ilk doğu batı ayrık serüveni yapıştırıldı üzerimize
kafa göz sarmakla başladı ya bu hikaye
masum bir sokak kavgası gibi
mert olan yüreklerin sesi nedensiz kısıldı hemen
kapalı kapılar açmak ne mümkün
gizli bir Çıfıt koridoru döşenirken yer altından
Edirne’den ta Karsa kadar
O andan beri tek tek sendeledi tüm olgular
asırlar boyu da zaten hiç yakamızı bırakmadılar
bizde silkelenemedik ki

hay huyla uğraştık hep gözlerimiz de kapalı
dar ağaçlarını genişletenlerin piçti cellatları
fakir geldik fakir gidiyoruz önümüzde imkansızlık var
şaşırtıldı yol ve yordamlar hep ortada kalındı
vatan millet ve Sakarya diye diye
birlik dirlik ve öz be öz kardeşliğimiz çalındı

sağımız solumuza kırıldı kanlı gün bulutlarında
dinsiz kayalar düştü inancın toprağına
zehirli toz bulutları arasında
alttan alttan sessizce çok tufanlar estirildi
suçsuzluk işkencede elektriklendi hapishanelerde
kancık bir el vardı her daima ensemizde
çakalla bir çuvala kondu mezhepler
yalın ayak ve kel topaldı cıs çıpıldak’tı umut
saçıldı toprağa ırk ve mezhep çeşitleri
sunuldu altın tepsilerde ustaca ötekileştirmeler
taş koydular yüreklere okşayarak canavarlar
çocuk katillerinin kucağında
apoletlileri çarpıştı yüksek yüksek yerlerde
doğur tulup da durdu ihtilaller


yangın yerinde kül bırakmadılar sıcak sıcak
hep anaların yüreğine rüzgar landılar
beyazlar hep siyah göründü bu ülkede
sağ gösterip sol vuruldu gayri meçhullerde
cellatlar döküldüler teker teker gökten yerlere
gayri meçhuller sürüldü kahpe ellerle
tüm değerler bir bir yok oldular
hep çarşaf altını seçtiler dönmeler
sahte zeytin dalı uzatışta
anamızı boyayıp babamıza sattılar

alttan girdiler üsten çıktılar bizlerden biri gibi görünerek
gurur kibrimiz ve nefsimizi sinsice okşayarak
bir kör hengame içine çekilip çekilip de bırakılmışız
elde avuçta değerli olan neyimiz varsa çalarak
bir baktık ki kardeş kardeşe istemeden de
anın da kanlı bıçaklı da düşman olmuşuz

çölde ilk cürümlerini
kuvvetli bir belayla işlememişler miydi bunlar
gülleri bir bir keserek
hep kerli bir bela oldular mazlumun tepesinde
ne merhameti ne vicdanı hiç taşımadılar
düşerken bir bir fidanlar
g
ö
r
üşte de çok iyi bil ki
hiç unutmayasın yok edildiğini
mezheplerin toplamının bütünlüğüdür Müslümanlığın
parçalanırsa kol bacak kafa ne hükmü kalır ki


Lahuti adaleti
temsilden yasaklı iblisin çocukları
çıkın ortaya sıyırın da görelim papaz Vestmentini

sen içimizi de dışımızı da nasılsa genleriyle bilirsin
hiç olmazsa sen kimsin nesin diye
bizde bir görü versek olmaz mı o gudubet iç yüzünü…




(23.10.2015) AZAP…