neyse
gün bitti yine
kendi özgür saatlerime gidiyorum tramway durağında kıracağım iki yumurtanın ve tereyağının kokusu aklımda bazen hevesle yaptığım domatesli makarnanın ilk kaşığı ağzıma girmeden daha telefon çalar işyerinden arayanlar bir sorun vardır yine sorun neyse çözülürde kursağımda kalan ilk kaşık bana düşündürür ya ben anlaşırken neyimi saatım bu insanlara diye düzelecek herşey umutluyum umutlu olmasan ne olacak ki daha emekliliğe 35 sene hoppp, sağdan bir omuz yedim şöyle hiddetle bi döneyim dedim çocukluktan yeni çıkmış üç genç ya son senesi üzerlerinde ki üniformanın ilk sınavları bu sene ya da daha var bir sene nitekim az kalmış yola girmeye sonra aklıma geldi o yıllarım kondoma su doldurup okul bahçesinde istop oynadığımız Emre sendeeee Emre kaldırmış başını ,açmış ellerini beklemekte kaçmak yok oyunun, oyunun olduğu kadar arkadaşlığımızın sadık hali bu bekleme şlappppp Emre sırılsıklam bir defada disipline gitmiştik bu sevdamızdan bakınca halime biz öğrendik , bu çocuklarda öğrenecek nihayetinde neyse ulu orta şakalaşabilmenin özgürlüğü nerde tereyağlı iki yumurtanın ki nerde |
hoş dizeler bunlar.
yazdıran yüreğe ve yazan ellere selam olsun.
tebrikler.