Fuente (*)
Evet o sokak o numara bildiğin dış cephe renkleriyle o ev.
Kaçıncı kez hafifçe çaldırıyorsun zili ve sonra kayıplara karışıyorsun. Kaçmak seninkisi. Kaçmak örtmeye devam etmek demektir bazı şeylerin üstünü. Her şey birilerine ulaşmak için varken bu kaçış da niyedir.Sahi nereye götürmek İstiyorsun kendini? Kaç yıldır dinleniyor sakladıkların söylemeye bir türlü yanaşmadıkların Sanıldığından da daha oyunbazsın Sanıldığından daha da masum ve sanıldığından daha da soğuk. Her kaçış başka bir çıkmaz sokağa çekiyor seni. Başka bir noktada tükeniyor soluğun. Gücü yetmiyor seni doyurmaya çıkmazın Geri dönüşlerin nasıl yapılacağını söyleyen yok kulağına. Çakılıp kalıyorsun geri dönüşüm kutularının olduğu yerde. Başını kaldırıp baksan başka bir ev Altında o salaş meyhane.Parasızlıktan dilenciliğe koyulduğun O köprüden eser yok.Seni oraya götüren adımlarını tanımıyor Kaldırım taşları. Bir fırıncının baltasıyla yıkılmış dut ağacı.O eğri uzun dalın gölgesini de Kesip kaybetmişler.Yaprakların arasına saklanıp seyre daldığın Herhangi bir akşama benzediğini sanıyorsan eğer yanılıyorsun. Sokak çalgıcıları geçiyor sahilde şenlik kurmak için Bileklerine kim doladı doladı doladı durdu zinciri.Sevmek kesin olarak Teslim olmak demektir derler.Doğrudur. Evet o sokak o numara bildiğin dış cephe renkleriyle o ev Köşesinde balıkçı dükkanı onun yanında sinema.Hiç uslu oturmazdın Beyaz perdeye bakmak değildi derdin.Tam karartı halinde rahat durmazdı ellerin. Bilerek iniyorsun dut ağacından.Gölgeleri çiğnemeden yutarak doyuyor Karnın.Çakılıp kalıyor karşında o elektrik direği. Her çıkışında unutuyor geri dönüyorsun yolun yarısından.Buğday benizli martı Çığlıklarıyla doluyor kulakların Aynı panjurun gerisinden geliyor o kahkahalar.Salaş meyhaneye Bir koşu gidip tepeden tırnağa sarhoş olmak güç değil.Sokak çalgıcıları Seni arıyorlardır belki de. Bir duvar yıkılıyor senin için altında kalmak işine gelmiyor Fötr şapkalı bayanlarla ileri geri ediyor gangsterler.Gücüne gitmese Közlenmiş mısır somağı gibi ucun ucun kor olmak var.Betona saçılmış O bitkin soluk alıp vermeler senin.Bir yalnızlık resmi geçit yapmaya Hazırlanıor içinde.O numaraları tuşlamaya kalktığın an bir feribot Karşıki sahile bindiriyor.O gölgenin kaybolduğu yere bir yolluk seriyorsun Güç öykülerin ara maddelerini derlemek için bu uğraşların.Yasal olmayı Yakıştırmıyorsun yüzünde bin parçaya bölünen ayna söylüyor bunu. Bilemem sandığımı düşünüyorsan eğer Yanılıyorsun.Bütün yanılmalar sana sığınıyorlar nedense.Nedense Kalkıp gidiyor yüzüne bakmaya bile gerek görmeden O köprünün ötesindeki kaldırım taşları. Bir testere zorlayarak yırtmaya çalışıyor çıkmaz sokaklardan birini. Canına tak diyor mu bu tuş olma seansları… Hangi şeyden korkacak kadar yalnızsın söyle.Çalgıcı çocuklar O meyhanenin önünde senden başka kimi beklerler acaba Hiç düşündün mü bunu kimle oturup kalkabileceğini o gangsterin Sen yine de kimseye söyleme o fötr şapkalı kadınların Unutup da geri döndüğünü o yoldan Bilinse istiyorlar ve herkes gibi ben de duymak istiyorum kime aktığını yirmialtıekimikibinonbeş NECDET ARSLAN (*) İspanyolca : Kaynak |