çocuğunu nikahlamıştı, neden böyle bir şey yaptın diye sorduklarında ise kendi yaşımda olanı alıp da ona mı baka cağım diye bir cümle sarf etmişti...
hal böyle olunca...ne demeli....
değerli çalışmanızı ve sizi kutlarım Sayın ATMACA....Saygıyla...
Sevgili AZAP hocam siirlerinizin güzelligine yorum yapip kelime bulmak o kadar zor ki yine döktürmüsünüz.Kaleminiz daim olsun sevgili hocam.Saygi ve Sevgilerimle.
Kaleminiz her daim bir ışıktır, bir açılımdır hayatı irdeleyen ve sükunettir sakındığım her dizesinde kaybolduğum. Değerli hocam, yüreğinize sağlık efendim. Can-ı gönülden kutluyorum. Saygılarımla hocam...
Çok değerli hocam sayın Azap bey tek kelimeyle muhtesemm sizi gerçekten ayakta alkisliyorum çok beğendim severek haz duyarak okudum bu güzel yüreği canı gönülden Kutlarım sayın hocam saygı sevgi dua ile kalinn saygilar
karanlığa bürünmüş bir yüreğin kömür gibidir yüzü fitne tarlasında o ekip de durur kötülüğü esişte savurduğu cakası da beyhude her yöne bulaştırma bari ortada varken sabi sübyan dönüp dolaşıp özünü yıkmadan önce az biraz da hu de
fitne tarlasında o ekip de durur kötülüğü
esişte savurduğu cakası da beyhude
her yöne bulaştırma bari ortada varken sabi sübyan
dönüp dolaşıp özünü yıkmadan önce az biraz da hu de
Yüreğinize kaleminize sağlık hocam başarılarınızın devamını dilerim. ilhamınız bol olsun SAYGILAR.