Güncel Sanat Dergisi Eylül-Ekim sayısında yayınlanmış olan yazımdır.

Yaralanmış bir ruhum
Kaç sevdanın eşiğinden
Sana evrilmek için geçmişim

Yokladığım her kapının altından
Ya yasak bedenler sızıyordu
Bana haram senden uzak
Ya gizli sevdaların kaçak mutlulukları
İstemedim kalbim öteledi
Yokluk dergahının miskin dervişi
Her azabın gönüllü piriydim
Dilendim
Ekmek su tuz gibi
Her niyetime
Kaç bin aminler sığdırdım
Ol deyiverdim diye rabbime

Ekmek
Her zerremden sen filizlenisin
Parmak uçlarımdan karanfil olasın
Başımda ulu çınarların
Yeli sen
Bir bahane vaktinin salasında sen ektim yüreğime

Su
Görmediğim diyarlardan gelen bulutlara yol vermedim
Benim gözyaşlarımdan
Ve dahi şehrimin adsız sevdalılarından
Sana derlediğim bulutları
Gül tenine yağsın istedim
Ve aziz ol

Tuz
Çığlıklarım ondandır
Her defasında unut diyen
Her gizli sese bastığımdır
Dilimedir
Gönlümedir
Avuçlarımadır
Sana dair her yarama
Sönsün diye katık ettiğimdir

Gözlerim bir gecenin şiirinde dize dize seni arar
Sözlerim senden sonrasına yalandır
Dizlerim ağlayışlarımın dilenişlerimin şahidi
Ellerim bunları kaleme alandır

Yaralanmış bir ruhum
Kaç sevdanın eşiğinden
Sana evrilmek için geçmişim
İşte sana dair hikayem budur.

ÖZCAN ÇIRAK